English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ O ] / Oradaydı

Oradaydı traducir francés

8,280 traducción paralela
Ben oradaydım ve hiç unutmuyorum.
J'y étais et je m'en souviens.
Oradaydı, aradı, panikledi.
Et il y était. Il a eu un appel. Il a flippé.
Orada olacağını söylediğim herkes oradaydı.
Tous ceux dont je t'avais parlé étaient là.
Ve işte oradaydı.
et ça y est.
Sammy oradaydı.
Sammy était là.
Bir adama bilgi için işkence yaptıklarında oradaydın.
Tu étais là quand ils torturaient un mec pour des informations.
- Zaman oradaydı.
- Zaman était là.
Ama oradaydın.
Mais tu étais là.
O çatıda boğazlanırken muhtemelen oradaydım.
J'ai été dans sa chambre. pendant qu'elle se faisait étrangler sur ce toit.
Hepsi de İslam'ı kabul etmediği için Tanrı ve Kurtarıcısı adına infaz edildi. Şehri sadece Napoli'den Alfonso savunmuyordu, Muhteşem Lorenzo da oradaydı.
Tous décapités au nom de notre Seigneur et Sauveur pour ne pas s'être converti à l'Islam, avec non seulement Alfonso de Naples défendant la cité, mais avec votre Lorenzo le Magnifique.
Bütün yiyeceğimiz oradaydı.
Toute notre nourriture était là-dedans.
Tüm arkadaşlarım oradaydı.
Tous mes amis étaient là.
- Bence benim için oradaydı.
Je pense que c'est de ma faute.
Senin nankör kızın da oradaydı.
Mais votre fille ingrate était là.
Ne dedin? Daisy de mi oradaydı?
Tu veux dire que Daisy était là aussi?
Senin nankör kızın da oradaydı.
Votre fille ingrate était là.
Olanlar onun suçu değildi. Oradaydım.
Ce qui est arrivé n'était pas sa faute.
- Ben iyiyim ama Coulson da oradaydı.
- Je vais bien. Mais Coulson était là.
- Anlamıyorum. Lincoln neden oradaydı?
Je ne comprends pas.
Bu sabah da oradaydı.
Il était déjà là ce matin.
Evet, meğerse içeride bir sürü kaçak göçmen ve bir ton eroin varmış. Maskeli adam da oradaydı.
- Oui, en fait, c'était plein de clandestins et d'une tonne d'héroïne.
Demek Joel'daydın? Tabi ki oradaydın.
Alors tu étais chez Joël?
Çünkü ben oradaydım ve bir çocuğun ağaç altında ezildiğini gördüm.
Moi si! J'ai vu un petit garçon écrasé par un arbre.
Hayır, ben de oradaydım.
- J'étais présente.
Jose, oradaydım.
Jose, j'y étais.
- Biliyorsun çünkü sen de oradaydın. Çünkü onlardan birisin.
Vous savez ça parce que vous étiez là parce que vous êtes l'un d'entre eux.
Oradaydım.
J'y étais.
Daha önce oradaydın.
Tu as déjà été là.
- Çünkü ben oradaydım.
C'est parce que j'étais là.
Sen de oradaydın, Barry.
T'étais là, Barry.
O gece sen de oradaydın. 15 yıl önce Barry'nin evindeydin.
Vous étiez là cette nuit-là, il y a 15 ans, chez Barry.
Oliver Peters da oradaydı.
Il y a Oliver Peters.
Truva Operasyonunda o da oradaydı.
Il était à la CIA durant l'Operation Troy.
Oradaydım.
Je l'étais.
- Seni bir eve yerleştirmek isteseydim, çoktan oradaydın!
Si je te voulais en maison de retraite, tu y serais déjà!
Ben de oradaydım, ne olduğunu biliyorum.
J'étais là. Je sais ce qui s'est passé.
Nasıl yanlış? Sen de oradaydın.
Qu'entends-tu par "pas exacte"?
Siz niye oradaydınız?
Alors pourquoi t'étais là?
Tüm sahip olduğum şey o. Her zaman birbirimiz için oradaydık.
Elle est tout ce que j'ai.
Atış taliminde o da mı oradaydı?
Il était à son entraînement de tir? Attends!
Ama ben oradaydım, neler olduğunu kendim gördüm.
Mais j'y étais. J'ai vu ce qui s'est vraiment passé.
Oradaydı.
Il était là.
- 40 yard çizgisinin oradaydım. Tam da Eric Davis'in Aikman'ın pasını alıp sayı yaptığı yerdeydim!
J'étais là-bas, j'étais juste là quand Eric Davis a chopé la passe de Aikman, et l'a renvoyé à la base!
Ben az önce oradaydım.
J'y étais.
Leydi Hazretleri oradaydı ve yeni sahibi sakinleştirmeye çalıştı...
Madame était là et a essayé de calmer le nouveau propriétaire,
Evet, uzun süredir oradaydım.
Oui, depuis longtemps.
Tam oradaydı!
Il était juste là!
Uzun zamandır oradaydı.
Depuis un moment, maintenant.
Flash yani, o da oradaydı.
Je veux dire, Flash. Il était là.
Oradaydım.
J'étais là.
Ağabeylerim de benim için her zaman oradaydılar.
On a toujours été là l'une pour l'autre.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]