English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ P ] / Paranormal

Paranormal traducir francés

397 traducción paralela
Paranormal psikoloji üzerine uluslararası raporlar araştırması.
L'examen des rapports sur la psychologie paranormale.
Başkan Walgate'in psişik fenomen olaylarda uzman olduğundan bahsetmişti.
D'après le maire, Walgate est une autorité en matière de paranormal.
Ömrüm boyunca gerçek anlamıyla perili bir ev aradım durdum. Psişik araştırmalar adına, o evi birkaç haftalığına bana vermelisiniz.
Je cherche depuis toujours à occuper une maison hantée pour y conduire mes recherches sur le paranormal.
Tümünün de önceden o veya bu şekilde anormal olaylara aşinalığı var.
Chacune a été en contact avec le paranormal.
Biz psişik olaylar alanında araştırma yapıyoruz.
Des chercheurs du paranormal, ès qualité!
Ruhlar aleminin özellikle sizinle oldukça ilgilendiğini duyduk.
On a entendu parler de votre intérêt pour le paranormal.
Her ne kadar bu film bir kurgu olsa da, paranormal olarak adlandırılan olaylar olasılık dahilinde olmasa da, gayet gerçek de olabilir.
L'histoire de ce film, tout en étant imaginaire... expose une suite d'événements et de phénomènes psychiques... qui sont non seulement dans le domaine du possible... mais pourraient fort bien être vrais.
Günümüzde olmayan tek bir kayıtlı paranormal olay yoktur ki İncil'de yer almasın.
Il n'y a rien dans la Bible... qui ne se produise aujourd'hui.
Ve doğal yeteneği hepimizi şaşkına çevirdi.
....et son penchant naturel pour le paranormal nous a tout simplement étonnés.
Burada meydana gelen paranormal olaylardan çok daha fazlası söz konusu.
Ce qui se passe ici va bien plus loin qu'un épisode paranormal.
"Profosyonel olarak paranormal araştırmalar ve arındırmalar."
"Recherches Paranormales Professionnelles et Eliminations."
Bugün bütün Doğu Sahilinde paranormal aktiviteler konuşuluyor.
La côte Estparle aujourd'hui de phénomènes paranormaux.
1909'dan bu yana olan en büyük paranormal olaya tanıklık ettiniz.
Vous avez vécu le plus bel accident interdimensionnel depuis 1909.
Bir kez daha hatırlatalım dördüncü yarışta fovariler üç numaralı Paranormal ve yedi numaralı Nomaly.
Pour mémoire, sont éliminés dans la 4e course le numéro 3, Paranormal, et le numéro 7, Nomaly.
Paranormal ikinci durumda.
Paranormal est deuxième.
Bebeğim önde. Paranormal ikinci sırada. En Uzun Gün üçüncü ama son sürat Paranormal'e yaklaşıyor.
My Baby en tête, Paranormal 2e, Longest Day 3e mais il revient alors qu'ils approchent de la dernière ligne droite.
Hatırlasanıza. Canlılar Tiyatrosu'yla işim kalmamıştı. New York'un önde gelen paranormal araştırmacılarından biriydim.
Rappelez-vous... après ma période Living Theatre... je suis devenu un des meilleurs spécialistes du paranormal.
Hepimiz son derece güçlü paranormal bir deneyim yaşadık ve bu gerçekti.
Nous avons vécu une très forte manifestation de paranormalité...
Cornwell mumya müzesinin başına geçecek. Müze... Şükran Günü Parkı'nda yer alacak ve 50 büyük paranormal deneyime adanacak.
Ed Cornwell dirigera le musée de cire... du Thanksgiving Park, qui présentera 50 scènes paranormales...
Ella ile senin aranda güçlü bir bağ olduğunu biliyorum ama paranormal bir yakınlık...
Vous avez des liens étroits, mais pas paranormaux!
- Bazıları doğa üstü güçlere inanmayabilir.
Certains ne croient pas au paranormal.
Sanıkların mahkeme emriyle paranormal araştırma yapmaları yasaklanmıştır.
Je rappelle à la cour que les accusés ont un mandat d'arrêt de travail qui leur interdit strictement d'exercer leur activité d'enquêteurs ou d'exterminateurs paranormaux.
- Negatif duyguların hareket olarak dışa vurumu, patlayıcı potansiyelli psikoreaktif bir plazma.
– Les émotions négatives se matérialisent sous la forme d'un plasma visqueux au potentiel paranormal explosif.
Peki paranormal deneyimin oldu mu hiç?
Vous avez déjà donné dans l'extrasensoriel?
- E tabi canım, bu evde her şey çok hoş ve doğaüstü..
- Tout est plutôt paranormal ici.
Biraz doğa üstüsün.
Tu es aussi un peu paranormal.
Yüzlercesini. Paranormal fenomenleri ve büyücülükle ilgili bulabildiğim her şeyi okudum ve - -
J'ai tout lu sur les phénomènes paranormaux, l'occulte et...
Bildiğiniz gibi Ajan Mulder'ın açıklanamayan olaylara olan ilgisi, Büro'yla sürtüşmesine neden oluyor.
Vous n'êtes pas sans savoir que l'obsession de Mulder pour le paranormal est un sujet très épineux au Bureau.
Senin sadece paranormal olayları sevdiğini sanmıştım.
Je croyais que tu n'aimais que les affaires paranormales.
Kesinlikle paranormal kokusu.
Un certain arôme paranormal.
Bir şekilde, paranormal alanındaki çalışmalarıma devam edeceğim.
Poursuivre mon travail dans le paranormal.
İnanılmaz derecede nadir bir yetenektir ve bu yetenek sadece ben ve diğer üç tezgahtarda var.
C'est un pouvoir paranormal rare que je suis seul à posséder, ainsi que 3 autres vendeurs de cette boutique.
- Paranormal olaylara inanmak gibi mi?
- Croire au paranormal?
Bu davada birçok şey açıklanamadı. Açıklanamayan şeylerin, paranormal fenomenler olduğu ihtimali yüksek.
Des aspects de ce dossier restent inexpliqués, suggérant ainsi des phénomènes paranormaux.
Özel ajan Dammers, paranormal psikoloji konusunda 20 yıldan fazla tecrübeye sahip.
L'agent spécial Dammers a plus de 20 ans d'expérience dans le domaine de la psychologie paranormale.
Ajan Mulder, Ajan Scully,... Ephesian'ın medyumluk, astral seyahat gibi paranormal yeteneklerinin açıklamasıyla ilgili soruşturmaya siz atandınız.
Agent Mulder, agent Scully, vous êtes chargés d'enquêter sur les pouvoirs paranormaux d'Ephesian : Médiumnité, voyage astral. C'est un inadapté social paranoïaque et charismatique, obsédé par l'Apocalypse.
Son günlerde doğa üstü olayların azalmış olması gecikmelerinin ve..... gardını indirmenin mazereti olamaz.
Que le paranormal soit plus "normal" et moins... "para" récemment, ne justifie pas que tu soies en retard ou baisses ta garde.
- Doğa üstü, açıklanamamış.
- Paranormal. Inexpliqué.
Görgü tanıklarına göre, araştırdığımız ölüm paranormal bir olay neticesinde gerçekleşmiş :
Selon les témoins, la mort a été précédée d'un événement fortéen :
Paranormal olayları araştıranlar bunlara likit damlalar diyorlar ve siyah ve kırmızı olanları biliniyor ;
On appelle cela une chute liquide. Les pluies noires sont courantes, mais il y en a aussi des bleues et des vertes.
Paranormal olaylar uzaylılarla ilişkilendirilir.
On a associé certains événements aux ovnis.
Senin paranormal olayın dünyadaki en eski hikayelerin birinden daha fazlası çıkmadı.
Ton événement fortéen n'est finalement qu'une histoire très banale.
Şu paranormal "geçici" ler- - kadının tarif ettikleri- -... gökbilimcilerin bolide * dedikleri, yüksek hızla düşen, sonik bir patlama ve parlak bir ışık yaratan bir obje nedeniyle meydana gelmiş olabilir.
Ces transitoires décrits par les femmes, ils ont pu être causés par la chute d'un objet créant un bang supersonique et un éclair : Un bolide.
Doğal bilimlerdeki geçmişimle, bir doktor olarak görevim Özel Ajan Mulder'ın paranormal olaylara dayanan ve kızkardeşinin 12 yaşındayken uzaylılar tarafından kaçırıldığına. olan kişisel inançlarıyla körüklediği çalışmalarını analitik ve bilimsel bir perspektife tabi tutmaktı.
En tant que docteur en médecine avec une formation en sciences exactes, j'avais pour mission d'analyser d'un point de vue critique le travail de l'agent spécial Fox Mulder, dont les enquêtes sur le paranormal étaient avivées par sa conviction que sa sœur avait été enlevée par des extraterrestres quand il avait 12 ans.
Bilimsel geçmişi olan bir tıbbi doktor olarak işim doğaüstü araştırmalar yapan kişisel inancı, o 12 yaşındayken, kız kardeşinin uzaylılar tarafından kaçırılmasıyla beslenen Özel Ajan Fox Mulder'a analitik bir bakış açısı sağlamaktı.
Comme je suis docteur en médecine, avec une formation scientifique poussée, ma mission consistait à analyser d'un point de vue critique le travail de l'agent spécial Fox Mulder. Ses enquêtes sur le paranormal étaient motivées par l'intime conviction que des extraterrestres avaient enlevé sa soeur alors qu'il avait douze ans.
Dört yıl önce, FBI'ın normal akışı dışında çalışırken doğaüstü olaylar hakkında yaptığım araştırmalarımı ortaya çıkarmak ve beni gözetlemek için gönderildiğine inandığım Ajan Dana Scully ile ortak oldum.
Il y a 4 ans, j'étais sur une affaire sortant des sentiers battus du FBI, quand on m'a adjoint l'agent Scully qui, selon moi, était chargée de m'espionner et de discréditer mes recherches sur le paranormal.
Sokaklardaki umutsuzluk çok kötü.
Le désespoir y est paranormal.
Çünkü benim senin paranormal araştırmalarını çürütmemi istiyorlardı... fakat şimdi bunun daha derin bir şey olduğunu düşünüyorum.
Parce qu'ils voulaient que j'infirme tes enquêtes sur le paranormal, mais... je pense que cela va plus loin, maintenant.
Çünkü benim senin paranormal araştırmalarını... çürütmemi istiyorlardı... fakat şimdi bunun daha derin birşey olduğunu düşünüyorum.
C'est eux qui nous ont mis ensemble. Pour que j'infirme tes recherches. Mais les choses ont changé maintenant.
Bana doğaüstü bir fenomen gibi göründü.
On dirait un phénomène paranormal.
Paranormal mi?
"Paranormal"?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]