English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ Y ] / Yardım et bana

Yardım et bana traducir francés

6,270 traducción paralela
Yardım et bana.
Aide-moi.
Biri seni görmeden o çalılıktan çıkarak yardım et bana.
Aide moi en sortant de ces buissons avant que quelqu'un te voit.
Yardım et bana.
Viens. Aide-moi.
Yardım et bana. Silahı indir demiyorum. Sadece yardıma ihtiyacım var.
donne moi un coup de main ici je ne te demande pas de baisser ton arme j'ai juste besoin d'un coup de main donne moi un peu d'eau s'il te plait allez, pourrais tu?
Oh, Laurie, yardım et bana.
Laurie, aide moi.
Holly'nin bana ve oğullarına geri gelmesine yardım ettin...
Tu as aidé à ramener Holly auprès de moi et de ses enfants.
Normalde miğfer-kafalı Papyon-aşığı Blaine'den... Moda tavsiyesi almam, Ama bana ışığı görmemde Cidden yardımcı oldu.
Normalement, je ne prend pas de conseil sur le style de Blaine casque-de-cheveux et amoureux-des-noeuds-papillons, mais il m'a vraiment aidé à voir la lumière.
Lütfen bana yardım et.
S'il vous plaît, aidez-moi!
Ayrıca buraya evsizlere dans öğretmeye geldim ve yanımda bana yardım etmeleri için bir kaç dost getirdim.
Je suis là pour apprendre aux sans-abris à danser, et j'ai amené quelques potes pour m'aider.
Bana yardım et!
Aide-moi!
Bana yardım et, Jocelyn.
Aide-moi, Jocelyn.
Bana yardım et diye işe aldım seni, sabote et diye değil.
Je t'ai engagé pour m'aider, pas pour me saboter.
Tatlı biri olup bana yardım edebilir misin lütfen?
Tu veux être un amour et m'aider, s'il te plaît?
Ve maddi açıdan sıkıntıdayım, Bu yüzden yiyecek konusunda bana yardım etmeni istiyorum.
Et je suis un peu à court d'argent, alors j'espérais que vous pourriez m'aider avec de la nourriture.
Kusura bakma Tucker ama Emma bana randevu ayarlatacak ve bir bahsi kazanmama yardım edecek.
Désolé Tucker, mais Emma va m'obtenir un rencard et m'aider à gagner un pari.
Dün gece sana saldıran şey, hala dışarıda. Tekrar öldürmeden önce bulmamız lazım, yani bana yardım etmen gerekiyor.
Cette chose qui t'a attaqué hier soir est toujours là, et on doit la trouver avant qu'elle ne tue à nouveau, donc on doit faire équipe.
onu bulmana yardım edersem, bana saçından bir tutam vereceksin.
Donc, je vous aide à trouver cette chose et j'obtiens une mèche de ses cheveux.
- Bana yardım et!
- Aidez-moi!
Sen bana yardım et!
Vous pouvez m'aider?
Maggie, bana yardım et!
- Maggie, viens m'aider, dépêche-toi.
Bana yardım et.
Aide-moi.
Bana çantalarda yardım et, lütfen.
Tu peux m'aider avec les sacs, s'il te plait.
Bu yüzden sen o telefonu açana ve bana bu işi çözmekte yardım edeceğini söyleyene kadar seni aramaktan vazgeçmeyeceğim.
jusqu'à ce que tu décroches et que j'entende ta voix et que tu me dises que tu vas m'aider à arranger ça.
Halo'nun bana yardım ettiğini anlatırsak sorular sormaya başlarlar.
Et bien, si on raconte que Halo m'a aidé, Ça va forcément soulever quelques questions.
Bana yardım edersen sana öğretirim.
Aide-moi et je te l'enseignerai.
April ve Donna yemek stantlarının yeriyle ilgili bana yardım edecek ben de konser alanıyla ilgili etütçülerle görüşeceğim.
April et Donna m'aideront avec le diagramme de vente et je vais rencontrer les experts pour le terrain du concert.
Bu işlerde yeniyim o yüzden bana yardım et.
C'est nouveau pour moi, alors aidez-moi.
Haydi gel, bana yardım et.
Allez, aide-moi avec ce qui est dans mon dos.
Halledin. Haydi, çaylak. Bana yardım et.
Allez, bizut, aide-moi.
- Her neyse. Sonraki bildiğim şey, Bobby'nin beni arayıp bir fırsat bulduğumu bu yardım kuruluşunun turuna bana yer ayırttığını söyledi.
Juste après, Bobby m'a appelé en disant qu'on parlait de moi, et m'inscrivait à des concerts caritatifs.
Sana yalvarıyorum, lütfen bana yardım et.
Je t'en supplie, aide-moi.
Biraz korkuyor olabilirsin ama bana yardım etmen gerekiyor, lütfen.
Tu es un peu flippante en fait, et j'ai besoin de toi comme ça.
Ve sende bana çocuklara bakmamda yardım edersin.
Et tu peux m'aider avec les enfants.
Ama biz hiç konuşmadık ve bunun yerine bana bizi anlatıyor diye bunu verdi. Ama ne anlama geldiği hakkında ipucu vermedi ve bana yardım etmelisiniz çünkü aklımı kaçırmak üzereyim.
Mais on a pas parlé, et, à la place, elle m'a donné ça et a dit que ça nous décrivait, mais je ne vois pas ce que ça veut dire, et il faut que vous m'aidiez, parce que je perds la boule.
Yakın zamanda seni Clark'a romantik yaşamı hakkında yardım ederken duydum ve merak ediyordum, acaba bana da bu kısımda yardımcı olur muydun?
J'ai récemment entendu que tu as aidé Clarke avec sa vie amoureuse... Et je me demandais si tu pouvais m'aider dans ce rayon.
Lastiğim patladı ben de kenara çektim ve sonra bu bey bana yardım için durdu. Ancak sonra bu araç hızla gelerek onun aracına çarptı.
Ce monsieur s'est arrêté pour m'aider, mais cette camionnette est arrivée et a percuté son pick-up.
Megan, bana yardım et!
Aide-moi!
Ancak bir atın sırtında sarsılarak iki gün ve gece geçirdikten sonra bu insanları bir şekilde bana yardım etmeye ikna edemediğim sürece dönüş yolunu asla bulamayacağımı biliyordum.
Mais après avoir passé deux nuits et deux jours à chevaucher, je savais que je ne retrouverais jamais le chemin du retour, à moins de convaincre ces gens de m'aider d'une quelconque manière.
Dairemi yeniliyorum, Travis de bana yardım ediyor.
Je redécore mon appart, et Trav m'aide.
Bu gecelik bana takılıp işlemlerde bana - yardımcı olabilir misin? - Elbette.
Tu peux rester avec moi pendant la garde ce soir et m'aider sur tous mes cas?
- Bana bu adamda yardım et. - Tamam.
Aide moi avec ce gars.
Bana yardım et sözümü tutayım.
Aide-moi et, euh, je tiendrais ma promesse.
Bana ikinci bir şans verdiğini biliyordum, ve düşündüm ki seni korumanın bir yolunu bulursam, ona yardım edeceğini biliyordum.
Je savais qu'il me donnait une autre chance, et j'ai pensé, "Si je peux la protéger comme j'aurais dû la protéger, elle"...
Bak, dostum, biz bu cupcake vitrininde 2 : 00'den 4 : 00'e, haftada altı gece ve bunu restoranda 8 saat sürttükten sonra yapıyoruz berbat bir asgari ücreti için ki, politikacılar... Bana yardım et.
Regarde, mon pote, nous travaillons à cette fenêtre cupcake de 2h à 4h, six nuits par semaine, après huit heures de boulot au restaurant d'à côté pour un pauvre salaire minimum, qu'un groupe de riches politiciens à... aide-moi.
Tavsiyeyi verdin çünkü ne ile karşı karşıya olduğumu biliyordun ve bana yardım etmeye çalışıyordun.
Tu l'as fait parce que tu savais ce contre quoi je me battais, et tu essayais de m'aider.
Bana yardım et.
Vous... devez m'aider!
Bana yardım edersen sana bunu öğretirim.
Aide-moi et je te montrerai comment.
Kanka. Bunu toparlamada bana ve Mouch'a yardım etmek gerek.
Coloc, tu vas m'aider, moi et Mouch, à mettre ce truc en place.
911'i ara sonra da aşağı gelip bana yardım et yoksa ayağını kaybedecek.
Appelle le 911 et descends ici m'aider ou il va perdre son pied
Sana yardım edeyim, bana yardım et.
Je t'aide, tu m'aides.
Lord Julien'ı bana yönlendirmeye yardım edersen, onunla evlenmek için elimden geleni yaparım.
Si vous pouviez aider Lord Julien à venir vers moi, Je ferais plus que mon mieux, pour l'époser. Et vite.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]