Bence o traducir portugués
19,821 traducción paralela
Bence o biraz tecrübesiz.
Acho que ele é um pouco inexperiente.
Orada bir şeyler oldu ve bence oğlu gerçeği bilmeyi hak ediyor.
Passou-se outra coisa qualquer, e penso que o filho dele merece saber a verdade.
Bence ona bunları yediği beyin yaptırıyor.
Creio que o cérebro está a começar a fazer efeito.
Bence o işi Ravi halleder.
Acho que o Ravi trata... Mas que...
Bence o Clarice'in repliği, ama...
Acho que é Clarice, mas...
Bak tatlım, bu bence o.
Olha, querido, acho que é ela.
Bence onu Egan'ın tedarikçisi, Felipe Lobos'u öldürmesi için tekrar kullandınız.
Acho que usou-a para ajudar o Egan a matar o fornecedor, Felipe Lobos.
Bence o eteğin altına girebilmek için itiraf edecektir ve sen de kurtulursun.
Acho que ele confessaria só para se meter nessa saia de novo. E a Angela pode escapar.
Bence nasıl başladıysak öyle devam etmeliyiz.
Mas acho que devo dar o tom.
Böyle durumlarda, insanı cezbeden şey kırmızı halıyı serip geçmişte yapılan başarılı taç giyme törenlerinin emsallerini takip etmek olur. Ama ilham almak için geçmişe bakmak bence hata yapmaktır.
Dadas as circunstâncias, a tentação será desenrolar o tapete vermelho e seguir o exemplo das grandes e bem-sucedidas coroações do passado, mas procurar inspiração no passado seria um erro, a meu ver.
Öyle gerçekten ama bence Küba'dan gelen şeylerle daha çok ilgileneceksiniz.
Mas talvez vos interesse ainda mais o que tem estado a vir de Cuba.
Her neyse, Bence Doktor Benning'in Jamie B'nin adını almasının sebebi herşeyi unutsa bile onu unutamayacak olması.
Acho que o Dr. Benning assumiu o nome Jamie B. Porque apesar de ter esquecido tudo o resto, ele nunca se esqueceu dela.
Bence.
É o que penso.
Evet, babanı bulmaya çalışmanı ve içine kapanmanı anlıyorum, ama bence bağlanma sırasında kırmızı şapkalı çocuğu görmenin sebebi buna olan takıntın.
Sim, eu percebo que queiras encontrar o teu pai e encerrar o assunto, mas acho que essa tua obsessão é o que causa as anomalias do rapaz de boné vermelho nos teus stitches.
Bence Threadwell ilk gemiyle İngiltere'ye gidecek.
Suspeito que o Threadwell esteja no próximo navio rumo a Inglaterra.
Bence korkman gereken o değil.
Acho que não é com ela que tem de se preocupar.
Bence Benton değildi.
Não penso que tenha sido o Benton.
Artık biliyorsun ki bir davam var ve bence gerçekten baya iyi bir dava.
Só para que tu saibas, eu tenho um caso, e eu acho que é o raio de um dos bons.
- Bence baştan itibaren önde gitmeli.
- Ele deve liderar desde o começo.
Aşırı gerilim koruyucu yanmış bence.
Acho que o protetor de picos de corrente foi ao ar.
Bence çarpılmadı ki. Son çarpılmasında alüminyum kokuyordu çünkü.
Acho que não o atingiu.
O kısmı geçtik bence.
Acho que já o temos.
Onu hiç sevmiyorum. Bence boş bir silah o.
Eu não gosto do "Gnomo", é um descontrolado.
Bunu söylemeden önce bence yazışmalarını gizlemelisin.
Podes querer limpar o teu G-chat antes de afirmares isso.
Bence kesinlikle ilkinden daha güzel.
Acho que é melhor que o primeiro.
Bence bunu yapmanı Cher söyledi.
Acho que a Cher convenceu-o.
Bence yanılıyorsun dostum.
Acho que estás a ficar maluco, meu amigo. Esse não é o Minor.
Bence spor salonu işini şimdilik bekletelim Major.
Sabes uma coisa? Acho que vamos por o ginásio em espera, Major.
Bence sen de dua et.
Para o seu também.
Asteroide isimlerimizin birleşiminden oluşan bir isim verebiliriz bence.
Andei a pensar, podemos dar o nome ao asteróide - a combinar os nossos nomes.
Bence Stern-yok edici muhteşem bir ortak olacak.
- Acho que o caçador do Stern vai dar um sócio fantástico.
Bence Ajan Knox senin hakkında yanılıyor.
Acho que o agente Knox está enganado em relação a si.
Bence St. Patrick seni önceki seferdeki gibi kullandı.
- Acho que o St. Patrick a usou. - Tal como fez antes.
Bence Milan bugün bir hata yaptı.
- Vi o Milan cometer um erro hoje.
Hâlâ dışarıda! Bence ellerinde Ankh ve yerleşebileceği bir beden yokken bizim de fazla endişelenmemize gerek yok.
Acho que sem o Ankh, e sem um hospedeiro para habitar, não temos muito com que nos preocupar.
Ve bence yapabileceğimiz en iyi şey eğitim.
E acho que o melhor que podemos fazer é a educação.
Bence bu pencere açıkken bundan faydalanmamız ve dünyada ters bir şeyler olursa diye güneş sistemindeki bir başka gezegende hayatı başlatmamız önemli.
Acho que é importante aproveitarmos essa janela enquanto está aberta e estabelecermos vida noutro planeta do sistema solar, só para o caso de algo correr mal com a Terra.
Bence, güneş sistemimizin ötesinde, evrende yaşama elverişli gezegenleri ne kadar çok ararsak, suda yüzmemize, teknoloji yardımı olmaksızın nefes almamıza imkan tanıyan gezegenimizin de kıymetini o kadar biliriz.
Bom, acho que, quanto mais se procura planetas no universo para lá do nosso sistema solar que possam ser hospitaleiros para a vida, mais damos valor ao planeta maravilhoso que temos aqui, que nos permite fazer coisas como nadar num oceano,
Bence en büyük risk, Yapay Zeka'nın kendine ait bir irade geliştirmesi değil kullanım işlevini, optimizasyon fonksiyonunu kuran insanların iradesini takip etmesi. Bu optimizasyon fonksiyonu iyi düşünülmemişse, yani nispeten de olsa...
Acho que o maior risco não é a IA desenvolver-se sozinha, mas antes seguir a vontade de pessoas que definam a sua função utilitária, a sua função de otimização, e essa função de otimização, se não for bem pensada...
Bence, her şeyin makineler tarafından yapıldığı noktaya geleceğiz.
Acho que chegaremos ao ponto em que quase tudo o que fizermos será feito por máquinas.
Bence bilgisayarlar ve bir açıdan internet derin eleştirel düşünmenin en büyük düşmanıdır.
Na minha opinião, os computadores e, em certo sentido, a Internet, são o pior inimigo do pensamento crítico profundo.
Öyle bence, ama garip olan şey intranet kullanmış olmaları.
- Foram os mesmos suspeitos? - Aposto que sim, mas o que é estranho é que usaram uma intranet.
Bence, muhtemelen yüz yüze çözme fikri o kadar iyi olmazdı.
Quer dizer, cara a cara não seria muito bom.
Bence elinizdeki şey çok çok eski.
Penso que o que vocês têm aqui é muito, muito velho.
Hayır ama bence sana anlattığı saldırı o üç cinayetle bağlantılı olabilir.
Não, mas a agressão de que falou pode estar ligada aos homicídios.
Buraya gelmemin asıl sebebi ona destek olabilecek tek kişi sensin bence.
A razão... a razão porque eu... porque estou aqui... é... Tu pareces ser a única pessoa que sabe como o fazer pôr os pés na terra.
Bence Morrison'ı biz yarattık, kötülerin kötüsü, ve... o adiyi de, Wolfe.
Acho que criamos o Morrison, o pior dos piores, e... Aquele sacana, o Wolfe.
Bence bire bir yaptım... Sanırım Walter'ın atım silahı için istediği şey bu.
Penso que tenho o que o Walter quer
Bence Tommy Egan'dı.
Acho que foi o Tommy Egan.
Bence Angela, St. Patrick'le çalışıyor...
PARA : MEDINA ACHO QUE A ANGELA ESTÁ A TRABALHAR COM O ST.
Kaçınılmaz hepatit A salgınını bekleyebiliriz ama bence dedektif bundan daha erken harekete geçecektir.
Podemos esperar por um surto de hepatite A, mas acho que o detective deve querer agir mais cedo.
bence öyle 97
bence öyle değil 26
okay 54
opera 37
önce 471
ömer 50
orleans 20
orospu 270
ölmüş 552
olmuş 102
bence öyle değil 26
okay 54
opera 37
önce 471
ömer 50
orleans 20
orospu 270
ölmüş 552
olmuş 102
operatör 124
orospu çocuğu 971
oldu 1287
öldü 1127
oliver 252
olive 40
ohhh 77
ohio 157
omar 42
özür dilerim 10391
orospu çocuğu 971
oldu 1287
öldü 1127
oliver 252
olive 40
ohhh 77
ohio 157
omar 42
özür dilerim 10391