Hava buz gibi traducir portugués
118 traducción paralela
Hava buz gibi!
Está frio!
Hava buz gibi oldu ve sen terliyorsun.
Está a começar a arrefecer e você está a suar.
Hava buz gibi oldu.
Está a arrefecer.
Film seyretmek için kuyrukta beklersiniz. Hava buz gibi ya da yağmurlu fark etmez. Ama burada...
Se se quer ir ao cinema, tem que se ficar na fila, às vezes é um gelo.
Hava buz gibi.
Está muito frio.
Lanet olası herif, hava buz gibi!
! Esrá frio, cabrão!
Hava buz gibi...
Está um ge...
- Hava buz gibi olur.
- Vai estar um gelo.
- O dışarıda mı? Hava buz gibi.
Está um frio de rachar!
Hava buz gibi.
Estamos a congelar aqui fora.
Hava buz gibi. - Margaritalar bir saat sonra.
- A passear por aí, e estou gelado.
Seni unuttuğunda ise hava buz gibi olur.
Quando se esquece de ti, fica muito frio.
Delirdin mi? Hava buz gibi.
Vamos tomar uma carruagem e ver o luar.
- Dışarıda hava buz gibi.
- Está um frio do caraças, lá fora!
Hava buz gibi.
Está um gelo lá fora.
Hava buz gibi, ama müşteriler akın akın geliyor.
Este tempo frio não afugentou os clientes. Continuam a vir.
Tamam, garip davranıyorsun ve hava buz gibi.
Pronto, estás a ser estranho e está frio cá fora.
Şunu al üstüne, hava buz gibi.
Veste o casaco, está frio.
Jonathan bin hadi, hava buz gibi.
Jonathan, entra para o carro! Está um gelo.
Bagaja uzansam olmaz mı? Hava buz gibi.
Eu não posso ficar aqui?
- Hava buz gibi.
Está cá um gelo!
Hava buz gibi.
Está um gelo.
Hava buz gibi soğuk ve çocuklarıma arabanı mı temizletiyorsun?
Está gelado ao relento... e tu mandaste os meus filhos limpar o teu precioso carro?
Hava buz gibi.
Está de gelar.
Hava buz gibi!
Está um frio de rachar!
Hava buz gibi ve benim kazağım yok.
Está um gelo e não tenho nenhum kispo.
Hava buz gibi oldu.
Está um gelo lá fora.
Hava buz gibi oldu.
Está um gelo.
Hadi, Jessie, Hava buz gibi.
Vamos, Jessie, está um gelo.
Buraya gelirken, Cheryl montumu alıyorum diye benimle dalga geçti. Hava buz gibi. Deli miyim?
Há bocado, na verdade, a Cheryl gozou comigo por trazer casaco, porque está um gelo, sabes?
Hayır. Hava buz gibi.
Não, está um gelo!
Ama, bunu giy. Hava buz gibi.
Deves estar gelada.
- Hava buz gibi.
- Está gelado lá fora.
- İçeri gel. Hava buz gibi.
- Vem, está um gelo.
Hava buz gibi soğuk. Zatürre olacaksın.
Está um frio de merda, ainda vai pegar uma pneumonia.
Hava buz gibi!
- Está um gelo!
Burada hava buz gibi ve karlı.
O tempo aqui está... - Há gelo e neve. - Confirmado.
Bu gece hava buz gibi.
Está um gelo.
Hava buz gibi.
Está congelado.
Kuzey rüzgarının buz gibi esintisiyle donan hava ölümcül sessizliği içinde kurşun gibiydi.
"0 ar afiado por um vento norte gelado " suspendia-se glacial e imóvel como um túmulo.
- Aslında buz gibi, hava buz kesiyor.
E estava frio por lá? Um frio da peste.
Bu buz gibi hava şimdi kesilir.
A cobertura sai num instante.
Tanrım, buz gibi hava!
Céus, que gelo!
Tabancasını bana doğrultmuş... hava da buz gibi, paniğe kapıldım.
Estou lá no tecto com ela a apontar-me a arma, cheios de frio, e entro em pânico.
- Hava buz gibi.
- Está muito frio. - Sim.
Hava buz gibi!
Danny, a festa vai ser o máximo!
Buz gibi hava.
AR GELADO
İcki, buz gibi hava, bikini, sirim?
Mai Tais, relaxar, bikini, fio-dental?
- Dışarısı buz gibi. Evet, hava çok soğuk.
Credo, está gelado lá fora.
Hava düzeldiğinde tamir ederiz. Şuan dışarısı buz gibi.
Quando o tempo melhorar nós vamos arranjar isto.
Hava sıcaklığı mevsimine göre buz gibi, tam olarak eksi 19 dereceydi.
A temperatura estava fora de época com - 9º célsius árcticos.
buz gibi 67
gibi 298
gibi mi 48
gibi görünüyor 21
gibi şeyler 18
gibi bir şey 16
hava çok güzel 31
hava durumu 19
hava çok soğuk 32
hava çok sıcak 61
gibi 298
gibi mi 48
gibi görünüyor 21
gibi şeyler 18
gibi bir şey 16
hava çok güzel 31
hava durumu 19
hava çok soğuk 32
hava çok sıcak 61
hava güzel 25
hava soğuk 86
hava sıcak 32
hava nasıl 16
hava kararıyor 57
hava kuvvetleri 73
hava soğuyor 23
hava saldırısı 41
hava soğuk 86
hava sıcak 32
hava nasıl 16
hava kararıyor 57
hava kuvvetleri 73
hava soğuyor 23
hava saldırısı 41