Ögreneceksin traducir portugués
1,321 traducción paralela
Ne zaman öğreneceksin?
Quando é que aprendes?
Bunu öğreneceksin.
Você vai aprender isso.
Çocukları korkutarak ne öğreneceksin?
- O que achas que lhes vais sacar? - A localização da Jill.
Çünkü hakkımda hiçbir şey bilmiyorsun ama öğreneceksin. ... sonunda.
Porque tu não sabes tudo acerca de mim mas vais saber eventualmente.
Haydi, yaparak öğreneceksin.
Anda lá! aprende a fazer... aprende a fazer!
- Vakti gelince öğreneceksin.
Hás-de descobrir a seu tempo.
Şimdi çok önemli bir şey öğreneceksin.
Vais aprender uma lição sobre valor.
- Ne zaman öğreneceksin?
Quando é que aprendes?
Bavulun hazır, paran ödendi, gidip bir şeyler öğreneceksin.
As malas estão feitas, a viagem está paga, vais aprender alguma coisa, para variar.
Saygı ve sorumluluğu öğreneceksin.
Você irá aprender respeito e responsabilidade.
Hareketlerinin ne kadar yaygın olduğunu ve yansımaları öğreneceksin.
Você irá aprender como suas ações podem ter amplas repercussões.
Beni hafife almaman gerektiğini ne zaman öğreneceksin.
Quando aprenderá a deixar de me subestimar?
"Temizlik" yapmayı öğreneceksin.
Vai te ensinar a tornares-te gente.
Hislerine güvenmeyi öğreneceksin.
A seu tempo, aprenderás a confiar no que sentes.
- Bana itaat etmeyi öğreneceksin.
- Vais aprender a obedecer-me.
Bunu ne zaman öğreneceksin?
Quando é que vais aprender isso?
Günün birinde evet demeyi de öğreneceksin!
Um dia destes vais ter que aprender a dizer sim.
Bir gün başkalarının vaktine saygı göstermeyi öğreneceksin Lydia.
Um dia aprenderás a respeitar o tempo dos outros, Lydia.
- Öğreneceksin.
Não passa nada.
Utancı öğreneceksin sevgili Smoochy ve profesörün ben olacağım.
Vais aprender o que é a vergonha, meu caro Smoochy, e eu sou o teu professor.
Hayır, bedeli çok daha muazzam. Ama öğreneceksin.
Não, o preço é muito mais alto mas vais acabar por aprender.
Eh, öğreneceksin Marcus.
Bem, hás-de aprender.
Öğreneceksin albay.
Vai tê-la, Hal.
- Herşeyi öğreneceksin.
- Mais tarde vai ser revelado.
Uzun bir yürüyüşe çıkacağım, ve sonra öğreneceksin.
Tomarei o caminho mais longo e depois saberás...
Fakat sen zamanla bunu engellemeyi öğreneceksin.
Mas aprendes a gerir isso com o tempo.
- Öğreneceksin.
- Irá aprender.
- Çalışarak öğreneceksin, Barney.
Com a prática, vais aprender, corajoso Barney Baker.
Bana saygı duymayı öğreneceksin.
Vais aprender a respeitar-me.
Öğreneceksin, Okwe.
Vais aprender, Okwe.
Adamları ve işlerin nasıl yürüdüğünü öğreneceksin.
Vais saber os nomes, a cena toda. Vais ter o sítio controlado numa semana.
Çişini tutmayı öğreneceksin.
- Controlarás a bexiga.
Ne zaman öğreneceksin?
Quando é que vai saber?
Sonra sen yanıma gelip işleri yürütmeyi öğreneceksin.
... e aprenderás a controlar a diocese.
Gidince öğreneceksin.
Verás quando chegarmos.
Ne haltlar karıştırdıklarını, işin boku çıkmadan öğreneceksin.
Descobre o que ele vai fazer, antes de o fazer.
Başardığında öğreneceksin.
Saberás se funciona.
Ne zaman öğreneceksin?
Retardado.
Sen de benim gibi öğreneceksin.
Vai descobrir isso, tal como eu descobri.
- Frank gelince öğreneceksin.
- Vais saber quando o Frank chegar.
Evet, sadece işini yapan insanları bulmanın ne zor olduğunu yaşlandıkça öğreneceksin.
Bem, tu verás, quando fores mais velha, como é dificil encontrar pessoas que apenas façam o seu trabalho.
En kötü tarafını öğreneceksin, ama iğrenç olan başka bir tarafı birlikte çalıştığın, çok dayanıklı olduğunu sandığın insanlara ölümüne işkence edilmesi.
Bem, vais aprender a pior parte. Mas outa parte chata é ver tipos com quem trabalhas, tipos que pensavas serem duros, torturados até à morte.
Zamanla "Adam'ı" öğreneceksin.
Vais saber mais sobre O Homem.
- Öğreneceksin.
Já vai saber. Óptimo!
Ama eminim benim diğer kurallarımı da çabucak öğreneceksin.
Mas tenho certeza que irás aprender as minhas regras depressa.
O zaman tecavüze uğramanın nasıI bir şey olduğunu öğreneceksin.
- Aí serás estuprado. - Segurem-na!
Zavallı bir pislik olduğunu öğreneceksin.
Vais aprender que és um otário.
Sanırım er ya da geç öğreneceksin.
Acho que vais descobrir mais cedo ou mais tarde.
Arkadaşlarını geçirmediğini öğrendiğinde, bunun anlamını öğreneceksin!
E fica muito zangado quando fazem os seus amigos esperar na fila!
Hâlâ tıp fakültesi öğrencisisin. Küçümseyici ve saygısız olmayı öğreneceksin.
Já aprenderá a ser condescendente e depreciativo.
- Tuhaf, sinir bozucu huylarımı öğreneceksin.
E ias descobrir as minhas pequenas esquisitices.
öğreneceksin 43
öğreneceksiniz 19
öğrenci 51
öğrendim 28
öğreneceğiz 28
öğrenecek 20
öğren 61
öğrenciler 57
öğreneceğim 42
öğrenmelisin 17
öğreneceksiniz 19
öğrenci 51
öğrendim 28
öğreneceğiz 28
öğrenecek 20
öğren 61
öğrenciler 57
öğreneceğim 42
öğrenmelisin 17