English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ Ü ] / Ümü

Ümü traducir portugués

42 traducción paralela
- Bay Church'ümü sen mi öldürdün?
- Matou o Sr. Church?
Büyük ihtimalle F-14'ümü alıp Kübalılara satarsın.
Eras capaz de fugir no meu F-14 e vendê-lo aos cubanos.
" Ben sadece M-14'ümü isterim!
" Só quero a minha M-14!
Doktor Kürk'ümü geri ver. Geri ver onu!
Dá-me cá o meu Dr. Fur!
Kalabalıkta bir yüz. Sweatshirt'ümü alacağım.
Sou figurante, um rosto na multidão.
Şimdi lütfen grubu lanetleyip dağılmalarına neden olmadan önce Van Halen t-shirt'ümü çıkart.
Agora por favor tinha a minha t-shirt dos Van Halen... antes que amaldiçoes a banda e eles se separem.
Günlüðümü ona okutmayacaðým!
Não o deixo ler o meu diário!
Onu aldım, elimde tutarak koşmaya başladım. Lincoln'ümü tamir eden adamı arıyordum onu takması için.
Apanho-o do chão, seguro-o e corro de um lado para o outro à procura de um tipo que costumava arranjar o meu Lincoln para que ele volte a pô-lo.
- Benim Thunderbird'ümü.
O meu Thunderbird.
Şimdi, 9600'ümü istiyorum yoksa bu lanet olası çekici alıp...
Quero os meus $ 9600 ou pego neste enorme martelo...
Evet, bir de Katharine Hepburn'ümü duymalısın.
Sim, tem que ouvir a minha imitação da Katharine Hepburn.
Eğlenceli yanı MP3'ümü buldular.
Isto é o mais engraçado. Levaram o leitor de MP3.
Size benim Merkür'ümü kullandırsam?
Posso oferecer-lhe o uso do meu Mercur?
Evet, babam Thunderbird'ümü aldı.
Pois é. O meu pai tirou-me o jipe.
Gitmeden önce t-shirt'ümü değiştirebilir miyim?
- Posso mudar de camisola antes?
Hatta bir gün seni benim t-shirt'ümü giyerken gördüm.
Até mesmo quando te apanhei com uma t-shirt minha.
- Flut'ümü getirdim.
Com uma flauta!
Ben de Bonchurch'ümü yöneteceğim.
Então terei a minha casa, a minha Bonchurch.
Benim 3,500'ümü toplayıp, hepsini bir ata oynadınız, at kazandı, ve şimdi bana tüm parayı kendinize sakladığınızı mı söylüyorsunuz?
Joey, traz-me outra cerveja. Traz uma toalha ao Branquicela, está a deitar sangue para o chão.
O da benim tişört'ümü yırttı.
Ele até rasgou a minha t-shirt.
Şimdi bana mp4'ümü ver.
Agora, dá-me o meu Zune.
Bana T-Shirt'ümü ver.
Dá-me a minha t-shirt.
Annem eski Nintendon 64'ümü gönderdi.
A minha mãe mandou-me o meu velho Nintendo 64.
Bir zamanlayıcı anahtarıyla bağlantı kurdum. Sonra mp3'ümü mikrofon çıkışına bağladım.
Só liguei o interruptor a um "timer" então liguei meu MP3 ao microfone.
Peki, T-shirt'ümü imzala o zaman.
Autografe minha camisa, então.
Peki, o zaman ben de Susan Sarandon'a benzeyen "mol" ümü göstermeyeceğim demek oluyor bu.
Então, acho que não te vou mostrar a minha verruga parecida com a Susan Sarandon.
Hayır, çünkü I-94'ümü kopyalayıp normal postayla gönderdim.
Não, porque o enviei por correio normal.
MP3'ümü geri ver.
Devolve-me o meu leitor de MP3.
Farnsworth'ümü mü bozdun?
- O quê? Estragaste a minha Farnsworth?
T-shirt'ümü değiştirmeye gidiyorum.
Vou mudar de camisola.
Hayır. Ama kendi 500'ümü koyduktan sonra üzerine kek hesabından 100 ekleriz.
Mas se juntarmos os meus 500 $ e tirarmos 100 do fundo da empresa...
Griffin'e 4x4'ümü ödünç verdim.
Emprestei o meu carro ao Griffin.
Kendi Moby Çük'ümü yakaladigim kara günden önce.
Antes de um dia negro em que apanhei a minha Moby Dick.
Tamam, Wyatt Earp'ümü satıyorum.
Tem de ser, tenho de vender a minha Wyatt Earp.
M-4'ümü herhangi bir gün Rusların Kalaşnikofu ile takas edebilirim.
Eu trocaria a M-4 por uma AK russa num piscar de olhos.
Bu benim için kolay değil ama bugün 24'ümü dolduruyorum ve galiba artık size doğruyu söylemenin zamanı geldi.
Isto não é fácil para mim, mas faço 24 anos, hoje, e acho que está na altura de vos dizer a verdade.
Otobüs'ümü görmek daha güzel ama sen de iyi görünüyorsun.
- É? Pronto, é bom ver o meu avião, mas também está com boa cara.
Hayır, bana 300'ümü geri verene kadar açmayacağım.
- Só quando me pagar os 300 mil.
Matthew kumarda tüm birikimimi kaybetti. Ruben RAV4'ümü hotel havuzuna düşürdü.
O Matthew gastou as minhas poupanças em jogo, o Ruben enfiou o meu RAV4 na piscina de um hotel.
"ve t-shirt'ümü çıkartıp aynada kendime bakmak güzel olurdu"
"E gosto de tirar a minha camisa e olhar-me no espelho".
Sweatshirt'ümü unutmuşum.
Esqueci-me da minha camisola.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]