Bence değil traducir ruso
2,187 traducción paralela
Hayır, bence değil.
Я так не думаю.
Bence değil...
Наверное...
Değil mi? Hayır. Bence en uygun biçimde düzenledik.
Нет, думаю, мы всё устроили в правильном русле.
Bence, ebeveynlerin çocuklarıyla bu derece takılması normal değil.
Мне не кажется нормальным что родители так много зависают со своими детьми.
İyi bir fikir değil bence.
Не думаю, что это хорошая идея.
Sebep yoksa bile bence sorun değil.
Я не против, если и без причины.
Bence mesele bu değil, Catherine.
Не думаю, что вопрос в этом, Кэтрин.
Bence problem sen düşündüğün şeyi değil başka şeyi söylüyorsun.
- Он говорит также, не так ли?
Çok kötü biri de değil bence.
Я не думаю, что он такой уж плохой.
Holly'ye neden yalan söylediği önemli değil. Bence asıl katil Bailey'in bugün yattığı diğer kadındır.
Какова бы ни была причина его вранья Холли, держу пари, что наш убийца та, с кем Бейли спал ранее утром.
Hayır. Bence bu iyi bir fikir değil.
Не думаю, что это хорошая идея
Bence böyle bir durumda olmak bir aile için pek de güvenli değil.
Не думаю, что для потенциальных родителей безопасно ввязываться в такие ситуации
Hiç garip değil bence.
Я не думаю, что это странно.
Trask'in hedefi Lily değil bence.
И я не уверен, что она является его целью.
Ve bence bu sadece bir tesadüf değil.
И мне не кажется, что это совпадение.
Bence öyle değil.
Не для меня.
Bak, bazı şeyleri konuşup paylaşmak pek bize göre değil biliyorum ama bence bu senin fark ettiğinden daha çok etkiliyor.
Слушай, я знаю, что... выговариваться - это несколько не в нашем стиле, но по-моему, это влияет на тебя больше, чем ты сам думаешь.
Bence sorun değil.
" это прекрасно.
Bence o çabalarken biz de affetmeye çabalayabiliriz, değil mi?
И, думаю, пока он старается, мы можем попытаться простить его, не думаешь?
Bence zamanlama hiç uygun değil.
Сейчас не подходящее время.
Bence gitmeliyiz, değil mi?
Мне кажется, нам лучше уйти.
Bence kafamı yeterince sığdırmaya çalıştım ve bence sığdırmak doğru cevap değil.
Ты уже долго тянешь меня за голову, и думаю, это не выход.
Ki bence hiç eğlenceli değil sanırım.
Что, я думаю, вовсе не весело.
Bence öyle değil.
Я так не считаю.
Ve bence sorun değil çünkü sana söylemek istemedim, seni zorlamak istemedim.
Ничего страшного, я не хотела тебе говорить, я не настаиваю.
- Bence hiç mantıklı değil.
В этом никакого смысла.
Sue, biliyorsun, Bence bu çok da büyük bir sır değil.
О, Сью, не думаю, что это такой уж большой секрет.
- Efendim, bence bu iyi bir fikir değil.
Сэр, я не думаю, что это хорошая...
"Bence olabilir mi?" Kanıt değil bu.
"Я думаю он может"? это не доказательство.
- Aşık olmamın sebebi o değil bence...
- Не думаю, что поэтому я...
- Hayır, bence de değil.
- Я тоже.
- Öncelikle, adil bir değerlendirme değil bence.
Ну, во-первых, я не думаю, что это справедливая оценка ситуации. Неважно.
- Bence orası önemli değil. - Jimmy, komşu kadın nerede?
Не думаю, что это важно.
Bence zaten boş olduğundan, kafanı daha fazla boşaltman iyi bir fikir değil.
Знаешь, не думаю, что тебе пойдёт на пользу прояснять голову ещё больше, чем она уже у тебя прояснена.
Bence, kurban kostümü giymeden önce, adamımız ketamin ile onu uyuşturmuş ; ama tamamiyle değil
Я думаю, наш парень усыпил ее кетамином, одел в костюм, но такая доза не до конца ее вырубила.
Bence hepimizin içinde biraz da olsa çılgınlık var, öyle değil mi Jess?
Наверное, мы все немного с приветом, разве не так, Джесс?
Bence insanlar yaşlanan akrabaklarımızdan ne kadar çok şey öğrenebileceğimizin farkında değil.
Я не думаю, что люди понимают, как много мы должны учиться у наших престарелых родственников.
Bilmiyorum. Bunu yiyecek kadar akılsız değil bence.
Мне кажется, он слишком умён, чтобы на это попасться.
Olivia, bence tatil çok da kötü bir fikir değil.
Оливия, отпуск это не так уж и плохо.
Zaman kavramını yitirmiş olsa da, yeterli değil. Bence sizi daha çok endişelendirmesi gereken,... fiziksel engelinin olması.
Я думаю, большая проблема для вас, - физические ограничения, которые могли существовать.
Mike Anderson'ı vuran Alex Dubrozny değil bence.
Не думаю, что Алекс Дуброзный застрелил Майка Андерсона.
Bence onları öldüren uçak kazası, senin tabirinle "akortlanmaları" değil.
Я полагал, что они погибли в результате крушения самолета, а не "перенастройки", как вы это называете.
İyi bir oyun değil bence. Pek HMS Pinafore sayılmaz, öyle değil mi?
Нет, просто не настолько хороша, как "Фрегат Её величества Пинафор", не так ли?
Bu alaycı tavırlarının bence hiç profesyonel değil.
Я не думаю, что ваш сарказм профессионально уместен.
Yani bağış yemeği için beş bin dolar verebilen biri böyle bir yerde yaşar mı? Evet, bence buralı da değil.
Ну, не думаешь, что это странно что кто-то может позволить себе благотворительный ужин за 5 тыс долларов и живет в таком месте?
Belki koca değil ama bence öyle.
Ну, может, не мужа, но.. уж поверь мне, я знаю.
Eski bir baştabip olarak diyebilirim ki bu hastalık gerçek değil bence.
Как бывший министр здравоохранения, должен заметить, что это не настоящий диагноз.
Benim için, bu şey gibi, arabalardan anlamayan biriyse galeriye gider ve herhangi bir arabayı satın alır bence bu doğru değil.
Ну, для меня, это как, если кто-то кто не знает ничего о машинах может только сходить в магазин и купить машину, это неправильно.
Bence öyle değil, Harold.
Я так не думаю, Гарри.
Bence bu an kaçınılmazdı, değil mi Neal?
Я бы сказал этот момент был неизбежен, не так ли Нил?
Bence bu aciz durumumdan faydalanıyorsun, öyle değil mi?
И тебе это нравилось, разве нет?
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi dostum 28
değil mi canım 39
değil mi anne 66
değil misin 154
değil miyim 77
değil mi efendim 66
değildim 75
değil mi çocuklar 56
değilsiniz 26
değil mi dostum 28
değil mi canım 39
değil mi anne 66
değil misin 154
değil miyim 77
değil mi efendim 66
değildim 75
değil mi çocuklar 56