Bu onun işi traducir ruso
317 traducción paralela
Evet, bu onun işi. Bay Anaheim'ın ısrarı üzerine işgalci çobanları tahliye edecek.
По настоянию мистера Анахейма он избавится от сквотеров.
Bu onun işi değil.
Извините. Мсье Муанэ, что вы тут делаете?
Boşver rahip alır, nasıl olsa bu onun işi.
Пусть это делает священник. Это его работа.
- Bu onun işi.
- Это его рук дело.
Bu onun işi, değil mi?
- Это - его работа, правильно?
Bu onun işi.
Это его работа.
- Çünkü bu onun işi.
- Так родители решили.
- Çünkü bu onun işi değil!
- Почему? Потому, что это не его епархия.
Bu onun işi! Bunun hakkında nasıl hissettiğimi biliyor.
Я опознавать не поеду!
Bence bu onun işi.
Думаю, она подойдёт.
Çünkü bu onun işi. Ama en yeteneklisi dili.
Я думал, он знает, что нужно делать руками, потому что это его работа, но у него очень умелый язык.
- Ama bence bu onun işi olduğu için.
А, по-моему, у него просто роман на стороне.
Bu onun işi, sağlam istihbarat.
- Он всегда хорошо информирован.
Bir yanım "1000 pound'a dokunma. Delikanlı elbet ortaya çıkar ve bu onun işi." dedi.
Один мой голос говорил : сохрани деньги, рано или поздно этот парень объявится и пусть сам ставит на кого хочет.
Sadece odayı dolaşıyor. Bu onun işi.
Это ее работа.
Onun işi bu.
Он в этом разбирается.
Bu işi yapacaksak, onun öldürülmesi şart!
Если мы хотим выполнить это задание, её нужно убить.
Bu işi biliyor. Onun görevi bu.
Подсадная утка - приманка для противника.
Onun işi değil ki bu.
Он этого не делал.
Onun işi bu şekilde etrafta dolaşmak.
- Это хорошо. На нее приятно смотреть.
Hırsıza da onun kopyasını vermedikçe.. .. bu işi halledeceğimizi sanmıyorum. Ya siz?
Теперь, пока вы не вручите вору его копию Я не думаю что мы раскроем это дело.
- Bu, onun işi.
- Она писатель, это её работа. Не верю.
Yani? Onun işi bu.
Это его работа.
Onun bu işi kıvıracağını düşünürken meğer bizi tavuk gibi yoluyormuş.
Я устроил ее продавать косметику.
Bu nasıl? - Bu onun isi.
Почему?
Bu işi bir kahraman olmak için yapıyorsun, çünkü onun seni izlediğini düşünüyorsun!
Ты хочешь быть героем, потому что думаешь, что она тебя видит.
Bu işi sırf onun için yapmayı düşündün mü?
А ты не думал, как можно сделать хорошо именно ей?
Bu onun işi.
Работа такая.
- Bu, onun işi.
- Это его работа.
- Bu, onun işi kesin.
- Это - ее влияние.
Onun tek kabahati, son vererek Tybalt'in yaşamına yasanın yapacağı işi yapmaktı. Bu suçtan dolayı, kendisini sürüyoruz hemen burdan.
Твою вину закон карает смертью.
- Onun işi bu.
- Это то, что он делает.
Bu demektir ki güzel olmak onun işi gibi bir şey.
А это значит, быть красивой - её работа.
Sessiz katillerle bu işi karıştırmamalısın. küçük Annie Belden ve onun papa fantezisi... ve Rondelli sinyali ya da bunlardan biri.
Ты не должен путать немого убийцу... с маленькой Энни и ее фантазией о Папе Римском, или, с Ронделли-эксгибиционистом.
Morpheus onun bu işi başarabileceğine inanıyor.
Ты это понимаешь? Морфей верит, что он Избранный.
Annem hasta Bu işi onun için kabul ettim
Моя мама больна. Ради нее я пришла к нему, на самый выгодный контракт.
Onun bu işi yapacağını sanmıştım.
Я думаю, возродившийся заново парень может сделать это сам.
Onun işi bu.
Ей положено.
Bu adam bir dahi SYNAPSE bütün işi onun ve ben çok araştırıyorum çok dahice
Он гений, его волнует только Синэпс. а я черезмерно чувствительный к переменам. За гениев.
Dediğine göre bu işi onun evinde teklif etmişsin.
Она говорит, что ты это предложил, когда был на встрече в ее доме.
Hayır. Onun işi değil bu.
Не наше дело.
Bu işi o öğretmen yaptıysa, o gün kesin çalışmıyordu. Çünkü liseler onun saldırıya uğradığı saatten daha sonra dağılıyor.
- Хорошо, если это сделал учитель, то значит, в этот день он не работал,... потому что, старшеклассники заканчивают позже, чем было совершено нападение на Синтию.
Bu işi onun nasıl kıçına batırdığımı da söyledi.
Например, что я испачкал его дерьмом.
Bu işi yukarılara kadar götürmek istiyor başkanlık makamını aramak onun bileceği iş.
Если он захочет донести это до руководства... чтобы кто-нибудь позвонил помощнику по оперативным - это уже зависит от его желания.
Bunu nasıl yaptı? Onun işi bu.
- Как он это делает?
Bu işi bitmiş tenis topu, kullanılacak en son şey, kabul ediyorum. ... fakat sağlam muhbir olarak onun da hakkını vermemiz lazım.
Это значит, что наш старина "Пушистый Данлоп", хоть и выглядит неважно, должен признать... но вполне может рассчитывать на оплату своих услуг в качестве информатора.
Ama kendi oğlunu öldüremeyince arkasında bazı ipuçları bıraktı. Gelecek nesiller bu işi onun yerine yapsın diye.
Но ваш предок оставил нам разные подсказки, чтобы его потомки могли закончить дело.
Mersedes'in taksidini ödemek için yapıyorum bu işi, eleman alana kadar, müşteri listesi çıkarana kadar. Onun gibi yani.
А тут я работаю на полставки, чтобы арендовать Мерседес, набрать работников, составить список нужных клиентов и т.д.
Bu işi onun yapacağından daha iyi yöneteceğimi biliyorum.
... я знаю о нём столько, сколько он никогда не будет знать
- Onun işi bu.
- Это его работа.
Hayır, bu onun son işi.
Не волнуйся, это его последний перепих.
bu onun sorunu 17
bu onun 40
bu onun arabası 16
bu onun hatası değil 24
bu onun fikriydi 25
bu onun suçu değil 19
işin 35
isis 37
işık 176
ışık 57
bu onun 40
bu onun arabası 16
bu onun hatası değil 24
bu onun fikriydi 25
bu onun suçu değil 19
işin 35
isis 37
işık 176
ışık 57
işim var 162
isırmaz 18
işıkları aç 25
işin var mı 24
işığı kapat 29
işıkları söndürün 27
işim bitti 87
işıkları açın 23
isimsiz 20
işıkları kapat 24
isırmaz 18
işıkları aç 25
işin var mı 24
işığı kapat 29
işıkları söndürün 27
işim bitti 87
işıkları açın 23
isimsiz 20
işıkları kapat 24