English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → ruso / [ I ] / Istemiyorum

Istemiyorum traducir ruso

45,055 traducción paralela
Bu bitince sıvışmanı istemiyorum.
Не хочу, чтобы ты улизнул.
Telefonda anlatmak istemiyorum, buraya gelsen iyi olacak.
Не будем по телефону лучше приезжай скорее.
Karanlıkta gizlenip, başka birinin yola çıkmasını beklemesini istemiyorum.
Я не хочу, чтобы он подстерёг вас в темноте.
Ama yapmak istemiyorum.
Но я уже не хочу.
Sonrasında o duygu ile yaşamak istemiyorum.
Не хочу жить с этим потом.
Dostun olmak istemiyorum.
Я не хочу быть вашим другом.
- Senin de açılışa gitmeni istemiyorum.
- Я не хочу, чтобы и ты шла на премьеру. - Что?
Cezalarını iptal etmeni istemiyorum.
- Я не прошу их отменить.
Önceden bilindiği izlenimi yaratmak istemiyorum.
Сомневаюсь, что он обладает даром предвидения.
Dillendirmek bile istemiyorum.
Даже не хочу произносить это вслух.
- Onların önünde iş konuşmak istemiyorum.
Я не хочу обсуждать бизнес при них.
Telefonda anlatmak istemiyorum, buraya gelsen iyi olacak.
Не будем по телефону. Лучше... приезжай скорее.
Ama artık bunu istemiyorum.
Я больше так не хочу.
Onu kesip açmanızı istemiyorum.
Я не хочу, чтобы его вскрывали.
Dış dünyayla bağlantı istemiyorum.
Не хочу ни с кем контактировать.
Zengin olduğum için özel bir muamele istemiyorum. Bana diğer her suçlu gibi davran.
Мне не нужно поблажек, я обычный преступник, хоть и богат.
Yok, falıma bakılmasını istemiyorum.
Нет, спасибо, мне не надо гадать.
Paramı geri istemiyorum.
Мне не нужны они.
Tartışmak istemiyorum.
Я не хочу ругаться.
Şimdilik bir şey istemiyorum. Teşekkürler.
Пока ничего, спасибо.
Hayatımın kalanını tetikte geçirmek istemiyorum çünkü.
Потому что я не хочу провести остаток своих дней озираясь через плечо.
İşimizin bitmesini istemiyorum.
Я не хочу тебя отпускать.
İpucu vermek istemiyorum.
Не хочу чтобы он что-то заподозрил.
Ayrıca bir günde iki kez dışarıdaki kalabalıkla karşılaşmak istemiyorum.
К тому же, я не хочу сталкиваться с этой толпой дважды в день.
New York'tan taşınmamın kızımı geri alma şansımı etkilemesini istemiyorum sadece.
Я просто хотела узнать, не повлияет ли мой переезд из Нью-Йорка на мои шансы.
Neden Majid? Geri kalan hayatımı tetikte geçirmek istemiyorum çünkü.
– Потому что я не хочу провести остаток своих дней озираясь через плечо.
Hayır, Nora, kendimi öldürmek istemiyorum.
Так что нет, Нора, я не хочу покончить с собой.
sadece iyi olmak için... ÖImek istemiyorum.
Делаю это лишь чтобы почувствовать... что не хочу умирать.
- Hayır, hiçbir şey açıklamak istemiyorum
- Нет, нет, нет, не нужно мне ничего объяснять.
Onu Avustralya'da istemiyorum.
Он мне не нужен в Австралии.
Sorun istemiyorum.
Мне не нужны проблемы.
Hayır... Kaçmak istemiyorum.
Нет, я... не хочу убегать.
bunu daha fazla yapmak istemiyorum.
Я больше не хочу этого делать.
O lanet olası dansa gitmek istemiyorum!
Да не хочу я на чёртову дискотеку!
O belgeleri imzaladıktan sonra uyuz sesini bir daha duymak istemiyorum.
Когда я подпишу бумаги, ни слова не хочу слышать твоим хитрящим голосом.
Konuşmak istemiyorum.
Не хочу об этом говорить.
Seksi çömlekçilik yapmak istemiyorum.
Я не хочу с тобой сексуальные кувшины делать.
Aldığın emir nedir bilmiyorum ama Ben'in ceset torbasına girmesini istemiyorum.
Слушай, не знаю какой у тебя приказ, но не хочу, чтобы Бен оказался в мешке для трупа.
Sadece, burada daha fazla kalmak istemiyorum.
Ты в порядке? Да, просто не хочу здесь больше находиться.
Bak, pay falan istemiyorum.
Слушай, мне не нужна доля.
Bir daha diş fırçası kullanmak istemiyorum.
Я больше никогда не хочу видеть зубную щетку.
Ve sana yalan söylemek istemiyorum.
А я больше никогда не хочу тебе лгать.
- Onu bota getirmek istemiyorum.
– Я не хочу привести его на лодку.
Şikayet etmek istemiyorum, çünkü Bug tam bir kahraman ama sanırım bu botta aklımı kaybetmeye başladım.
Не хочу жаловаться, ведь Баг наш герой... но я схожу с ума на этой лодке.
Bakın... kimsenin yaralanmasını istemiyorum, tamam mı?
Мы не хотим, чтобы кто-нибудь пострадал.
Mazeretlerini dinleyerek daha fazla vakit kaybetmek istemiyorum.
Я не хочу больше тратить время на твои оправдания.
Bunu daha fazla konuşmak istemiyorum.
Я не хочу это больше обсуждать.
Seninle hiçbir alakam olsun istemiyorum.
Я не хочу иметь с тобой дел. Никаких.
Ben konuşmak istemiyorum.
Я не хочу это обсуждать.
- Konuşmak istemiyorum.
– Не хочу обсуждать.
İstemiyorum.
Не хочу.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]