Kötü günde traducir ruso
238 traducción paralela
Şükranlarımız senin yanında olma yeminidir... iyi günde, kötü günde... ne olursa olsun!
Нашей благодраностью будет клятва оставаться с Вами... в хорошие и плохие времена... чего бы это не стоило!
William, Constance'ı karın olarak kabul edip, hastalıkta... sağlıkta, iyi günde, kötü günde ölüm sizi ayırana dek... sevip sayacağına yemin ediyor musun?
Уильям, берете ли вы Констанцию в законные жены, чтобы быть с нею в горе и в радости, любить, уважать, и оберегать...
Evlendiğimizde, sulh hakimi "İyi günde, kötü günde." demişti.
- Отпусти меня. Когда мы поженились, мировой судья говорил нам кое-что.. .. про богатство и бедность, про горе и радость.
İyi günde, kötü günde. Zenginlikte, yoksullukta.
В радости, в печали, в богатстве и в бедности.
" İyi günde, kötü günde, varlıkta ve yoklukta...
Это верно. А ты всегда был мягок за двоих.
İyi günde, kötü günde yanında olacağına?
Арваль, Каварекс, Моранс и Ирристрю? Да.
Zenginlikte ve yoksullukta, iyi günde ve kötü günde.
мы клялись быть верными и в богатстве, и в бедности...
"İyi günde ve kötü günde." Bunu söylerken ciddiydim.
"В горе и в радости", я помню.
Sen Eric Vonk, Olga Staplesi karın olarak kabul ediyor musun iyi günde, kötü günde ölüm sizi ayırana kadar?
- Берете ли вы Эрик Вонк Ольгу Стаплс в жены любить и заботиться пока смерть не разлучит вас?
Bu günden itibaren, iyi günde kötü günde,
... чтобы быть вместе в болезни и в здравии,.. ... в радости и в горе?
Bu günden itibaren, iyi günde kötü günde, hastalıkta sağlıkta ölüm sizi...
... чтобы быть вместе в болезни и в здравии,.. ... в радости и в горе, пока смерть...
Elisabet Emilie Josefin Ekdahl'i... iyi günde, kötü günde, sonsuza dek seni nikâhlı eşim olarak seçiyorum ve aşkımın bir sembolü olarak bu yüzüğü sana veriyorum.
в жёны, чтобы любить в нужде и радости, и в знак этого даю тебе это кольцо ".
... iyi günde, kötü günde, sonsuza dek seni nikâhlı eşim olarak seçiyorum.
в мужья, чтобы любить в нужде и радости,
Arturo, şimdi burada. Eugenia'yı eşin olarak kabul edip, ona sadık kalacağına, iyi ve kötü günde, hastalıkta ve sağlıkta ömrünün sonuna dek yanında olacağına yemin eder misin?
Артуро, ты хочешь взять Эухению в жёны и обещаешь быть верным ей в печали и радости, в болезни и здравии?
Birbirinize, sevgi saygı, güven ya da kötü günde bağlısınızdır.
Вас связывает друг с другом любовь, доверие, уважение, утраты.
O'na iyi günde ve kötü günde, hastalıkta ve sağlıkta tüm hayatın boyunca bağlı kalacağına söz veriyor musun?
Клянешься ли ты быть с ней и в горе и в радости, в болезни и в здравии? Будешь ли ты любить ее и почитать до конца дней своих?
O'na iyi günde ve kötü günde, hastalıkta ve sağlıkta tüm hayatın boyunca bağlı kalacağına söz veriyor musun?
Клянешься ли ты быть с ним и в горе и в радости, в болезни и в здравии? Будешь ли ты любить его и почитать до конца дней своих?
İyi günde kötü günde. Olacağız hep birlikte.
В хорошую и плохую погоду Мы всегда будем вместе!
Burada, bu kötü günde... hayatı trajik bir ölümle sonlanmış... ona inanmış birçok insan olan... bir adamı defnetmek için buradayız.
Мы собрались в этот скорбный день, чтобы погрести человека, чья трагическая смерть сократила жизнь, так много обещавшую верившим в него.
İyi ve kötü günde onu sevmeyi, huzur vermeyi, ve kendini başkalarına değil sadece ona adamayı kabul ediyor musun?
Согласен ли ты любить ее, утешать и уважать, поддерживать в радости и в беде и поклясться ей в вечной верности до конца дней своих?
Sen Leo, Sarah'ı, karın olarak kabul edip, onu iyi ve kötü günde seveceğine zenginlikte ve fakirlikte, yanında olacağına yemin ediyor musun?
Лео, согласен ли ты взять в жёны Сару? Делить с ней радость и горе нищету и богатство отныне и до смертного часа любить и беречь.
Yaşadığınız sürece hastalıkta ve sağlıkta iyi günde ve kötü günde?
... ты согласна стать женой Джимми и делить с ним вместе горе и радость,..
Sen, Katie, Ben'i hastalıkta sağlıkta iyi günde kötü günde ölüm sizi ayırana dek...
Согласны ли вы, Кэти, взять Бена в мужья, и быть с ним во здравии и в болезни в радости и в горе...
İyi günde, kötü günde, hastalıkta ve sağlıkta, seni sevmeye yemin ediyorum.
Я обещаю любить тебя в горе и в радости. В болезни и здравии.
Ben ortağınım. İyi günde kötü günde.
- Я твой напарник, плохо это или хорошо.
İyi günde kötü günde .. hastalıkta, sağlıkta sana dürüst olacağıma söz veriyorum.
Обещаю быть верным тебе в счастливые и тяжелые времена, в болезни и здравии.
Yemin ettiler : "İyi günde, kötü günde."
Она давали клятвы : "В горе и радости."
Ben Angela, sen Benjamin'i... kocam olarak kabul ediyorum. İyi günde, kötü günde... hastalıkta ve sağlıkta hayatımın her anında, sana sadık kalacağıma söz veririm.
Я, Анхела, беру тебя, Бенхамина в законные мужья и обещаю хранить верность тебе и в горе и в радости, в болезни и во здравии пока смерть не разлучит нас.
Jimmie'yi eş olarak alıyor ve kabul ediyor musun? İyi günde kötü günde,
... ты согласна стать женой Джимми и делить с ним вместе горе и радость,..
- İş kurallarına göre onu iyi günde de, kötü günde de çıkarabiliriz, Bayan Lipp.
- Бизнес требует уволить ее....... в хорошие или плохие времена, мисс Липп.
İyi günde, kötü günde birbirlerini kabul ediyorlar.
Со всеми плюсами и минусами, принимают.
İyi günde, kötü günde.
Со всеми плюсами и минусами.
Gerçek dost kötü günde belli olur.
Ты узнаеш кто твои истинные друзья, когда ты в беде!
Ben de partnerler olarak iyi ve kötü günde hayatın yüklerini bölüşüyoruz sanmıştım.
Я думал, как партнеры, мы разделим все тяготы жизни в плохие и хорошие времена.
İyi günde kötü günde seninleyim.
Ты мой муж, и я с тобой в горе и в радости.
İyi günde, kötü günde...
В радости и горе.
Hayatımın en güzel günü, iyi günde ve kötü günde, vesaire vesaire...
"и в горе и в радости" и в прочую чушь.
İyi günde de kötü günde de seninle kalmak istiyorum.
Я училась у тебя. Хорошему, плохому.
Sen Teresa Scott, Jonathan Davenport'u iyi günde kötü günde, Zenginlikte, fakirlikte hastalıkta, sağlıkta Ölüm sizi ayırınacaya kadar Kocan olarak kabul ediyor musun?
А вы, Тереза Скотт, берете Джонатана в законные мужья, чтобы любить и почитать его, в радости и в горе, богатстве и бедности, болезни и здравии, пока смерть не разлучит вас?
Sen, Edward Vanderman Penelope Wilhern'i karın olarak kabul ederek onu sevip koruyacağına iyi günde ve kötü günde, varlıkta ve yoklukta hastalıkta ve sağlıkta ölene kadar onu sevip, yanında olacağına söz veriyor musun?
Согласен ли ты, Эдвард Вандермен, взять в законные жены Пенелопу Уилхерн, чтобы быть с ней в радости и печали, в богатстве и бедности, в болезни и здравии? Чтобы любить и заботиться о ней с этого дня, пока смерть не разлучит вас?
Ve sen, Penelope Wilhern III. Edward Humphrey Vanderman'ı kocan olarak kabul ederek onu sevip koruyacağına, iyi günde ve kötü günde varlıkta ve yoklukta, hastalıkta ve sağlıkta ölene kadar onu sevip, yanında olacağına söz veriyor musun?
А ты, Пенелопа Уилхерн, согласна ли взять Эдварда Хамфри Вандермена Третьего в законные мужья, чтобы быть с ним в радости и печали, в богатстве и бедности, в болезни и здравии?
Beni çok kötü bir günde yakaladınız.
- Вы поймали меня в возможно мой худший рабочий день.
Böyle kötü bir günde.
Такой печальный день
Polis olmanın en kötü yanı ne biliyor musun? Günde sekiz saat çalışıyorsun ve duyduğun her şey yalan.
Худшее в профессии копа... что все люди тебе лгут.
Gece uçuşundan, kötü bir otelden ve günde 3 dolardan fazlasını kabul eden... her Amerikalı enseleniyor, sonrası Colin'in onayına bakar.
Если любого американца заметят в получении чего-то большего, чем билет на ночной рейс паршивый отель и 3 $ в день, Колин нас накажет.
Günde yirmi kadar kötü haber alıyorum.
У меня бывает по 20 вызовов в день.
Böyle güzel bir günde, bu kadar kötü şeyin olmasına inanamıyorum.
Не могу поверить, что столько дерьма могло случиться в такой чудный день.
Eğer çocuklu bir kadın günde on dört, on altı saat çalışırsa kötü bir annedir.
Мы должны быть там ради наших детей. Если женщина, у которой есть дети, начнет вырабатывать 14-часовой рабочий день значит она плохая мать.
Seni iyi günde, kötü günde,
Давайте, давайте держаться вместе. Любить тебя...
Yaptığı şey onu bu en kutsal günde yalnız bırakacak kadar kötü değil.
Что бы он ни сделал, это не стоит одиночества в этот наисвященнейший день.
Bizi kötü bir günde yakaladın.
Ты застал нас в плохой день.
kötü çocuk 26
kötü adam 34
kötü bir şey mi oldu 23
kötü hissediyorum 25
kötü bir şey mi 21
kötü haberlerim var 53
kötü haber 90
kötü şans 106
kötü bir gün geçirdim 16
kötü olmuş 26
kötü adam 34
kötü bir şey mi oldu 23
kötü hissediyorum 25
kötü bir şey mi 21
kötü haberlerim var 53
kötü haber 90
kötü şans 106
kötü bir gün geçirdim 16
kötü olmuş 26