Nin yanında traducir ruso
545 traducción paralela
BBC'nin yanında. Birini uyutmak için güzel bir yer.
- Милое и тихое местечко.
Kageyoshi'nin yanında sana bir iş ayarladım.
- Возможно, когда-нибудь мы снова будем работать вместе - А пока наймись к Кагиёси.
- Mutfakta, Christine'nin yanında.
С Кристиной, обсуждают домашнее хозяйство.
- Olay sırasında Harry'nin yanındaymışsınız.
Оставьте себе пачку. Насколько я понимаю, вы были с Гарри?
Öyle geç olmuştu ki geceyi Kyoto'da bayan Yae'nin yanında geçirdik.
Так поздно приехали... что пришлось заночевать у Яэ в Киото.
Doktor, Sinyora Martinelli'nin yanında. İkizleri, belki de üçüzleri olacak. Kim bilir?
Да, и единственный наш доктор сейчас с синьорой Мартинелли, у которой будет двойня, или тройня, или даже ещё больше, кто её знает.
Armando Lucherini'nin yanında muslukçuluk yapıyorum.
До прошлого года я работал "слесарем" с Армандо Лукерини.
Arnie'nin yanında, Bizim Dawson daki madenimizi sahiplenmeye çalışan adamlar var.
Арни, тот парень с шахтой в Доусоне, попал в беду.
Sınırdaki Calita Çetesi'nin yanında, sınırda şu anda.
Он вместе с бандой Калито, находится на границе.
Asilzade Anenokoji'nin cesedinin yanında bulundu!
Его нашли рядом с телом! Телом князя Анэнокодзи!
Gringo, Mapache'nin yanında savaş....
- Гринго, раз сражаешься с генералом...
Ama Barzini'nin yanında olduğunu daha bugün öğrendim.
Но теперь я точно знаю, что... за всем этим стоит Барзини.
Geceyi sayısız diğer geceler gibi sevgili dostumuz Pierre Maury'nin yanında geçirdiniz.
По-моему, ты провела эту ночь, как и большинство других, с нашим дорогим другом Пьером Мори.
- Mösyö Moravietti'nin yanında.
- У мсье Моравьетти.
- Mösyö Moravietti'nin yanında.
- Она у мсье Моравьетти.
Marty'nin yanında içmeni istemiyorum.
Не пей в присутствии Марти.
Tam Alman Büyükelçisi'nin kır evinin yanında.
Рядом с загородным домом посла Германии.
Tesadüf eseri, Lady Horbury'nin yanında çalışmaya başladı ve yüksek sosyete içinde bulunur oldu.
Случайно она нанялась к леди Хорбери.
Bunu Julie'nin ya da sınıftan birinin yanında söyleme.
Не говори это при Джули и при одноклассниках.
Perthsire Düşesi'nin yanında çalıştım.
Я действительно работала у графини Пертширской.
Evet. Dusty'nin yanında. İmzalar mısın lütfen?
А сейчас, пожалуйста, подпиши эти документы.
Dusty'nin yanında mı?
С Дасти? Что с тобой произошло?
Sam Baily'nin yanında olanların bilmesini benim çocuklarımı da düşünmelerini istiyorum.
Я хочу, чтобы все те кто заботится о судьбе Сэма Бейли теперь начали думать о моих детях.
Efendi'nin yanında olan insan ya da insanlar şey olduğunda...
Человек или люди, которые были с ним когда он...
Öldüğünde Efendi'nin yanında olan insanlar.
Те, кто был с Мастером, когда он умер.
Spike Lee'nin yanında oturuyordum.
Я не знаю, я сидел рядом со Спайком Ли.
O şekil değiştiren Güvenlik Şefi'nin yanında.
С этим меняющимся начальником службы безопасности.
Ticaret Merkezi'nin yanındaki İngiliz barında vardı.
По-моему, оно продается в английском пабе у торгового центра.
Harika bir yer verdiler. Macy'nin yanında.
Мне досталось отличное место прямо у Мэйси.
Harika. Hayır, biliyorum. Zaire'nin yanında değil mi?
Нет, я знаю, это рядом с Заиром, рядом с Танзанией.
Özgürlük Heykeli'nin yanında fotoğraf çekildiğin adam o demek.
Боже, так вот то за урод был с тобой у Статуи Свободы!
Çocuğu vurduğu gece Tony'nin yanında biri daha varmış.
- Когда пацана изрешетили, Тони был не один.
Ajan Scully'nin yanında olan biri onu telsize çağırsın.
Я хочу, чтобы тот, кто с агентом Скалли, дал ей рацию.
Ajan Scully'nin yanında olan var mı?
Кто-нибудь... с агентом Скалли.
- Scully'nin yanında mısın?
- Вы со Скалли?
- Bay Soneji'nin yanında.
Она с мистером Сонеджи.
Acaba sen Yüzbaşı Corelli'nin yanında kendini nasıl hissedeceğini hayal etmeye başlamış olabilir misin?
Пелагея. ты должна вести себя достойно. с уважением к Мандрасу и его матери.
Git Bayan Melly'nin yanında dur.
Побудь с мисс Мелли.
başında söyledikleri... bir dua böyle başlardı. Cornwillelilerin 19 yy. Ama İngiltere'nin bu kanunsuz köşesinde, sahil güvenlik birimi kurulmadan önce... elde edecekleri ganimetler için kasıtlı olarak deniz kazalarına neden olan ve gemileri yanıltıp Cornwille'in korkunç kayalıklarına sürükleyen çeteler vardı.
Так гласила старая корнуоллская молитва в начала 19 века в том беззаконном районе Англии до появления Британской береговой охраны тогда там промышляли разбойники – контрабандисты, которые ради наживы специально планировали крушение кораблей, заманивая их на губительные рифы дикового корнуоллского берега.
Dorothy'nin domuzların yanında ne işi var?
- Знаете, Дороти упала прямо... - Не самое лучшее место для игр.
Onun yanında oturmak bile Yuri'nin anısına hakaret.
Бедняжка Юри! Я не хочу даже быть рядом с ним!
Leni'nin yanında konuşabilirsiniz.
У меня от Лени секретов нет.
- Öyle mi? Zengin tüccar Kamaswami'nin yanında.
У самого богатого купца в городе
Shelby'nin Tanrı'nın yanında olduğunu bilmeniz daha iyi hissetmenizi sağlar.
Мисс Мелин, вас должно утешить, что Шелби теперь в раю.
- L nin yanında.
- Рядом с "L".
- Haydi, bir daha göster. - H, L nin yanında değildir.
Давай, еще раз.
Robert'ın bu konseptiyle beraber, kendi kuşe kapaklı çizgi roman dergisi yapma ve gerçekten basılması Haigh Caddesi'nin vitrinlerinde görme şehrin dört bir yanında insanların onun hakkında konuştuğunu duyma başka sanatçıların da gelip bunun parçası olmayı istemeleri fantezisi gerçek olmuştu.
Начать с этой концепции Роберта, и мечты о комиксе... с глянцевой обложкой, который и правда напечатали... и увидеть его во всех витринах на Хайт стрит, по всему городу... слышать как люди о нем говорят... кончая другими художниками, которые начали приходить чтобы стать частью этого.
- Torski'nin yanında ki adam kim?
- Что за парень с Торски? - Тай Монкриф.
Onu Ticaret Kulesi'nin tepesinden aşağı attıkları zaman da muhtemelen yine yanında olacağız.
Прямо вместе с ним будем сброшены с вершины Башни Коммерции.
Benim kanımca, dostlarım Emily'nin sürekli yanında taşıdığı bu kutuya konulan bir karaciğer hapı.
Предполагаю, друзья мои, в капсулах, находящихся в этой коробочке, всегда бывшей под рукой у Эмили Арендел.
Tek bildiğim Emily'nin onun yanında olmadığını hissettiği. Uzun zamandır böyle hissediyor Grady.
¬ се что € знаю, это что Ёмили чувствовала себ € с тобой одинокой... и это продолжалось долгое врем €, √ рэди.
nın yanında 20
yanında 38
yanındayım 92
yanında kim var 24
yanındaki kim 31
yanında olacağım 35
yanında mı 21
nin yeri 71
nın yeri 16
nın yardımıyla 20
yanında 38
yanındayım 92
yanında kim var 24
yanındaki kim 31
yanında olacağım 35
yanında mı 21
nin yeri 71
nın yeri 16
nın yardımıyla 20