Normal değil traducir ruso
1,052 traducción paralela
- Bir kızı var, normal değil.
Имеет дочь. Не совсем нормальную. Как это "не совсем"?
Böyle uyuması normal değil!
Это ненормально, что она так спит!
Bu normal değil!
Это сумашествие!
Bu hiç de normal değil.
Полиция! Я пропала...
- Evet ama bu normal değil.
- Но что то не так.
Bezelyelerden bu kadar buhar çıkması normal değil, değil mi?
Невероятно, сколько пара идет от гороха, правда?
Ama bu durum normal değil.
Однако, я не уверен.
Neden normal değil?
Почему он не целует меня, почему?
Ama bu son derece normal değil mi?
Наверное, так и должно быть?
Klingon gemisi patladığından ve ikinci kaptan ışınlandığından beri, bazı tutum ve davranışlar... normal değil.
После того, как клингонское судно взорвалось и первый офицер клингонов телепортировался, поведение и взаимоотношения стали... ненормальными.
Ne bekliyorsun? - Bu normal değil...
- Чего ты ждешь
Davranışları normal değil.
Он не ведет себя как обычно.
Bilmem gerek. Bir açıklama yapmadan ayrılmak normal değil.
Я должен узнать почему она ушла ничего не сказав.
- Hayır, bu normal değil!
- Это - не нормально.
Oğlan hiç te normal değil.
Мальчик, не нормальный.
Oğlan hiç te normal değil.
Мальчик не нормален.
Burnumun ıslık çalması hiç normal değil.
На мой нос это не похоже, я имею в виду свист.
Bu normal değil.
Это аномалия.
- Bu normal değil. - "Normal değil" de ne demek?
- Что значит "не нормально"?
Amcamın gittiği adam sadece silah yapan normal biri değil eski bir zanaatkarmış.
Мастер, к которому пришел дядя Ред, был больше, чем просто мастер. Он был, как сказал дядя Ред, мастером.
Bu normal yoklama değil.
Это не обычная перекличка...
Bu normal bir kabus değil.
Тут не просто кошмар.
Senin yaşında normal sayılır, değil mi?
В твоем возрасте тебе ведь можно?
Bu gözlükleri çıkardığımda normal bir insan gibi görünüyor, değil mi?
Я снимаю очки, и она выглядит как человек.
Bu normal bir şey, değil mi?
Кормит. И что? Это нормально.
Bu hiç normal değil!
Это нормально!
Kesinlikle normal! - Değil! - Tamamen normal.
Это нормально!
Bu onun normal davranışı değil.
Да, он плохо воспринимает окружающее. У него не всё в порядке с головой, но он не всегда такой.
Bu hiç normal değil.
Это ненормально.
Bir normal harç ve bir de su geçirmez harç var, değil mi?
Да, но бывает раствор и бывает водостойкий раствор, не так ли?
Hayır, hayır, mon ami. Normal bir laf değil.
Нет, нет, нет, мой друг, это была неестественная реакция.
Hepimiz mantıklı, normal ve aklı başında insanlarız, öyle değil mi?
Мы все разумные, нормальные, рациональные люди, верно?
Normal değil, Jonathan'ın tarzı değil bu!
Это не него не похоже.
Kan analizi normal görünüyor, ama değil de.
Анализы в порядке, но что-то не то.
Normal değil. Feribotun garajındaydı.
Не как обычные.
Lütfen sunu ayi baligi gibi degil de normal bir insan evladi gibi yer misin?
Ты не мог бы есть как человек, а не как морской лев? - Ммм.
İngilizceyi normal anlıyorsunuz, değil mi?
Вы хорошо понимаете по-английски?
- Bu hiç normal bir bakış açısı değil.
- Это полное безумие. - Он мысленно раздевает тебя.
- Normal falan değil.
- Это не его обычный взгляд.
Tornavida gibi. Yıldız tornavida gibi değil, normal tornavida gibi.
Крестообразную, не плоскую.
Ama önümüzdeki birkaç gün boyunca normal çalışmamı sağlayacak, değil mi?
Но он бы позволил мне нормально работать в следующие несколько дней?
Kusura bakma, ama bu normal değil.
Опять то же самое!
Normal sakız, değil mi?
Жвачка, да?
Normal yükümle sekiz çuvalla başedebilmem mümkün değil.
Невозможно разнести еще 8. Моя обычная норма - один мешок.
Bu normal bir durum değil.
Это - необычное дело.
Sorun bu işte. Normal. Yakışıklı değil.
Нормальный, а им нужны красавцы, как ты.
- Size pusu kuracak olan gemiler Dünya Kuvvetleri'nün normal gemileri değil, ileri düzey destroyerler.
- Корабли, готовящие вам засаду не обычные крейсеры, а разрушители продвинутой модели.
Bunlar normal telepatlar değil.
Это не совсем обычные телепаты.
Eğer dondurma yeseydim, Ve böyle birşey söylemedim... Normal insanlar gibi kaseye koyarım, Masanın üzerinde... Beni kaybetmekle suçladığın önemli bir çekin üzerinde değil.
Если я ем мороженое, я не говорю, что я... кладу его в вазочку, как человек, не на столе... где к этому прилипает важный чек, за что кто-то обвиняет меня в потере.
Evet, fakat pek normal bir güçsüzlük değil- - yani ben- -
- Да, это не совсем обморок.
- Hayir, normal ot degil.
- Это не просто обычная травка.
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi canım 39
değil mi dostum 28
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil misin 154
değil mi çocuklar 56
değil mi ya 25
değil mi efendim 66
değilsiniz 26
değil mi canım 39
değil mi dostum 28
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil misin 154
değil mi çocuklar 56
değil mi ya 25
değil mi efendim 66