Are you back traduction Turc
7,463 traduction parallèle
Now, I don't know who the hell you are, but you've got five Mississippi to get our money back. I didn't take your money.
Kimin nesisin bilmiyorum ama paramızı geri vermek için 5 saniyen var.
Why are you holding back? You either like him, or you don't.
Ya hoşlanıyorsundur ya da hoşlanmıyor.
You are my two all-time best friends, and you brought me back from the brink, so I can't choose sides.
Sizden kral arkadaşım yok. Beni uçuruma yuvarlanmaktan kurtardınız. Taraf tutamam.
The next time you two are getting so excited about this genius plan, I want you to take a step back, take off the mom goggles, and take another look,'cause I think you're gonna be really surprised at what you see.
Gelecek sefer bu dahi plan için çok heyecanlandığınız vakit bir adım geri atmak, anne gözlüklerini çıkarıp başka bir gözle bakmanı istiyorum çünkü bence gördüğün şey gerçekten sürpriz olacak.
We are always pulling back a strange new layer on you, aren't we?
Senin hakkında sürekli tuhaf bir şeyler öğreneceğiz, değil mi?
Are you gonna come back to the party with me?
Benimle gelecek misin?
I think what we'll do is we'll send you the list, and then if there are any red flags, you can send those back to us, and... and we'll adjust accordingly.
Listeyi sana göndeririz sen de uygun olmayanları bize söylersin ona göre ayarlarız.
What are you talking about? You made up a story about your sick mom so that I would let you back in.
Hasta annen hakkında bir hikaye uydurdun böylece geri girmene izin verdim.
- Okay. So are we talking about steam room jerk-offs, or do you want to go back downstairs to the fifth floor and join the KKK butt orgy?
Saunada yapacağın otuzbirden mi bahsedelim yoksa beşinci kata inip seks partisine mi katılmak istersin?
I got it from Jared. What are you guys doing back here?
Napıyorsunuz burada?
You are headed down a road that you will not be able to come back from.
Bir yoldan aşağı doğru yöneliyorsun ki, oradan dönmem mümkün olamayacak.
You are headed down a road that you will not be able to come back from.
Dönüşü olmayan bir yola girdiniz.
Are you gonna back me up on this?
Bu konuda da benim arkamda olacak mısın?
Are you thinking that I would just end up melting by the time I get back to my original form?
- Zamanla eriyip eski formuma dönerim diye mi düşünüyorsun?
If this is a trap to get us back where you want us, your people are gonna ie tonight.
Bizi istediğin yere çekmek için bir tuzaksa bu arkadaşların bu gece ölecek demektir.
Either you come back with me or you stay here and you die with your friends. Those are your choices.
Ya benimle gelirsin ya da kalıp arkadaşlarınla ölürsün.
Now, your parents are gonna take you down the mountain, back to your house.
Şimdi annen baban sizi dağdan indirecek, evinize götürecek.
John, you are desperately needed back at the Knick.
John, Knick'te sana çok ihtiyaç var.
If you truly are Bajrang Bali's devotee, then do come back.
Eğer gerçekten Bajrang Bali'nin müridiysen, geri döneceksin.
Are you prepared to not come back in such company?
Bu gibi şirkete dönmemeye hazırlanmış mı?
If you are Tyrion Lannister, why shouldn't I kill you to pay your family back for what it did to mine?
Madem Tyrion Lannister'sın, neden ailenin benim aileme yaptıklarına karşılık olarak seni öldürmeyeyim?
Kermit, what are you doing back there?
Kermit, ne yapıyorsun orada?
You want to get him back? What are you... what are you talking about?
- Neden bahsediyorsun sen?
Are you guys on board? I want to go back to the way things were.
Benimle hemfikirseniz, her şeyin eski hâline dönmesini istiyorum.
- Are you two getting back together?
- Hayır.
We need you to go back into Brandt's memory and find out where those other two bombs are.
Brandt'in anılarına inip diğer iki bombanın yerini öğrenmek için sen lazımsın.
Are you in new york? Well, when are you coming back?
Ne zaman döneceksin?
Mother, i want you to be the first to know that Wade and i are back together.
Anne, Wade'le tekrar beraber olduğumuzu ilk sana söylüyoruz.
Of course, because I'm back here cooking, I cannot hear a word you are saying, my dearest one.
Elbette çünkü burada yemek hazırlarken söylediğin hiçbir şeyi duymuyorum hayatım.
As you probably already know, Blaine and I are leaving for New York in a few days, but before we leave, we wanted to thank you for getting us back together.
Çoktan bildiğin gibi Blaine ve ben bir kaç güne New York'a gideceğiz ama gitmeden önce bizi bir araya getirdiğin için sana teşekkür etmek istedik.
Well, let's hope you come back as the fucking cockroach you really are.
Umalım da gerçekte olduğun gibi sikik bir hamamböceği olarak geri gel.
How are you gentlemen doing back there? Just fine.
- Arkada ne durumdasınız, beyler?
Either way, good luck. Are you coming back Elroy?
- Geri dönecek misin Elroy?
Are you coming back?
- Geri dönecek misin? Evet.
So you guys are back together?
Yeniden bir araya mı geldiniz yani?
Glad you and Kevin are back together.
Kev ile bir araya gelmenize sevindim.
Who loves you back for who you are.
Sevdiğin ve seni sen olduğun için seven birini.
Since when are you back to working for Skinny Mike?
Skinny Mike'ın yanına ne zaman geri döndün?
So, are you, uh, going back to Arizona, or are you moving to Modesto?
Peki, Arizona'ya mı dönüyorsunuz, yoksa Modesto'ya mı taşınıyorsunuz?
You and Nicki are never, ever, ever getting back together.
Nicki'yle sen asla kat'a bir araya gelemeyeceksiniz.
- ( Laughter ) - Because I'll tell you, you should go back to whatever store you bought them at and tell them Sthat you are a police officer in a position of authority that is very hard to maintain in a felonious pair of ball-huggers.
Çünkü diyorum ki nereden aldıysan geri gidip erkekler için olanı alıp onlara canice bir taş taş sarıcı giymişken koruması çok zor yetkideki bir polis olduğunu söyle.
When are you going to come back?
Ne zaman geri döneceksin?
What are you doing? You might want to stand back.
- Arkada durmak isteyebilirsin.
Hey, Dr. Hart! Why are you two standing way back there?
Neden öyle arkalarda duruyorsunuz bakayım?
You are such a cold, heartless son of a bitch. And this isn't about your parents, so back them into whatever corner you want, but when they refuse to admit what they did, you are not going to trial.
Bu senin ailenle ilgili değil, o yüzden onları istediğin köşeye sıkıştır ama yaptıkları şeyi itiraf etmeyi reddettiklerinde bu işi mahkemeye taşıyamazsın.
Yo, think you can lay off on the water pipe and the porn until Mom and Dad lowas are back on the interstate?
Ebeveynlerinizin gelene kadar Kamşınızın üstüne yatıp bong içip porno izleyebileyeceğinizi hiç düşünmeyin bile. Hey, yavşaklar. Olur mu?
You're not gonna get back up there again, are you? No.
Oraya tekrar çıkmayacaksın değil mi?
Arnold, are you not saying it back?
Arnold, sen de bana söylemeyecek misin?
- Are you coming back?
- Geri gelecek misin?
You and I are gonna go back to the house.
Eve geri döneceğiz.
For now, you have five minutes, and then we're going back out there, and we are continuing this presentation like the polished and professional researchers that we are.
Şimdilik, beş dakikan var. Sonra oraya... Oraya döneceğiz kibar ve profesyonel araştırmacılar gibi sunumumuzu yapmaya devam edeceğiz.
are you okay 10556
are you all right 6257
are you 9496
are you done 359
are you sure 6189
are you cold 191
are you fucking serious 72
are you kidding me 3423
are you married 428
are you ok 2809
are you all right 6257
are you 9496
are you done 359
are you sure 6189
are you cold 191
are you fucking serious 72
are you kidding me 3423
are you married 428
are you ok 2809
are you there 1616
are you crazy 2783
are you serious 3114
are you free tonight 40
are you ready 1883
are you mad at me 175
are you listening 493
are you listening to me 401
are you nuts 615
are you mad 557
are you crazy 2783
are you serious 3114
are you free tonight 40
are you ready 1883
are you mad at me 175
are you listening 493
are you listening to me 401
are you nuts 615
are you mad 557