Could you excuse us traduction Turc
220 traduction parallèle
Could you excuse us for just a moment?
Sadece bir an için bizi bağışlayın. Dr Mosby?
Could you excuse us?
Müsaade eder misiniz?
Miss, could you excuse us for a second?
Bayan, bize bir saniye müsaade eder misin?
Officers, could you excuse us for a few moments?
Beyler, bizi bir süreliğine yalnız bırakır mısınız?
Could you excuse us for a minute, please?
Bize bir dakika tanır mısın lütfen?
- Could you excuse us?
- İzin verir misin?
Hi, could you excuse us for just a minute?
Selam, bize müsade edebilir misin ; sadece bir dakikalığına
Bonnie, could you excuse us for a minute, sweetheart?
Bonnie, bir dakikalığına bize izin verir misin, tatlım?
Jeanne, could you excuse us, please?
Jeanne, bize biraz izin verir misin?
- Could you excuse us, please?
Tamam. Jeanne bize bir dakika izin verir misin?
Could you excuse us for a couple of minutes?
Bize bir dakika izin verir misiniz?
Could you excuse us?
İzin verir misiniz?
Tina, could you excuse us for just one second?
Tina, bize bir saniye izin verir misin?
Could you excuse us, please?
Bize izin verir misin, lütfen?
Daphne, could you excuse us for a moment?
Daphne, bize biraz izin verebilir misin? Elbette.
Jerry, could you excuse us for a few minutes, please?
Jerry, bize biraz izin verir misin lütfen?
Could you excuse us?
Bize izin verir misiniz?
Could you excuse us, Kit?
Bize müsaade eder misin Kit?
Could you excuse us for a second?
- Bize biraz müsaade edebilir misin, Shirley? - Bu arada, bu ofis çok büyükmüş.
Uh, Diane, could you excuse us for a minute?
Uh, Diane, bize bir dakika izin verebilir misin?
Could you excuse us for a second?
Ne var? Bize biraz müsaade eder misin, Ally?
Could you excuse us for a minute, Elaine?
Bize biraz müsaade eder misin, Elaine?
Could you excuse us for one second?
Oren, bize bir dakika izin verir misin? Evet.
Could you excuse us for a minute?
Biraz izin verir misiniz?
Please, could you excuse us one moment?
Bize bir dakika izin verir misiniz?
- Could you excuse us? - Why?
Özür dilerim, çıkar mısın?
Monica, could you excuse us for a second?
Monica, bize bir saniye izin verir misin?
- Could you excuse us for a minute, please?
- Biraz izin verir misiniz?
- Could you excuse us for a moment?
- Bize biraz izin verir misiniz? - Elbette.
Meghan, could you excuse us? You know what?
- Meghan, bize müsaade eder misin?
Excuse me, but these young men I'm sitting with... wondered if two of us could come over and join you.
Affedersiniz, ama yanımdaki genç adamlar gelip bize katılır mısınız diye merak ediyor.
Could you give us... Excuse us for a minute, please?
Bize biraz, biraz müsade eder misiniz, lütfen?
Excuse us, do you think we could go inside and get our...
İzninizle... içeri girip üstümüzü değiştirmek...
Could you folks excuse us for just a minute?
Bize bir dakika izin verir misiniz çocuklar?
[willie] excuse me, sir, could you tell us who gave you our name?
-... acaba bize kimin bizim hakkımızda böyle birşey dediğini söyler misiniz?
Excuse me... could you tell us how to get to...
Pardon.
Excuse me, I wonder if you could help us.
Afedersiniz, bize yardım edebilir misiniz?
Look, miss, could you just excuse us for a minute here, all right?
Bayan, bize biraz izin verebilir misiniz?
Could you excuse us?
Müsaade.
Could you please excuse us?
Bize izin verir misiniz lütfen?
Second of all, honey... Could you just excuse us for one second?
İkinci olarak, tatlım, bize bir dakika izin verebilir misiniz?
Could you guys excuse us for a few minutes?
- Ama gücün var. Bize birkaç dakika izin verir misiniz?
If you'd excuse us, we could use a moment alone.
İzin verirseniz, biraz yalnız kalmak istiyoruz.
Could you guys excuse us just for a moment?
Beyler, bize bir dakika müsade eder misiniz?
Um, Mr. Brackett, could you, like, excuse us?
Bay Brackett, bize izin verir misiniz?
- Could you excuse us, please?
Bize müsaade eder misin, lütfen?
Could you guys excuse us for a second?
Beyler bir dakika izin verir misiniz?
Could you excuse us, please?
Avukatın olarak, sana şu yasal tavsiyeyi vermeme izin ver. Halk önünde itirafın Mary Jane'e faydası olmaz.
Excuse me, sir? We were just wondering if you could inform us...
Affedersiniz bayım, acaba bize bilgi...
Excuse me everyone... Could you come and help us?
Affedersiniz millet... gelip bize | yardım edebilir misiniz?
Excuse me chosen boy I don't suppose you could smell us out an easier route?
Affedersin, seçilmiş çocuk. Bize daha kolay bir rota koklayamaz mıydın?
could you give me a hand 26
could you say that again 20
could you repeat that 46
could you do it 21
could you do me a favor 94
could you please 43
could you tell me 38
could you do me a favour 26
could you 1023
could you excuse me 18
could you say that again 20
could you repeat that 46
could you do it 21
could you do me a favor 94
could you please 43
could you tell me 38
could you do me a favour 26
could you 1023
could you excuse me 18