Couple of hours traduction Turc
2,591 traduction parallèle
It's just, I get off in a couple of hours, and there is a bar down the street, and a great band is playing tonight, and really good beer.
Benim, biraz boş vaktim var, şu sokağın sonunda bir bar var, ve harika müzik yapıyorlar, ayrıca biraları da çok iyi.
He's got a little bit of a stench coming off of him, so he's been dead for a couple of hours.
Üzerinden gelen pis kokular bir şey söylüyor, adam ölü. Birkaç saat olmuş öleli.
He was gone a couple of hours.
Birkaç saatliğine dışarı çıkmıştı.
She should be here in a couple of hours.
Bu gece geliyor, birkaç saat içinde burada olur.
She been gone a couple of hours, but that's long enough.
Bir kaç saatliğine çıkmıştı, ama biraz fazla sürdü.
She been gone a couple of hours but that's long enough.
Bir kaç saatliğine çıkmıştı, ama biraz fazla sürdü.
We have a couple of hours of daylight. How about you and I get to know our state capital?
Şimdi geceye birkaç saatimiz var.
A couple of hours.
Bir kaç saat.
Can I get you on this number in a couple of hours?
Birkaç saat sonra bu numaradan arayayım mı?
Look, my shift starts in a couple of hours.
Bak, birkaç saat sonra mesaim başlayacak.
Plane's only gonna be on the ground long enough to load... couple of hours, tops.
Uçak sadece yakıt ikmali yapmak için karada kalacak... en fazla birkaç saat.
Okay, I'll see you in a couple of hours.
Birkaç saat sonra görüşürüz.
I'll be back in a couple of hours.
Birkaç saat içinde geleceğim.
Maybe it'll come back to you in a couple of hours.
Bir kaç saat sonra kendine gelirsin.
Can't you just play along for a couple of hours?
- Biraz öyleymiş gibi davranamaz mısın?
Tell you what, mate, if she's clean I'll give you 50 for a couple of hours with her.
Bak sana ne diyeyim, ahbap eğer kız temizse, onunla iki saat için sana 50 veririm.
So the country will have to struggle on without pornography and Minesweeper for a couple of hours.
Demek ki ülke bir iki saatliğine pornografi ve Mayın tarlası oyunu olmadan idare etmek zorunda kalacak.
You've only been here a couple of hours!
Sadece bir kaç saattir buradasın.
Over the next couple of hours, keep in mind, you are, in fact, a team.
Önümüzdeki birkaç saat boyunca sizin bir takım olduğunuz gerçeğini aklınızdan çıkartmayın.
It's only been a couple of hours since you called.
- Şimdiden mi? arayalı bir kaç saat oldu daha.
Why don't you get a couple of hours of sleep.
- Siz birkaç saat dinlenin.
It's like a couple of hours.
Bu birkaç saat sürer.
I'll pick you up in, what, a couple of hours?
O hâlde birkaç saat sonra falan alırım seni.
He went in a couple of hours ago.
Birkaç saat önce içeri girdi.
Oh hey Henry, I am going to need to borrow you for a couple of hours this morning - off campus meeting.
Oh selam Henry, Bu sabah birkaç saatliğini bana lazımsın. - Kampüs dışında bir toplantı var.
We still have to sit on this thing for a little while to make sure nobody shows up--couple of hours.
Yine de birkaç saat daha burada bekleyip kimsenin gelmediğinden emin olmamız gerekiyor. Bu çok aptalca.
But we usually play for a couple of hours.
Biz genelde bir kaç saat oynarız.
I'll be back in a couple of hours.
İki saat sonra dönerim.
Now, unfortunately, we can't fly straight to normandy, but the layover in London's only a couple of hours. What are you talking about?
Ne yazık ki, Normandiya'ya direk uçak kalkmıyor ama Londra üzerinden aktarmalı olarak 1-2 saate orada oluruz.
Yet tornadoes on Earth only last maybe a few tens of minutes or at most a couple of hours, whereas Jupiter's Great Red Spot's been going strong for at least 400 years, and it's three times the size of Earth.
Ve yeryüzündeki tornadolarda Sadece, onlarca dakika ya da en fazla birkaç saat sürerler, Ancak Jüpiter'in dev kırmızı lekesi aynı güçle en az
In a couple of hours we'll be gone.
Bir kaç saat içinde gitmiş olacağız.
Still a couple of hours before closing.
Kapanmadan önce hala bir kaç saatimiz var.
We're gonna keep watching you, but your arm should come back to normal in a couple of hours.
Seni gözlemeye devam edeceğiz ama birkaç saat içinde kolun normale dönmüş olur.
You'll be safe for a couple of hours.
- Çabuk ol!
A couple of hours?
Güven bana.
- I picked up a bilateral oophorectomy, but I don't start cutting for another couple of hours.
Derek restorantta tek başına. kendi başına baypas yaptığını duydum.
In a couple of hours, a lot of people will be coming in for you to attend to.
Birkaç saat içinde, ilgilenmeniz gereken bir sürü insan gelecek.
A couple of hours.
Bir kaç saat kadar.
Not for a couple of hours, why?
İki saattir almadım, neden?
There was a boat leaving for Europe in a couple of hours.
Bir kaç saat içinde Avrupa'ya hareket edecek bir gemi vardı.
He lasted for a couple of hours, but he didn't make it.
Son birkaç saati kalmıştı, ancak onu da başaramadı.
And it's that thing that's like, you know you're there for a couple of hours.
Yani, birkaç saattir buradayım.
Downstairs, after only a couple of hours in their company, I was already hoping the Commander, the Bombardier and the Admiral - would get sent to Afghanistan.
Alt katta, sadece birkaç saatlik sohbetin ardından daha şimdiden Komutan'ın, Bombacı'nın ve Amiral'in, Afganistan'a yollanmasını diliyordum.
Right, we'll only be a couple of hours, try not to break anything.
Pekala, sadece birkaç saat burada olmayacağız, bir şeyleri kırmamaya çalış.
He- - he was in the e.R. A couple of hours ago
Şey.. o, birkaç saat önce acil servisteydi.
I'll be about a couple of hours, right?
Birkaç saat içinde oradayım tamam mı?
We'll see you in a couple of hours, okay?
Birkaç saat içinde görüşürüz, tamam?
We just have a couple of hours before the mall closes, so relax...
Bir kaç saat sonra alışveriş merkezi kapanacak o yüzden rahatla..
Well, it got stuck in customs for a couple of hours, But I think it's gonna be all right.
Gümrükte birkaç saat kaldı ama bence gayet güzeldir.
If you need a couple hours each week because of the kid, the illegitimate one... that can probably be arranged.
Eğer yasa dışı kızın için haftada birkaç saate ihtiyacın varsa muhtemelen ayarlanabilir.
Not for another couple of hours.
Birkaç saatim daha var.
couple of days 59
couple of years 16
couple of weeks 37
couple of minutes 19
couple of things 17
couple of years ago 23
couple of months 23
couple of times 17
couple of weeks ago 18
couple of months ago 23
couple of years 16
couple of weeks 37
couple of minutes 19
couple of things 17
couple of years ago 23
couple of months 23
couple of times 17
couple of weeks ago 18
couple of months ago 23
hours 6338
hours ago 400
hours left 40
hours later 138
hours earlier 17
hours from now 39
hours to go 16
hours straight 73
hours a week 59
hours now 24
hours ago 400
hours left 40
hours later 138
hours earlier 17
hours from now 39
hours to go 16
hours straight 73
hours a week 59
hours now 24
hours away 26
hours of community service 33
hours a day 443
hours and 143
hours or so 21
couple 44
couples 38
couple days 23
couple hours 40
couple times 19
hours of community service 33
hours a day 443
hours and 143
hours or so 21
couple 44
couples 38
couple days 23
couple hours 40
couple times 19