Destructed traduction Turc
36 traduction parallèle
Auxiliary transmitters check out, Flight Control. She hasn't destructed herself.
Vericiler uçuş kontrolünü gerçekleştiriyor.
Feel like to shut myself off from people and not be destructed.
Kendimi insanlardan soyutlayıp yok etmeyeceğim.
But they self-destructed.
Kendi kendilerini yok ettiler.
Uh,... oh ya, Storage Area 9 self-destructed last week and destroyed the ship's entire supply of toilet paper.
9 nolu ambar sahası, geçen hafta kendiliğinden infilak etti neticede, tuvalet kağıdı stokumuz kalmadı.
He was running behind Muskie, before Muskie self-destructed.
Muskie kendi kendini yok edene kadar Nixon onu geriden takip ediyordu.
If he self-destructed.
Eğer kendi kendini yok ettiyse.
"Now, there is a school that self-destructed, " not because society didn't care but because the school was society! "
"Şimdi, kendini yok etmiş bir okul var toplumun önemsemediğinden değil okulun toplum olmasından."
The school hasn't self destructed yet.
Okul henüz kendini imha etmedi.
My terminal just self-destructed.
Birimim az önce kendini imha etti.
I believe that society would have self-destructed if it weren't for the Reformation.
Reformasyon olmasaydı, bu toplumun kendi kendisini yok etmesi an meselesi olurdu.
I learned that the hard way when his program almost self-destructed.
Ki o zaman kötü bir şekilde programının hemen hemen kendini yok edeceğini öğrendim.
They self - destructed.
- Kendilerini yokettiler.
We're guessing they were linked to their leader when he self-destructed.
Tahminimizce kendi kendini yokettiği sırada liderleriyle temastaydılar.
11 ships have self-destructed in the last three hours.
üç saat içinde 11 gemi kendisini yok etti.
Missiles self-destructed at 1 7,000 metres.
Füzeler 17,000 metrede kendilerini yok ettiler.
If you hadn't self-destructed.
Kendi kendini tüketmeseydin.
looks to me like mr. luthor's miracle weapon just self-destructed.
Bana göre Bay Luthor'un mucize silahı kendi kendini yok etti.
The dart sent a transmission into space and self-destructed before we got to it.
Dart uzayın derinliklerine bir iletişim sinyali yolladı... ve biz ona ulaşamadan kendi kendini yok etti.
As soon as we had a clean shot, it self-destructed.
Temiz atış için hazırken kendi kendini yok etti.
The dart sent a transmission deep into space, and then it self-destructed before we could get to it.
Dart uzayın derinliğine bir iletişim sinyali yolladı... sonra biz ona ulaşana kadar, kendi kendini yok etti.
The second it was done, it self-destructed.
İşini bitirdiği anda, kendi kendini yok etti.
And they have all but self-destructed here tonight.
Ve bu akşam kendi kendilerini mahvettiler.
Must have self-destructed.
Kendi kendini yok etmiş olmalı.
- JD, you're not that self-destructed.
- J.D., kendine o kadar da çok zarar vermiyorsun.
Were you able to pull anything off the phone before it self-destructed?
Bilgisayar kendini yok etmeden önce telefonu kapatamaz mıydınız?
Moneypenny hasn't self-destructed, but it's just a matter of time.
- Hooker kendini yok etmedi. Ama eli kulağındadır.
Wow. That just really self-destructed, did it not?
Resmen kendini yok etti, değil mi?
What no one knows is that the satellite broadcasted a seven-second communications burst... a message into deep space... and self-destructed.
Çoğunuz olayı örtmek için medyaya verdiğimiz hikayeyi görmüşsünüzdür. Fakat kimse uydunun 7 saniyelik bir iletişimde bulunduğunu bilmiyor uzayın derinliklerine bir mesaj gönderdi ve kendi kendini imha etti.
If that pulse destructed them with a magnetic field..
O darbe, manyetik bir alan yayarak onları mahvettiğine göre...
It self-destructed.
Kendi kendine kapandı.
While he may have self-destructed, there is absolutely no way for me to prove it.
kendini de öldürmüş olabilir, ama kanıtlamamın kesin bir yolu yok.
The door self-destructed after it blasted us out.
Kapı bizi püskürttükten sonra kendini imha etmiş.
They self-destructed.
Onlar kendilerini yok ettiler.
It's as if you had a gun... Used it in a murder, and then the gun self-destructed.
Eğer silahın varsa... cinayette kullanırsan, ve sonra silah kendisini yok etmiş gibi
About five years back, he self-destructed... drinking, drugs...
Yaklaşık 5 yıl önce içki ve uyuşturucu yüzünden kendini bitirdi.
- Self-destructed the grav-shields.
- Yer çekimi kalkanları kendini yok etti.
destruction 111
destroy 130
destroyer 23
destroyed 125
destroy me 25
destroy it 102
destructive 98
destruct in 17
destroy them 47
destruct 155
destroy 130
destroyer 23
destroyed 125
destroy me 25
destroy it 102
destructive 98
destruct in 17
destroy them 47
destruct 155