Echoing voice traduction Turc
52 traduction parallèle
| | [echoing voice] You need to sleep.
Uyuman gerek.
When did you realise? ECHOING VOICE :'That's a tardis, that's a tardis, that's a tardis...
Bu Tardis, Tardis, Tardis...
ECHOING VOICE : Swear. Ah, ha, boy!
Yemin edin!
ECHOING VOICE : Swear!
Yemin edin!
Never to speak of this that you have heard. Swear by my sword. ECHOING VOICE :
Ne duyduğunuzu kimseye söylemek yok yemin edin kılıcımın üstüne.
LOUD ECHOING VOICE : Swear!
Yemin edin!
ECHOING VOICE For meaning to fly from one person to another, the words have to travel deep into your body.
Bir anlamda bir insandan bir başka insana havalanmak için sözcukler vücudunuzun derinliklerine seyahat etmelidir.
If a sound is too loud... ECHOING VOICE .. a muscle pulls the stirrup away from the most sensitive parts.
Eğer ses çok yüksek olursa..... bir kasımız üzengiyi en hassas noktalardan uzaklaştırır.
( Echoing voice ) 28, Stephen.
28, Stephen.
( Echoing voice ) 29, Jesus.
29, Jesus.
( Echoing voice ) Dom... Oog! [Groaning]
Dom... 30.
( Echoing voice ) 31, Maria.
31, Maria.
( Echoing voice ) 32, Valentine.
32, Valentine.
( Echoing voice ) 34.
34.
[whoosh ] [ echoing voice] so...
Bu harika
[Voice Echoing On Speaker] Testing.
Test. Bir, iki, üç.
[Voice Echoing On Speaker] Ladies and gentlemen... the captain has just turned on the "no smoking" and "fasten your seat belt" sign for taxiing and take-off.
Bayanlar baylar kaptanınız konuşuyor. Sigaralarınızı söndürün ve kalkış için kemerlerinizi bağlayın.
ECHOING MALE VOICE : Visitor!
Ziyaretçi!
[Aunt Sponge, Voice Echoing] Come along, children.
Acele edin çocuklar.
[Swami's voice echoing] Try to visualize your goal.
Ooh. Ooh. Ooh.
Her voice is still echoing in my head.
Sesi hâlâ kafamda yankılanıyor.
I open up my mailbox every day, hoping to get a child support check from this deadbeat, but all I get is my own voice echoing back at me.
Bu pinti heriften nafaka gelir umuduyla... açıyorum posta kutumu her gün. Ama elime yalnızca sesimin boş kutudaki yankısı geçiyor.
[Woman's Voice Echoing]
Bu gayet iyi.
- [Terri Laughs ] - [ Voice Echoing] Can you hear me?
Beni duyuyor musun?
( voice echoing )
Bu kim?
I keep hearing that voice echoing in my head.
Hep aynı sesi duyuyorum. Kafamın içinde yankılanıyor sürekli.
[Dante's voice, echoing ] I just delete them. As soon as I get them, poof, gone. [ Echoing continues]
Alır almaz sadece silerim.
"Voice of the heart is echoing."
Söylüyor kalbim
( voice echoing ) don't be frightened.
Korkmayınız.
( AUTOMATED MALE VOICE ECHOING )... in your future... can we do that again?
Bir daha binebilir miyiz?
[Voice echoing]
Yanlışlıkla ailem beni arabanın üstünde unutuyorlar. Bir şey tarafından takip ediliyorum...
[Man's voice, echoing] Hey, buddy, you okay?
Hey dostum, iyi misin?
- [echoing recorded voice] KOWALSKI, OPTIONS...
Kowalski, seçenekler...
( Ezra's voice echoing ) You can't because you don't know.
Edemezsin, çünkü bilmiyorsun.
( Voice echoing ) This business is my namesake. It is the family jewel.
Bu iş soyadımın anlamı ailemin cevheri.
( VOICE ECHOING ) And religious leaders are asking if you think it's the Apocalypse or just, you know, dirty water.
Dini liderler "Bu kıyamet belirtisi olabilir mi" diye soruyor.
( voice echoing ) Carrie?
Carrie?
♪ My father's voice keeps echoing in my dreams. ♪
Rüyalarımda sesi yankılanıyor babamın
( voice echoing ) Hulk : Jen!
Jen!
I often feel as if I'm standing on one side of a wide chasm, shouting across, and wondering if the response I hear comes from you, or if it is my own voice echoing back to me.
Çoğu zaman bir uçurumun... bir tarafındaymışım gibi hissediyorum... ve diğer tarafa bağırıyorum... ve gelen cevabın senden mi,... yoksa sesimin yankısından mı... olduğunu merak ediyorum.
Woman's voice ( echoing ) :
Yapmalısın.
Now, the first thing you're gonna do is [voice echoing] you're gonna write a speech.
Şimdi, yapacağın ilk iş bir konuşma yazmak olacak.
~ VOICE ECHOING : ~'Ralphie-sah!
Ralphie-sah!
Samuel Moore was mooning over Emily again, not paying any attention... [voice echoing ] And so I asked him to come to the front of the class to do some... [ shouts]
Samuel Moore yine dalmış Emily'i düşünüyordu, dikkatini vermiyordu... Ben de sınıfın önüne gelip direndi ama ben üsteledim.
[car beeping] ( man's voice echoing ) God provides.
Tanrı imkan tanır, Sen sadece
[voice echoing] The great...
Büyük...
Who has raised his voice in support of our RAW Agents. And his voice is echoing all over the country.
RAW ajanlarının vatan haini olmaktan çıkarılması tüm ülkede büyük yankı uyandırdı.
( VOICE ECHOING ) You're a monster.
Sen bir canavarsın.
voice 254
voices 86
voicemail 54
voice breaking 417
voiceover 55
voice mail 36
voice breaks 98
voice echoing 29
echoing 179
voices 86
voicemail 54
voice breaking 417
voiceover 55
voice mail 36
voice breaks 98
voice echoing 29
echoing 179