Excuse the interruption traduction Turc
34 traduction parallèle
Excuse the interruption, please.
Böldüğüm için affedin lütfen.
Hurry UP - ( IN GERMAN ) Excuse the interruption, Field Marshall, but...
Acele et Böldüğüm için afedersiniz Mareşal, ama...
Please excuse the interruption.
Kesintiden dolayı özür dileriz.
Excuse the interruption, but this is worth it.
Böldüğüm için üzgünüm, ama buna değebilir.
Excuse the interruption, Mr. Keeley.
Kesintiyi mazur görün, Bay Keeley.
Excuse the interruption, Commander.
Kesinti için üzgünüm, komutan.
Excuse the interruption.
Böldüğüm için üzgünüm.
Excuse the interruption, but will somebody tell me where my mother is?
Affedersiniz ama birileri bana annemin nerede olduğunu söyleyebilir mi acaba?
Excuse the interruption, sir.
Böldüğüm için özür dilerim efendim.
Excuse the interruption.
Rahatsız ettiğim için bağışlayın.
Excuse the interruption, Celso, but this junk...
Kusura bakma, böldüm, saçma sapan şeyler...
Excuse the interruption, sorceress, but without Xora's reports, Zero would like to know if you'd wish him to pick up the trail.
Böldüğüm için bağışlayın, Sahirem, ama Xora'nın raporları olmadan, Sıfır takip için kendisini görevlendirip görevlendirmeyeceğinizi soruyor.
Madam president, excuse the interruption.
Bayan Başkan, böldüğüm için özür dilerim.
Excuse the interruption.
Rahatsız ettiğim için kusura bakmayın.
Madam President, excuse the interruption.
Sayın Başkan, böldüğüm için üzgünüm.
Excuse the interruption, but I was asked to bring Richard his lunch.
Böldüğüm için özür dilerim ama Richard'ın yemeğini getirmem istendi.
Excuse the interruption, sir, but it is time to depart.
Böldüğüm için bağışlayın komutanım, fakat gitme vakti.
Excuse the interruption.
Böldüğüm için pardon.
Excuse the interruption.
Böldüğüm için kusura bakmayın.
Uh, excuse the interruption, Padmé.
Uh, böldüğüm için üzgünüm. Padmé, başlayalım mı?
- Excuse the interruption, Mr Strange.
Böldüğüm için kusura bakmayın Bay Strange.
Mr. President, excuse the interruption.
Sayın Başkan, böldüğüm için kusura bakmayın.
Excuse the interruption... but seems we have a visitor.
Böldüğümüz için kusura bakmayın ama bir ziyaretçimiz var.
- Excuse the interruption.
Böldüğüm için üzgünüm.
Please excuse the unusual interruption but under the circumstances I thought that patching communications through the holodeck program would be less intrusive.
Beklenmedik kesinti için üzgünüm, ama bu şartlarda... size sanal güverte programından ulaşmanın daha az sıkıntı yaratacağını düşündüm.
Excuse me the interruption, but if you help us right now you will contribute to the bilateral relationships between our countries
Böldüğüm için afedersin, ama şimdi bize yardım edersen ülkelerimiz arasındaki iki taraflı ilişkilere katılmış olacaksın
Excuse me for the interruption... but this is a special broadcast of the Boston Marathon... in which one of our students, Ralph Walker, hopes to win.
- Kesinti için özür dilerim,... ama bu, bizim öğrencilerimizden Ralph Walker için özel Boston Maraton radyo yayını, umarım kazanır.
Excuse me, ladies and gentlemen. Sorry for the interruption.
Evet, bayanlar ve baylar.
Sorry for the interruption Excuse me for a moment
Eğer böyle olursa kolayca çözülebilir.
Excuse me, ladies and gentlemen, sorry for the interruption.
Affedersiniz, bayanlar baylar, böldüğüm için kusura bakmayın.
Excuse me for the interruption, sir.
Böldüğüm için özür dilerim, sir.
Please, excuse for the interruption.
Böldüğüm için üzgünüm.
excuse the mess 33
excuse me 38382
excuse you 68
excuse 205
excusez 81
excuses 69
excuse me sir 46
excuse me please 16
excuse me a sec 32
excuse me a moment 108
excuse me 38382
excuse you 68
excuse 205
excusez 81
excuses 69
excuse me sir 46
excuse me please 16
excuse me a sec 32
excuse me a moment 108