For chrissake traduction Turc
355 traduction parallèle
Quiet, for chrissake!
Tanrı aşkına sessiz olun!
For chrissake, get this guy a grand piano with some candlesticks!
Güzel Tanrım, şuna kuyruklu bir piyano verin. Mumları olan kuyruklu piyano verin.
But why, for chrissake?
Ama neden tanrı aşkına.
Howie, for chrissake.
Howie, tanrı aşkına.
For chrissake, Alistair, can't you see it ain't natural?
Tanrı aşkına Alistair, bunun doğal olmadığını anlayamıyor musun?
- 20th, for chrissake.
- Yirminci be.
For chrissake, what is this?
Tanrı aşkına, ne bu?
- Parelli, for chrissake.
- Parelli, Tanrı aşkına.
For chrissake, Quentin, listen to me.
Tanrı aşkına, Quentin, dinle beni.
For chrissake, just shoot me. You see how sick she is?
Görüyor musun ne kadar hasta?
For chrissake, give me a break.
Tanrı aşkına, yapma.
For chrissake!
Lanet olsun!
I'm no pimp killer, for chrissake.
Tanrı'ya şükür ben pezevenk öldürmedim.
Look around you, for Chrissake.
Etrafına bak.
Cement, for Chrissake! Can you send somebody up to break it loose?
Kırıp açması için birini gönderebilir misin?
For chrissake, Claude, it's only May.
Tanrı aşkına Claude, daha mayıstayız.
Oh, for chrissake!
Tanrı aşkına!
- For chrissake, let me down!
- Tanrı aşkına indir beni!
Call him, for chrissake.
Sen onu arasan, Tanrı aşkına.
Find someone with change of 1000 dollars, for chrissake.
Allah aşkına, 1000 dolar bozuğu olan birilerini bul.
I don't know why they promoted me. We're partners, for chrissake.
Bana neden terfi verdiklerini de bilmiyorum, biz ortağız.
Will you shut up, for chrissake!
Çeneni kapar mısın!
Not the guys on my own force, for chrissake!
Benim teşkilatımdakiler yapmaz, Ne yani!
Wake up, for chrissake!
Uyan, tanrı aşkına!
Talk, for chrissake!
Konuşsan, ölür müsün!
Blow them away, for chrissake!
Havaya uçur onları!
Reruns, for Chrissake!
Tanrı aşkına, yeniden gösterim yahu!
For Chrissake!
Tanrı aşkına!
- I'm eating, for chrissake.
- Tanrı aşkına, daha yemek yiyorum.
You act like a 2-year-old child, for chrissake.
Tanrı aşkına, 2 yaşında bir çocuk gibi davranıyorsun.
Keep it down, for chrissake.
İndirsenize şunu!
Come and save me, for chrissake.
Gel beni kurtar, nolur.
You're reading a book, for chrissake.
Kitap okuyorsun, Tanrı aşkına.
We're the U. S. Treasury, for chrissake.
Biz ABD Hazinesi'yiz.
For chrissake, get that goddamn car out of here!
Tanrı aşkına çek şu arabayı yoldan!
Get that goddamn thing out of here, for chrissake!
Çek şu arabayı yoldan dedim!
- For chrissake, I trained him.
- Tanrı aşkına, onu ben eğittim.
- For chrissake, pull over!
- Tanrı aşkına, kenara çek! Kenara çek!
Answer me, for chrissake!
Tanrı aşkına, cevap ver!
- What got into you, for Chrissake?
- Tanrı aşkına ne oldu sana? Kes şunu!
Will you for chrissake tell your men to put back the fucking TV sets from where they stole them? "
Tanrı aşkına adamlarınıza çaldıkları lanet TV setlerini... yerlerine koymalarını söyler misiniz? "
New York Magazine, for chrissake?
New York Magazine? Tanrı aşkına!
I'm only 23, for chrissake.
Sadece 23 yaşındayım ya.
For Chrissake, Jerzy.
Tanrı aşkına, Jerzy.
For chrissake, Murphy!
Tanrı aşkına, Murphy!
- Oh, for chrissake!
- Tanrı aşkına!
Well, for chrissake.
Şu işe bakın.
I'm just a word processor, for chrissake!
Basit bir bilgi işlemciyim, İsa askına!
I just walked in the door, for chrissake.
Sadece kapıya kadar yürüdüm.
It's 7 : 30 in the morning, for chrissake.
Tanrı aşkına daha sabahın 7 buçuğu.
For chrissake, don't just stay there.
İsa Aşkına, öyle durmayın.