Girl power traduction Turc
191 traduction parallèle
- Not with the Girl Power bit.
- Kız Gücü'yle değil elbette!
So what do you think of girl power now, eh?
Kız gücü hakkında şimdi ne düşünüyorsun, ha?
- All right, give it up for girl power.
- Kızların gücü bu işte.
- Good thing we're a lot of girl power.
- İyi, bizde de bir çok kız gücü var.
Girl power.
Kadın gücü.
Girl power!
Kadın gücü!
That's Girl Power.
Bu Kadın Dayanışması.
Yeah, Girl Power.
Evet, Kadın Dayanışması.
I have Clue, and Eloise Monopoly... uh, Girl Power...
İpucu ve Monopolim var... uh, Kız Gücü...
The answer is "Yes, it was me who saw you doing leg lifts in the gym on that inflatable ball." It was quite the display of girl power.
"Evet, salonda, şişme topun üzerinde ayak ağırlıklarıyla çalışmanı" gören bendim. Bir kızın gücünü iyi gösteriyordun.
It's like Linda. When I signed her, girl power was dead.
Linda'yla kontrat imzaladığımda kız gücü ölmüştü.
We're into the girl power.
Kız gücü bizim işimiz.
Girl power!
Kadın Gücü!
Girl power!
KADIN GÜCÜ!
What happened to all the girl power?
Bizim bütün kız gücümüze ne oldu?
The girl, more power to her, acted on her own.
Kız, ona daha fazla güç, kendi sahip olduğuda tasarrufta bulundu.
Not just the girl's but thousands, millions perhaps and we don't intend to let one man have that much power.
Sadece kızın değil, binlerce, milyonlarca insanın hayatıyla belki de. Bir tek adamın o kadar büyük güce sahip olmasına izin verme niyetinde değiliz.
If I found a letter like this in the street, I'd do everything in my power to find the girl who wrote it.
Caddede buna benzer bir mektup bulsaydım, onu yazan kızı bulmak için her şeyi yapardım.
I appeal to the imperial power in order that they grant me this girl as a wife!
Bu kadını bana eş olarak bahşetmeleri için imparatorluk gücüne başvuruyorum!
One day, the eyes of a young girl have the power of creating in a soul this dark flower filled with perfume and poison that one calls love.
Bir gün, bir genç kızın bakışı insan ruhunda parfüm ve zehir dolu karanlık bir çiçek açmasına neden olabilir. Biz buna aşk diyoruz.
Anyone who has the power to destroy a city whenever he chooses does not need such minor sport as killing a girl.
Dilediği zaman bir şehri yok etme gücü olan biri bir kızı öldürmek gibi bir hevese gerek duymaz.
This girl has an immense power :
Bu kız büyük bir güce sahip.
Was the girl wearing a black power symbol fist or wasn't she?
Kız, siyah bir güç sembol yumruğu giyiyor muydu yoksa giymiyor muydu?
I hadn't imagined that I personally would have any power over this girl.
Bu kızın nasıl bir gücü olduğunu hayal edemiyordum.
For crown and power any girl will desert a man like you.
Tacı ve zenginliği senin gibi deli birisi içinmi terk edecekti
The girl believes in the power of the evil sorcerer yet she doesn't believe in the power of the thief!
Kız, kötü büyücünün gücüne inanıyor ve hala hırsızın gücünü önemsemiyor.
Suppose there is a little girl out there somewhere today, this morning, who has within her, lying dormant at present, the power some day to crack the very planet in two, like a china plate in a shooting gallery.
Dışarıda küçük bir kız olduğunu farz et bugün, bu sabah,... içinde şu an, hareketsiz bir şekilde duran, ... güç ile bir gün çok büyük bir gezegeni,... poligonda bir çin tabağını vurur gibi ikiye yarabileceğini.
This old girl's got the straight-away power.
Bu yaşlı hatunun gücü var.
Speaking of feminine power... you should see the Vietnamese girl in my class!
Kadın gücünden bahsetmişken sınıfımdaki Vietnamlı kızı görmen gerek!
A slick Hollywood picture to gloss over my evil rise to power like Bugsy or Working Girl.
Bugsy ve Working Girl gibi ustaca hazırlanmış bir Hollywood filmi şeytani yönümü saklayabilir.
Even the Invisible Girl herself becomes visible... and so she loses the last semblance of her power.
Görünmez Kız'ın kendisi bile görünür olur yani gücünü kaybeder.
Well, near as we can tell, the boy was studying quietly... when the girl, drunk on her own sense of power... beat him silly with a block of frozen lima beans.
Anlaşıldığı kadarıyla, kız güç duygusuyla kendinden geçip onu donmuş lima fasulyesi kalıbıyla döverken, oğlan uslu uslu ders çalışıyormuş.
You had the power stops to take care of more your girl.
Sevgilinin başkalarına olan ilgisini durduracak güç sende vardı.
Help! - Power Girl to the rescue!
- Güçlü kız kurtarmaya geliyor!
Thank you, Power Girl!
Teşekkür ederim, güçlü kız!
He took this girl's power away. Nobody can get it back for her but her.
O, bu kızın gücünü çalıyor ve hiç kimse bunu onun için geri getiremez.
Once I've given my power to the girl, I'll be temporarily weakened.
Gücümü kıza verince bir süre güçsüz kalacağım.
You think that your makeup and black clothes give you power, but you're just a scared, cowardly little girl underneath all that.
Makyajının ve siyah elbiselerinin seni güçlü gösterdiğinimi sanıyorsun? Onların altında sadece korkak ufak bir kızsın.
The girl has great power.
Kızın büyük bir gücü var.
But I'm just gonna tell you... I'm gonna do everything in my power... to protect that little girl from getting hurt again.
Yine de sana söylüyorum gücüm yettiğince, o küçük kızın tekrar incinmesini önlemek için elimden geleni yapacağım.
No, no, I mean you have power, girl.
Hayır, hayır, gücün var demek istiyorum, küçük kız.
I'm just a somewhat normal girl who has visions, glows and sometimes blows things up with her new power.
Ben yalnızca imgelemleri olan, yeni verilen güçleriyle parlak ışıklar saçan normal bir kızım.
I think you were just overloaded by the power of the girl's trauma.
Heralde kızın şokunun etkisi ile fazla güç yüklendin.
The last girl I was with I had to chop into little tiny pieces... because a higher power saw fit to stab her in the neck.
Birlikte olduğum en son kızı küçük parçalara ayırmak zorunda kaldım çünkü bir Yüce Güç onu boynundan bıçaklamamı uygun gördü.
Every girl who could have the power, will have the power.
Güç sahibi olma yeteneğindeki her kız artık güçlü olacak.
If getting a little girl-power makes Lana feel like less of a victim then you should be all for it.
Eğer kuvvetlenmek Lana'nın kurban olarak hissetmemesini sağlayacaksa bunu desteklemelisin.
The mighty morphing power girl? - What?
- Biçim değiştiren kız mı?
Felipe, being the girl I am, you think I know where you cut the power?
Felipe, ben bir kadınım, Elektriği nasılkeseceğimi bildiğimi mi sanıyorsun?
They took a young girl, and they imbued her with the power of a demon.
Küçük bir kızı alıp ona iblis gücü verdiler.
Didn't you used to date a girl at the department of water and power?
Bir ara Su ve Elektrik İdaresi'nden bir kızla çıkmamış mıydın?
The intoxicating power of the girl's scent made it clear to him why he'd come to his own life so tenaciously, so savagely.
Genç kızın mest edici kokususunun gücüyle bir anda hayata neden dört elle, sıkı sıkı tutunduğunun farkına vardı.
power 545
powers 92
powerful 236
powered 52
powerless 44
power to the people 25
power up 18
power down 16
powerful stuff 23
power's out 27
powers 92
powerful 236
powered 52
powerless 44
power to the people 25
power up 18
power down 16
powerful stuff 23
power's out 27