English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ I ] / I'm feeling good

I'm feeling good traduction Turc

541 traduction parallèle
I'm Getting A Good Feeling.
İyi bir şeyler geliyor, hissediyorum.
But I've got a funny feeling that I want to be good.
Ama iyi biri olmak istediğime dair garip bir hisse bürünmüş durumdayım.
I'll get her up to 70, 80, even 120, if I'm feeling in good shape.
120, 130'a çıkacağım hatta formdaysam 180'e bile çıkarım.
I'm feeling rather shy myself. Oh, but it's a good feeling.
Ben kendim de biraz utanıyorum ama bu iyi hissettiriyor.
Not when you've got me feeling so good. I'm so warm all over.
Kendimi bu kadar iyi, hararetli hissederken.
I'm feeling good now.
İyi hissediyorum.
I got a feeling I'm a mighty good hater.
Çok iyi bir nefret duygum olduğunu hissediyorum.
Just when I'm feeling good, you decide to drop it on old Ted.
Unut bunu. Buna izin vermem.
I never woke up feeling this good.
Bu güne kadar hiç bu kadar zinde uyanmamıştım.
I'm feeling good.
Kapat telefonu!
When the last one was pounded into place a feeling rose in me that I had done something good.
En sonuncunu da yaptığımızda içimde iyi bir şey yaptığıma dair bir his doğdu.
I didn't hear him good because I was distracted by the feeling that something was missing.
Ne konuştuğunu tam olarak duymadım çünkü bir şeyin eksik olduğu duygusu benim dikkatimi dağıtmıştı.
I'm feeling good.
Kendimi iyi hissediyorum.
It's a new feeling for me, and I don't understand it but it's good.
Bu benim için yeni bir his ve anlayamadım ama iyi bir şey.
I hope, the beauty of the world Ms. Leyla is feeling good.
Dünya güzeli Leyla Hanım afiyettedir inşallah!
I got the feeling that you were good with children.
Çocuklarla iyi anlaştığınız izlenimine kapıldım.
I'm feeling good about myself.
Moralim çok iyi ve kendimi iyi hissediyorum.
I was going to call, but I wasn't feeling very good.
Ben de sizi arayacaktım, ama kendimi iyi hissetmiyordum.
Yes, it is good, for this is the worst kind of badness that I'm feeling.
Evet, güzel, bu hissettiğim en kötü çeşit kötülük.
Sing me the good times'Cause I need the feeling
Neşeli şarkılar söyle Çünkü buna ihtiyacım var
Pierre, I'm not feeling good. I'm cold.
Pierre, hiç iyi değilim, üşüyorum.
I'm not feeling good.
Kendimi iyi hissetmiyorum.
I got a good feeling. I feel like we're gonna make a lot of money.
Epeyce para kazanacağımıza dair bir his doğdu içimde.
I'M FEELING GOOD.
Kendimi iyi hissediyorum.
I really don't feel very good. I'm starting to lose feeling in my legs.
Çok iyi hissetmiyorum.Bacaklarımda his kaybetmeye başlıyorum.
I'M FEELING GOOD.
İyiyim.
I'm only feeling nervous because I feel good.
Kendimi iyi hissettiğim için gerginim.
I'm not feeling very good.
Pek iyi hissetmiyorum.
I was meditating feeling real good about myself.
Meditasyondaydım. Kendimi çok iyi hissediyordum. Sonra?
I'm not feeling too good. - No kidding.
Hiç iyi hissetmiyorum.
All right, um. I'm sorry, I should have told you, but... I just thought that you'd been going through such a tough time that you deserved at least one night of feeling good about yourself.
Tamam özür dilerim Sana söylemeliydim ama zor bir dönem geçirdiğini ve en azından bir gece için kendini iyi hissetmeyi hak ettiğini düşündüm.
And when I'm feeling good, I'm smart as well! I can see other kinds of worlds! Hey!
İyi hissediyorum ve çok zekiyim!
And when I'm feeling good, I'm smart as well!
İyi hissediyorum ve çok zekiyim!
And when I'm feeling good, I'm smart as well!
Tam düşündüğüm gibi, o sıradan bir çocuk değil.
I'll hit you with nine quarters per package, and that's just cos I'm feeling good.
Paket başına dokuz çeyreklik, o da iyi günümde olduğum için.
I just have a good feeling about that fight.
Bu bahiste kazanacağımı hissediyorum.
I want to kiss myself good God I've got the feeling
kendimi öpmek istiyorum Tanrım hissediyorum
- I'm just not feeling good.
- Kendimi iyi hissetmiyorum, o kadar.
Well, I'm not feeling very good, Mr. Waturi.
Pek iyi hissetmiyorum, Bay Waturi.
Know this feeling ain't right. I can't play for yis cos me drum kit's in the pawnshop. But I'm good.
# Bu pek iyi olmadı galiba çok heyecanlandım sizin önünüzde ama aslında iyiyimdir
Yeah, well, I'm feeling good.
Evet kendimi iyi hissediyorum.
I'm not feeling too good, sir.
Kendimi iyi hissetmiyorum efendim.
Mom? I'm feeling pretty good today.
Nasıl söylesem bilemiyorum...
Steven Snell, I know people and I have a very good feeling about you.
Steven Snell, insanları tanırım ve seninle ilgili çok iyi hislerim var.
Good, I got a good feeling about it, too, but as soon as I make my $ 75,000, I'm splittin'.
Güzel, benim de içime öyle doğuyor ama 75.000 dolarımı denkleştirir denkleştirmez giderim.
I'm getting a very good feeling about this.
Bu konuda güzel şeyler hissediyorum.
I'm telling you, I have a good feeling about this one.
Söyledim sana, bu sefer iyi şeyler hissediyorum. - Öyle mi?
I mean, I'm feeling like a good person.
İyi biri gibi hissediyorum.
I'm not feeling very good, too I think I too will lie down for sometime.
Ben de kendimi iyi hissetmiyorum ben de biraz uzansam iyi olacak.
I'm feeling so good, I'm gonna call our Ma. Mrs. Anderson, can we call our mother?
Kendimi çok iyi hissediyorum, annemi aramak istiyorum Bayan Anderson, annemi arayabilir miyim?
I've been feeling so good lately, I thought I'd share some of my happiness.
Şu aralar keyfim o kadar yerinde ki, mutluluğumu paylaşayım dedim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]