I get that now traduction Turc
1,945 traduction parallèle
- That is what I was trying to avoid. - Yeah, well, I get that now.
Benim de bizimle ilgili kaçındığım şey buydu.
I - I tried to get creative here, and I tried to teach you by example, hoping that you'd get it, but you're too stupid to get it right now.
Daha yaratıcı olmaya çalıştım bir örnekle öğreteyim istedim bunu anlamanı umdum ama bundan daha salakça davranamazdın.
I-I didn't get Randy Siminoff to talk before. But now that I know that he has a preference... for more mature teacher types, perhaps I can charm him.
Randy Siminoff ile daha önce konuşamamıştım ama şimdi biraz daha olgun öğretmen tipini sevdiğini biliyorum, belki de onu etkileyebilirim.
And now I can never get that good-bye back.
Ve senin hiçbir zaman böyle vedalaşamayacağım.
I get now, that in order for this relationship to work, I have to open up my hands and let you fly free.
Şimdi anlıyorum ki, bu ilişkinin yürümesi için ellerimi açıp, özgürce uçmana izin vermeliyim.
Now that I'm healthy, I'm going to be gunning to get my job back.
Sağlığıma kavuştuğuma göre, işimin peşine düşeceğim.
I guess now that I'm a success, you want to get back together with me.
Artık başarılı olduğum için sanırım tekrar benimle beraber olmak istiyorsun.
Now that we're best friends, can I get the baby elf?
Artık çok sıkı arkadaş olduk, Bebek Elf'i alabilir miyim?
What if I told you... that I now how a direct line to get all the KFC we want here?
Sana istediğimiz kadar KFC malı alabileceğimiz bir bağlantı buldum desem?
Now, look, when you get a second, ed and I want to discuss that idea that we were talking about earlier today.
Şimdi, sen ikinciyi aldığın zaman Ed ve ben, bugün erken, hakkında konuştuğumuz fikri tartışmak istiyoruz.
And I get that you're the chief now, but she's still the person that she's always been.
Şuan şef sensin anlıyorum ama o hala her zamanki Cristina.
I know I am probably the last person in the world that you want to help right now, but my license is still suspended, and I have to get downtown because there's this amazing internship, and I can't find Dixon anywhere.
Biliyorum büyük ihtimalle şu an dünyada yardım etmek istediğin son insan benim, ama sürücü belgeme el konuldu ve şu harika staj başvurusu için şehre inmem gerek fakat Dixon'ı hiçbir yerde bulamıyorum.
It's part of who I am now, and I am done keeping secrets, and... and I know that I shouldn't be telling you this because I'm never going to get this internship, and not only is it exactly what I want to do,
Bu olay şu an olduğum kişinin bir parçası, ve artık sır tutmaktan bıktım. Biliyorum belki de size bundan hiç bahsetmemeliydim çünkü belli ki stajı alamayacağım ki bunun da tam olarak istediğim şey olduğu söylenemez ama bu para gerçekten işime yarayabilir tüm şu ödeme gereken faturalar yüzünden ve babam da daha yeni evden ayrıldı ve...
Walter, I know that you're angry right now, and I get it.
Walter kızgın olduğunu biliyorum. Seni anlıyorum.
I thought I was gonna get a phone call after the old snip-snip...'cause we talked about that, but either way, now that you're dickless, I'm into it.
Şu aldırma işinden sonra telefon gelir diye bekledim çünkü öyle konuşmuştuk fakat... Neyse artık aletsizsin. Bayıldım.
It means, "Not right now, but there's a possibility that I could get to it tomorrow."
"Şimdi olmaz ama yarın bakabilirim" anlamına geliyor.
As a matter of fact, I'm gonna go get that process started right now.
Hatta süreci hemen şimdi başlatacağım.
Come on, man, get into it. I'm saying that now.
İstediğinizi söyleyin!
Now that you are Riggs and not Murtaugh... and I have caught you alone, you are going to get it.
Artık Murtaugh değil Riggs'sin. Elime düştün. Çekeceğin var.
Now, look... no matter what their initial offer is, I think we can get them up to $ 4 million. That sounds great.
Bak, ilk teklifleri ne olursa olsun, bence 4 milyon dolara kadar çıkabiliriz.
I get it. I'm the better, hotter, superior choice and you're scared now that Katherine's out of the picture, I'm gonna turn to Elena.
Ben daha iyiyim, seksiyim ve sen de, Katherine olmadığına göre Elena'ya sulanacağımdan korkuyorsun.
I'm in a bind now. The studio wants to know when we can get "Johnny's Bananas" moving and I'm embarrassed to tell them that I may not even be able to deliver.
Stüdyo "Johnny'nin Muzları" nı ne zaman başlatacağımızı soruyor ve ben de onlara hiç başlatamayabiliriz demeye utanıyorum.
Aren't you conscious of the fact that we're now playing out the fantasy that I revealed to you last week, the one that you worked so hard to get me to disclose?
Şu anda oynadığımız oyunun geçen hafta sana anlattığım fanteziye benzediğinin farkında mısın bana anlattırmak için çok uğraştığın?
I still need to get back to New York and pack up the apartment at some point. And I need to figure out what I'm doing for a living, now that I'm not touring.
Hâlâ, New York'a gitmem ve gerekli şeyleri daireden almam gerekiyor ayrıca artık turda olmadığıma göre hayatımı sürdürmek için ne yapmam gerektiğine karar vermeliyim.
I've been looking forward to this day all my life and now that it's here I wish you would all just get out and stop spoiling it.
Kendi yaşam alanıma ihtiyacım var. Bugünü tüm yaşamım boyunca bekledim. Ve şimdi hepinizin burayı terk etmesini ve her şeyi mahvetmemesini diliyorum.
I figured only champagne now with that get-up.
Giyim kuşamından şampanyaya terfi etmişsindir diyordum.
I'm nice and I'm warm, and I know that I'm not being that right now, and it's'cause I just need to get some food in me, okay?
İyiyimdir ve sıcakkanlıyımdır, şu an öyle olmadığımı biliyorum çünkü karnımı doyurmam gerekiyor, tamam mı?
Now look, that's the part I don't get.
Şimdi, anlamadığım nokta bu.
I'm sure there's somebody in this bar right now that's dying to get their hands on you.
Eminim bu barda biri sana dokunmak için ölüyordur.
I'm running the slug through the system now that came from Bell's body, but I don't expect to get a...
Bell'in cesedinden çıkan kurşunu sistemde arıyorum, ama bir eşleşme bulabileceğimi...
I get it now, Shawn. It's not that you don't want me to work for you.
Konu senin için çalışmamı istememen değil.
Now that I know that, I'll get right to work on it.
Madem şimdi biliyorum, bunun için uğraşacağım.
And now I'm redoing everything, and the more that I think about it, the more frustrated I get.
Ve şimdi her şeyi baştan yapıyorum. Düğünle ilgili daha fazla kafa patlatmam gerek yoksa boşuna uğraşmış olacağım.
Now, if that's all, I need to finish up, Get this meat in the freezer.
Hepsi buysa bunu bitirip eti dondurucuya koymalıyım.
The smartest thing I could do right now... is get in that trans am... and drive it right through that revolving door.
Şu an yapabileceğim en akıllıca şey arabama binip onu şu dönen kapıya sürmek.
How did you get out? Now, I won't lie, it wasn't easy finding a way to get that lock open.
boktan şiir, * Bruce Forsyth'in elbiseli fotoğrafı, tenis topu...
Now, if you do what we ask, I'll make sure that she doesn't get hurt.
Dediğimizi yaparsan ona bir zarar gelmeyeceğinden emin olabilirsin.
Now, before I get that... You got a minute?
Ama ondan önce... 1 dakikan var mı?
Now, then, I'll run the gut while you get that up to Abby for analysis.
O zaman şimdi bunu Abby'nin analiz edebilmesi için hazırlamaya başlayalım.
Now, ma'am, I'll be very candid with you about this so please, don't get freaked out or think that I'm some kind of weirdo who you shouldn't meet for the best fried clams in Maine.
Bu konuda çok açık olacağım bu yüzden kızmayın ya da Maine'de birlikte akşam yemeği yenmeyecek bir sapık olduğumu düşünmeyin.
We can stop that, but I can guarantee people or gonna get trampled to death if we don't contain this right now.
- Bunu durdurabiliriz. Ama emin ol, bu durumu hemen kontrol altına almazsak, bir sürü insan ölecek.
Hey, I've worked just hard enough to get to where I am right now, and I'm not giving that up.
Bakın, şu an olduğum yere gelmek için çok çalıştım ben ve bundan vazgeçmeyeceğim.
I did, and that's why you need to get out now.
Verdim, işte bu yüzden işi bırakmalısın.
I was in a restaurant the other day, this guy, they spilled... the waiter spilled some stuff on his coat and he did that thing we all do now when we get stuff spilled on us.
Geçen gün, bir restauranttaydım ve bir adamın üstüne... Garson, bir adamın üstüne bir şeyler döktü. Bizim üstümüze bir şey döküldüğünde verdiğimiz karşılığı verdi adam da.
Oh, now that is a diary I would kill to get my hands on.
İşte o günlüğü okumak için canımı bile verirdim.
I am positive now that it is Aurra Sing who is out to get you.
Artık canınıza kastedenin Aurra Sing olduğuna eminim.
I can come back and get it for you later, But I'm saying right now, we can't do that.
Sonradan gelip, senin yerine alabilirim ama şu anda, bunu yapamayız.
I had a government job that's almost impossible to get fired from, with full benefits and a pension, and now I'm packing syrup in a holster.
Bir zamanlar neredeyse kovulmanın imkansız olduğu ve birsürü getirisi olan bir işten kovuldum ve şu anda bir kuburluk ile hoşaf servisi yapıyorum.
Well, uh, lucky me,'cause, uh, now I get to collect the money that you hid from me, Paul.
Şanslıymışım ki artık benden sakladığın parayı alabileceğim, Paul.
Now, that'd get me what I need, but how do we get Vector so panicked that he's forced to call Firestone?
İhtiyacım olanı aldım ama Vector'u, nasıl Firestone'u aratacak kadar panikleteceğiz?
I need to get my hands on that immunity agreement now.
O dokunulmazlık anlaşmasının hemen elime geçmesi gerekiyor.
i get it 7535
i get you 90
i get bored 20
i get your point 41
i get up 20
i get it now 149
i get confused 25
i get fired 17
i get the point 40
i get paid 29
i get you 90
i get bored 20
i get your point 41
i get up 20
i get it now 149
i get confused 25
i get fired 17
i get the point 40
i get paid 29