English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ I ] / I really don't know

I really don't know traduction Turc

6,985 traduction parallèle
I don't really know Avery, but I've kind of heard of her and stay out of her way.
Avery'yi tanımam ama anlatılanları duydum ve ona bulaşmadım.
People don't really know what it's like to be me and I don't mean that, like... rudely or, like, thinking a lot of myself, but it's just people don't understand what it's like to be popular.
İnsanlar benim ne yaşadığımı bilmiyorlar. Kabalık etmek veya kibirli görünmek istemiyorum ama insanlar popüler olmanın ne ifade ettiğini anlamıyorlar.
OK, so... my name is Avery Keller, and this is my first... video... journal thing, so... yeah, I don't really know what to talk about.
Tamam. Benim adım Avery Keller. İlk görüntülü günlük kaydımı yapıyorum.
I really don't know.
İnanın, bilmiyorum.
I don't know, I'm just really struck by her.
Bilmem, ondan çok etkilendim de.
I guess I don't really know you that well but I believe in you.
Sanırım seni çok iyi tanımıyorum ama sana inanıyorum.
I know we don't really talk.
Pek konuşmadığımızı biliyorum.
Yeah, well... I don't know, we tried a bunch of stuff and it just didn't really work.
Evet, bilmem, pek çok şey denedik pek de bir işe yaramadı.
I don't know when I'm gonna be able to come to New York. Oh, really?
- New York'a ne zaman gelebilirim, bilmiyorum.
Look, I... I really don't know what you're getting at.
Ne demek istediğinizi anlamadım.
Look, I don't even really know what happened that night.
- Dinle, o gece ne oldu bilmiyorum, sen de bilmiyorsun.
I don't know about y'all, but I didn't really plan on dying today.
Sizi bilmem ama ben bugün ölmeyi planlamıyorum.
I don't really know her.
Onu çok iyi tanımıyorum.
I really don't know how much longer I can do this whole peace and love thing.
Bu barış ve sevgi olayını daha ne kadar sürdürebilirim, gerçekten bilmiyorum.
I didn't want you to find out that I... that I don't have any really talent, you know?
Anlamanı istemedim... Aslında yeteneğim olmadığını anlamanı istemedim.
But anyway, you're safe here, you know. Really, Jack, don't worry. I'm sorry, I...
ama neyse burada güvendesiniz gerçekten jack endişelenme üzgünümikarıma..
Liking one place doesn't mean you can't move to another one, so... I don't know, the question of whether I like it here or not is really moot.
Bir yeri sevmen, taşınmayacağın anlamına gelmez, o yüzden bilmiyorum, soru burayı sevip sevmemen değildi...
Look, I don't know how long you're staying, but I'm really glad you're here.
Burada ne kadar süre kalacağını bilmiyorum ama yanımda olduğun için çok mutluyum.
I don't know, I never really thought about it.
Bilmiyorum, bu konuda hiç düşünmemiştim.
- I'm flattered. - I really--I don't know what to think anymore.
Ben gerçekten artık neyi düşüneceğimi bilemiyorum.
Maybe it's because I don't really know what love is.
Çünkü belki de gerçekten aşkın ne olduğunu bilmiyorum.
I don't really know what I'm doing here because I got other plans for my life and this wasn't part of it.
Burada ne yaptığımı bile bilmiyorum. Hayatımda başka planlarım var ve bu iş planlarımda yoktu. Baban özel biriydi.
I really don't know how to order wine.
Şarap nasıl şipariş edilir bilmiyorum.
I don't really know why I'm alive.
Neden yaşadığımı bilmiyorum.
But I don't really know specifics.
Detayları pek bilmiyorum.
I really don't know what I Would do.
Ne yapardım gerçekten bilmiyorum.
I don't know for sure, so I can't really say.
Tam olarak bilmiyorum, o yüzden kesin konuşamam.
But I feel like it's not healthy for either of us, if I just keep lending you money, you know, because you don't really have a clear path.
Ama sana borç para vermenin ikimiz için de sağlıklı olmadığını düşünüyorum çünkü daha yolunu bulamamışsın.
I don't know if it was really food exactly.
Gerçekten yemekten mi tam bilmiyorum.
Uh... Yeah, I don't really know him.
Evet ah, ı yok.
I don't know what that whole thing was with Lainey but it really turned you around in the right direction.
Lainey'le ne oldu bilmiyorum ama seni düzgün yola soktuğu kesin.
Well, I don't even know what this shit is, really.
Bu şeyin ne olduğunu bile bilmiyorum aslında.
I don't know how it happened, really
Nasıl olduğunu bilmiyorum bile.
I don't really know anything about you.
Hakkında hiçbir şey bilmiyorum.
No, I don't know who, but it was some fantastic, crazy shit, really... really mind-blowing. " Something like that?
Hayır, kim olduğunu bilmiyorum, ama fantastik, çılgın bir şeydi aklımı başımdan aldı. " Bunu mu söyleyeyim?
I-I don't really know how these things work.
Bu şeylerin nasıl yürüdüğünü hiç bilmem.
I don't think you know who I really am.
Bence sen beni tam olarak tanıyamamışsın.
I really need you to hurry up because I don't know what the fuck is going on right now.
Acele etmeniz lazım çünkü şu anda neler olduğunu bilmiyorum.
Actually, I don't really know exactly where I'm staying.
Aslında nerede oturduğumuzu tam olarak bilmiyorum.
I don't know, I mean, I really just like thinking about it and like talking about it.
- Bilemiyorum ya. Düşünmesi, konuşması bana yetiyor.
I don't really know what we're doing.
Ne yaptığımızı cidden bilmiyordum.
I really don't know.'Cause I -
- Bilmiyorum.
You know, I really appreciate you checking up on us, and all, but don't you have some more important things you should be handling?
Bizi kontrol ettiğin için gerçekten sana çok minnettarım ama halletmen gereken daha önemli şeyler yok mu?
Yeah, I don't really even know him that well.
Ben onu pek iyi tanımıyorum.
You know, I don't really have much family, ma'am.
Benim pek bir ailem yok, hanımefendi.
I really don't know how to thank you for everything you've done.
Yaptıkların için sana nasıl teşekkür edeceğimi bilmiyorum.
I don't know, really.
Bilmiyorum, gerçekten.
I don't really know what's going on.
Neler olduğunu gerçekten bilmiyorum.
I really don't know that much about you.
Hakkında pek fazla şey bilmiyorum.
And then I find out from the officer in charge that you entered that facility without approval and questioned Julian Michaels? I don't know, it wasn't really a questioning.
Sonra görevli memurdan öğrendiğime göre hiçbir izin olmadan oraya girip ve Julian Michaels'ı mı sorguladın?
I don't... I don't really know actually.
Aslında ben de pek bilmiyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]