I understand that traduction Turc
12,454 traduction parallèle
I understand that.
Bunu anlıyorum.
I understand that you killed him yourself.
İşittiğime göre onu sen öldürmüşsün.
I understand that this guy has had his troubles, but his psych records have been ruled inadmissible.
Biliyorum adamın sorunları vardı ama ruh hâli raporu kabul edilemez.
I understand that I'm responsible for Bear Island and all who live here.
Ayı Adası ve üzerinde yaşayan herkesten sorumlu olduğumu biliyorum.
I understand that. But this is my home.
Ama burası da benim evim.
I understand that you have your reasons, but... Isolation during this time has been so hard.
Kendi sebepleriniz var biliyorum ama bu dönemde tecrit epey zor.
I understand that for a mother, that must be very painful,
Bir anne için bunun çok acı verici olduğunu anlıyorum.
I understand that's not easy...
Kolay değil biliyorum.
I understand that she was not raised in a home based on faith... she found it here.
Kader üzerine kurulu bir evde yetişmediğini görüyorum. Burada onu buldu.
- I understand that, but...
- Orasını anladım, ama...
And... and I understand that the...
Duyduğuma göre...
Look, I understand that you have a... a great affection for Jimmy. A great many people do, but please open your eyes here!
- Bak, Jimmy'e karşı sevgi duymanı anlıyorum, herkes onu seviyor ama yalvarırım aç gözlerini!
I understand that there are a great many elements to this operation, of which Charles is just one.
Bu operasyona bağlı bir çok büyük şey olduğunu anlıyorum ki Charles bunlardan sadece biri.
I understand that you don't care what reaction your people may have to it, but your people, I'm afraid, are only half the issue.
Halkının buna ne tepki vereceği umurunda değil anlıyorum lakin halkın, korkarım ki sadece sıkıntının yarısı.
I understand that you think that Flint is the answer to all of it.
Flint'in bütün soruların cevabı olduğunu düşündüğünü anlıyorum.
I understand that you've made gains towards a rapport with the captain in recent days, but if he wants to sacrifice himself so that we might go free, I mean, that might be the first selfless thing he's done for our benefit since we've known him.
Son günlerde kaptanla yakınlığından ötürü kazancın olduğunu anlıyorum, ama eğer biz gidelim diye kendini feda etmek istiyorsa... demek istediğim bu onu tanıdğımızdan beri yapacağı ilk bencilce olmayan hareket olur.
I understand that you do not want anyone to see you this way.
Kimsenin seni bu şekilde görmesini istemediğini anlıyorum.
Now, when you wake up, I want you to tell everybody that you've been screwing with that they got nothing to fear from Cottonmouth, you understand?
Ayıldığında canını sıktığın herkese Cottonmouth'tan korkmalarına gerek olmadığını söyleyeceksin.
I could never tell these people that I had their genomes mapped for specific markers, but one day, when I've ensured a healthy population, they'll understand the deception.
Bu insanlara genlerinin haritasını çıkarttığımı asla söyleyemem. Ama bir gün sağlıklı bir nüfusu garantiye aldığımda yalanımı anlayacaklar.
Can't you understand that I wanted to give you that?
İçimden geldiği için yaptığımı anlayamıyor musun?
If your misguided sense of justice requires that I hang for my crimes, surely you can understand that you must hang there beside me...
Yanlış adalet anlayışın suçlarımdan dolayı asılmamı gerektiriyorsa senin de yanı başımda asılman gerektiğini herhalde kabul ediyorsundur.
I hope you can understand that.
Umarım bunu anlayabiliyorsunuzdur.
I do not understand that.
Ben bunu anlamıyorum.
I think people understand that.
Sanırım insanlar bunu anlar.
And i understand that ;
Bu da çok doğal.
I think it's important that people understand - what my role is on this case and- -
Bence insanlar davadaki rolümü ve kim olduğumu anlamalı.
Now, I'm sorry that you're disappointed, and I understand...
- Hayal kırıklığına uğradın, anlıyorum...
I don't understand why we can't leave immediately now that the murderer has been caught.
Katil yakalandığına göre neden hemen yola çıkamıyoruz anlamıyorum.
Your parents didn't understand that, but I do.
Ailen bunu anlamamış ama ben anlıyorum.
There's something that I don't understand.
Anlayamadığım bir şey var.
I know this is hard to accept, honey, but something is happening here that we can't understand.
Bunun kabul etmesi zor bir şey olduğunu biliyorum tatlım ama burada anlayamadığımız bir şeyler oluyor.
The ones you and I serve? They have to know, they have to see that we're impartial, you understand?
İkimizin de hizmet ettiği insanlar tarafsız olduğumuzdan emin olmalılar.
- I really don't understand why you do stuff like that.
Niye öyle şeyler yaptığını gerçekten anlamıyorum.
I bet if I told you I just stole a man's wife and family, you'd understand how to do that, huh?
Eminim ki sana bir adamın karısını ve ailesini çaldığımı söylesem bunun nasıl yapıldığını anlarsın, öyle değil mi?
I suspect that he always will be, but I hope you understand that I can't spend the nation's intelligence budget on an operation whose current status appears... to be somewhat catatonic.
Sanırım her zaman böyle olacak. Ancak millî istihbarat bütçesini son durumu oldukça katatonik görünen bir operasyona harcayamayacağımı umarım anlarsın.
I don't even understand how that physically works.
Beynim almıyor o işi.
I don't understand one thing that you just said to us.
Dediklerinden bir kelime anlamadım.
I understand what I'm made of, how I'm coded, but I do not understand the things that I feel.
Neyden yapıldığımı ve nasıl kodlandığımı biliyorum. Ama hissettiğim şeyleri anlamıyorum.
Look, as with immigration, I think ordinary folk understand that our position on this is governed by common sense.
Bakın, göçmenlik meselesine gelirsek sıradan insanlar anlayacak ki sağduyuyla hareket ediyoruz.
That's possible, but I don't understand why that's an issue.
Olabilir ama neden mesele olduğunu anlamıyorum
The problem was, Frank... that last group of belligerent hooligans just didn't understand how to experience our business properly, but I think this new group is gonna get it.
Problem neydi biliyor musun Frank? O agresif serseriler grubu onlara sunduğumuz tecrübeyi anlamadı ama bu yeni grup anlayacak bence.
I understand why they would rather do battle with that storm Than even consider surrendering to hornigold.
Hornigold'a teslim olmayı düşünmek yerine neden o kasırgaya yelken açtıklarını çok iyi anlıyorum.
And you think your name belongs on that list. Yes, i understand.
Adının o listeye ait olduğunu düşünüyorsun Evet anlayabiliyorum.
I understand she can dress as a civilized woman, but to behave as one, that is impressive.
Medeni bir insan gibi giyinebilmesini anlıyorum ama medeni bir şekilde davranabilmesi, işte etkileyici olan bu.
Something that lives inside you beyond choice made it so, so I know you understand how this lives beyond choice for me, too.
İçindeki bir şey bu seçimin olması sağladı. Bu yüzden bunun da benim için seçim olmadığını anlıyorsun.
I understand from your men that you were defeated in battle.
Adamlarından harpta bozguna uğradığınızı anlayabiliyorum.
I understand the allure of ensuring that no one will ever think you the villain you fear you are.
Hiçkimsenin, o korkuğun cani olduğunu düşünmemesinin cazibesini anlıyorum.
And as such, I'm hopeful that you'll understand why it is I brought you here today and what it is I'm about to ask of you.
Bu yüzden sizi... buraya neden çağırdığım ve... sizden ne isteyeceğimi anlarsınız umarım.
But over time, I was determined to leave you something behind, to give you the one thing that no one could ever take away... and that would make you strong enough to understand their world, interact with their world... wage war on their world.
Fakat o zamanlar sana arkamda bir şey bırakmaya kararlıydım, sana kimsenin elinden alamayacağı bir şey vermeye kararlıydım... ve bu seni onların dünyasını anlamak onların dünyasıyla alaka kurmak, onların dünyasındaki savaş halini anlamak... için yeterince güçlü yapacaktı.
That I can't understand.
Bunu anlayamıyorum işte.
I can understand why this may be hard to believe, but I know Anne Bonny well enough to know that it is a certainty something here is amiss.
İnanmasının güç olduğunu biliyorum fakat Anne Bonny'i bu işte bir terslik olduğunu fark edeceği kadar iyi tanıyorum.
i understand that now 19
i understand that you're upset 25
i understand 8174
i understand you 114
i understand what you're saying 52
i understand everything 43
i understand your concern 60
i understand now 77
i understand your frustration 49
i understand your concerns 39
i understand that you're upset 25
i understand 8174
i understand you 114
i understand what you're saying 52
i understand everything 43
i understand your concern 60
i understand now 77
i understand your frustration 49
i understand your concerns 39
i understand it 80
i understand you're upset 45
i understand how you feel 111
i understand completely 77
i understand your anger 27
i understand perfectly 72
i understand why you're upset 18
i understand why you did it 16
i understand mr 20
understand that 33
i understand you're upset 45
i understand how you feel 111
i understand completely 77
i understand your anger 27
i understand perfectly 72
i understand why you're upset 18
i understand why you did it 16
i understand mr 20
understand that 33
that 10639
that's nice 2129
that's enough 4716
that's gross 203
that's it 18340
that's good 7000
that's great 6151
that's right 20311
that's all 8171
that's 10531
that's nice 2129
that's enough 4716
that's gross 203
that's it 18340
that's good 7000
that's great 6151
that's right 20311
that's all 8171
that's 10531
that's my boy 361
that's my girl 410
that's all i got 169
that's awesome 830
that's good to hear 161
that's cool 1334
that all started with a big bang 89
that's great work 19
that'll be it 25
that's my best friend 28
that's my girl 410
that's all i got 169
that's awesome 830
that's good to hear 161
that's cool 1334
that all started with a big bang 89
that's great work 19
that'll be it 25
that's my best friend 28
that's my sister 96
that's good to know 269
that's for sure 889
that doesn't seem fair 27
that's my baby 48
that's me 2273
that's my man 51
that is 2872
that's my line 54
that is so lame 16
that's good to know 269
that's for sure 889
that doesn't seem fair 27
that's my baby 48
that's me 2273
that's my man 51
that is 2872
that's my line 54
that is so lame 16