It could be anything traduction Turc
451 traduction parallèle
- It could be anything.
- Her şey olabilir.
- It could be anything.
- Önemsiz de olabilir.
It could be anything.
Herşey olabilir.
I never imagined it could be anything like this.
Böyle bir şey olabileceğini hayal etmemiştim.
The problem is it could be anything.
Sorun şu ki, herhangi bir şey olabilir.
If they knew that the sun was dying, it could be anything up to mass suicide.
Güneşlerinin öldüğünü bilseler toplu intihar ederlerdi.
The way you play, it could be anything.
Öyle bir çalıyorsun ki, hiçbir şeye benzemiyor.
Martin, it could be anything.
Martin. bu herhangi birşey olabilir.
We've got all kinds, of course, all kinds of commercials, so it could be anything.
Her çeşit ticari eşya. Beyzbol topları gibi mi?
It could be anything.
Herhangi bir şey olabilir.
I'm just saying it could be anything.
Her şey olabilir. Neden bana soruyorsunuz?
That's three lines in the ground. It could be anything.
Bay Rhodes, yerde üç çizgi var, herhangi bir şey olabilir.
But it could be anything.
- Farklı bir sebepten dolayı olabilir.
You're sure this was an accident, right? Given the security of the KIVA Laboratories, I don't see how it could be anything else.
KIVA Laboratuarları'ndaki güvenliği göz önünde bulundurursak, başka türlü olması için bir olasılık göremiyorum.
It could be anything.
Her şey olabilir.
Boy, dishful of some kind of powdered chemical. Jeez, it could be anything.
Bir çanak dolusu kimyasal toz, çocuklar.
it could be anything.
- Herşey olabilir ; anneniz haklı.
it could be anything.
Herşey olabilir.
Well, it could be anything from a pair of crutches to the American flag.
Herhangi bir şey olabilir bir çift ayakkabıdan Amerikan bayrağına kadar.
It could be anything from a pair of crutches to the American flag.
Herhangi bir şey olabilir bir çift ayakkabıdan bir Amerikan bayrağına kadar.
It could be anything, actually.
Tabi bu tetikleyici herhangi bir şey olabilir.
It could be anything.
Herhangi birşey olabilir.
I DON'T KNOW WHAT'S WRONG WITH HER YET. IT COULD BE ANYTHING.
Fakat ona ne olduğunu anlamadım.
If you could have anything, what would it be?
Eğer herhangi bir şeye sahip olabilseydin, ne olurdu?
The check's just made out to the company, so it could be for anything. But you have to send a check for the auto insurance, see?
Ama senin kasko için bir çek daha göndermen lazım.
It might not be anything, and, then again, it could be just what you're looking for.
Bir sonuç çıkmayabilir ama aradığın şey de olabilir.
That's wax, how could it be anything else?
Bu balmumu, başka ne olabilir ki?
If you could have anything... an-y-thing... what would it be?
Bir şeye sahip olabilseydin, herhangi bir şeye Bu ne olurdu?
It could be almost anything.
Her şey olabilir.
It's easy to believe anything... even that a beautiful girl like you... could be secretly in love with a guy like me.
İstediğin şeye inanmak kolaydır. Hatta, senin gibi güzel bir kızın benim gibi bir adama gizlice âşık olabileceğine bile.
It could be practically anything.
Her şey olabilir.
If I could make it up, like he'd never come between us, if I could prove to you I wasn't scheming to steal anything, so everything would be the same between us, if I could do it, you'd love me again, wouldn't you?
O hiç aramıza girmemiş gibi her şeyi telafi edebilirsem, bir şeyler çalmak için tezgah kurmadığımı sana kanıtlarsam, aramızdaki her şeyin eskisi gibi olması için bunu yaparsam beni yeniden seversin, değil mi?
And I don't intend to be. Not if there's anything I could do to prevent it.
Ve bunu engelleyebilecek bir şey yapma fırsatım varsa, niyetli de değilim.
Mrs Massingale, if I could force you to do anything, which obviously I cannot, it would be to go home, and stay home, where all decent women belong.
Bayan Massingale, sizi herhangi bir şey yapmaya zorlasam bile, ki bunu asla yapamam bu her nazik kadının ait olduğu yer olan evine götürmek ve orada kalmasını sağlamak olurdu.
Could it be anything to do with that?
Bununla bir ilgisi olabilir mi?
And now for the first item this evening on the Menu, the team have chosen as a little hors d'oeuvres an item and I think we can be sure it won't be an ordinary item in fact the team told me just before the show that anything could happen, and probably would
Şimdi de ekibin menüden ordövr olarak seçtiği ilk parçaya geçelim... Bunun sıradan bir parça olmayacağı kesin. Ekibin yayından önce dediğine bakılırsa her şey olabilirmiş.
If the casino falls it could be re-opened But if anything happens to you... we're all finished!
Kumarhane yıkılsa bile tekrar inşa ederiz ama sana birşey olursa yandığımızın resmi demektir.
Although I'm not particularly good at anything It could be said I am brave but not reckless
Her nekadar çok yenenekli olmasamda yeterince cesur ve tedbirliyimdir
Could it be you was having a quick shufti through his pockets... to see if there was anything worth lifting?
Bay Campbell, yoksa cebine şöyle bir bakıp aşırmaya değer bir şeyler var mı diye baktınız?
It would be interesting to see what four people could do, if given the equipment, who didn't know anything about it, and told to get on with it and do something.
Ellerine gerekli cihazlar verilen dört adamın neler yapabileceğini görmek ilginç olacak, Ki bu adamlar, cihazlar hakkında en ufak bir fikre sahip değilken. Sadece uğraşmaları ve bir şeyler çıkarmaları istenmiş.
Miss Montana, if you could do anything for mankind, what would it be?
Montana Güzeli, insanoğlu için bir şey yapabilecek olsaydınız, ne olmasını isterdiniz?
Now, if anything does happen, Mr. Handford... it could be blamed on your country.
Eğer gemiye bir şey olursa Bay Handford suçlanacak olan sizin ülkeniz olacaktır.
# We could have been anything that we wanted to be # And it's not too late to change
İstediğimiz her şey olabilirdik Değişmek için geç kalmadık.
It could be almost anything.
Bu hemen hemen her şey olabilir.
Anything could be true - the statue of the Virgin Mary... could speak or bleed or whatever it was.
Her şey gerçek olabilirdi... Bakire Meryem heykeli konuşabilir veya ağlayabilirdi.
It could be any bottle cap really or anything.
Herhangi bir kapak herhangi bir şey olabilir.
How could it be anything but great?
Harika olmaz mı?
I wondered if there could be anything wrong with it.
- Bir sorun olup olmadığını merak ettim.
we don't know anything about it. it could be dangerous. it could be diseased.
- Onun hakkında hiçbir şey bilmiyoruz, tehlikeli olabilir,... zehirli olabilir, saldırgan olabilir, saldırgan tanıdıkları ya da...
Look, it's just, I want you to know, I could be goin'on the road, or anything, anytime soon.
Bak, bil ki, istediğim zaman, istediğim yere çeker giderim.
Anything could be done, but it only is done if it's done.
Her şey yapılabilir ama eğer yapıldıysa yapılmıştır.
it could kill you 25
it couldn't be helped 24
it could be worse 106
it could work 74
it couldn't be 61
it could happen 61
it could have been worse 50
it couldn't 27
it could go either way 16
it could be you 17
it couldn't be helped 24
it could be worse 106
it could work 74
it couldn't be 61
it could happen 61
it could have been worse 50
it couldn't 27
it could go either way 16
it could be you 17
it could be 318
it couldn't hurt 20
it could kill him 17
it could happen to anyone 28
it could be fun 40
it could've been worse 30
it could be anybody 30
it could be nothing 33
it could be anywhere 59
it could be important 23
it couldn't hurt 20
it could kill him 17
it could happen to anyone 28
it could be fun 40
it could've been worse 30
it could be anybody 30
it could be nothing 33
it could be anywhere 59
it could be important 23