Next one traduction Turc
7,600 traduction parallèle
It's nearly time for the next one.
Sıradaki deneyin zamanı neredeyse geldi.
You get real shook up by them, especially if you know the next one is coming.
Şok geçirirsiniz, hele de bir akımın daha geldiğini biliyorsanız.
I'll see you at the next one.
Sonraki seansta görüşürüz.
The next one... goes in your head!
Bir dahaki beynine gelecek!
The map says it's the next one.
Haritada bir sonraki diyor.
The next one is gonna be a great one.
Bir sonraki en mükemmeli olacak.
Just because this idea isn't great doesn't mean the next one's not gonna be.
Sadece bu fikrin iyi olmaması bir sonrakinin de iyi olmayacağı anlamına gelmiyor.
The important thing is that we nail this quarter and the next one and let everyone collect their bonuses.
Önemli olan bu çeyrekte ve bir sonrakinde ne kadar çaktığın. - Bırak herkes ikramiyesini toplasın.
This next one is one of my favorites.
Sıradaki en sevdiğim parçalardan biri.
This isn't... your room is the next one.
Burası değil. Sizin odanız hemen yanda.
Next one, move!
Diğeri, hadi!
Next one goes between your eyes.
Bir sonraki alnının ortasına girer.
When the bottom log burns to ash, the next one will take its place. Should keep us warm till morning.
Alttaki kütük kül olup yandığında sonraki yerini alarak sabaha kadar bizi sıcak tutacaktır.
The next one's in your head.
Bir sonraki de kafanın içinde olacak.
If we didn't, they wouldn't build the next one and we couldn't skim off that.
İzin vermezsek, bir sonrakini yapmazlar o işin kaymağını yiyemeyiz.
There is no next one.
Sonraki diye bir şey yok.
You can light the next one up, babe.
Bir sonrakini sen alırsın bebeğim.
Well, could you do me a flavor and stop at the next one?
Rica etsem bir daha görürsek onda durur musun?
But I'm afraid there are no more seats on today's flight, so I reserved for the next one.
Maalesef bugünkü uçuşta yer kalmamış, o yüzden bir sonrakine yer ayırttım.
I to / d my dad the next fight's gonna be my last one.
Babama bir sonraki dövüşümün sonuncu olduğunu söyledim.
Do you ever feel invincible one moment and then worthless the next?
Bir an kendini yenilmez hissedip sonrasında değersiz hissettin mi?
One minute they attack me with rocks, and the next, they wanna kick a ball around? Soren experienced a similar recovery from the pathogen.
Bir dakika öncesinde bana taşlarla saldırıyorlar sonra da oyun mu oynamak istiyorlar?
My dad's, uh, giving me one of his lots next week.
Dükkanlarından birini babam bana verecek.
Sunny one moment, gloomy the next...
Bazen güneşli, bazen kasvetli.
FINCHER : ( CHUCKLING ) I'd love to see De Niro, Pacino, Dustin Hoffman. To see that school of actor, you know, try to flourish under the iron umbrella of this is what this next three and a half seconds is about.
De Niro, Pacino ve Dustin Hoffman gibi o ekolden gelen oyuncuları sonraki sahnenin nasıl çekileceğinin belli olduğu ve asla değişmeyeceği bir yapının içinde öne çıkmaya çalışırken görmek isterdim.
One kid hears about an imaginary friend, the next thing you know...
Bir çocuk bu hayali arkadaşı duyar, sonra olacakları biliyorsun...
Accounts of people seeing the Virgin Mary, sailors seeing ghost ships that are there one minute and gone the next,
Bir sürü insan Bakire Mary'i gördüğünü söylüyor, hayalet gemiyi gören denizciler bir dakika içinde görünüp kaybolduğundan bahsediyorlar.
I-I made 15 bucks in one night and-and 20 bucks the next.
.. bir gece 15, diğer bir gece 20 dolar kazandım.
I really want his next book to be great, like the first one, and maybe not having secrets will help.
Ama gerçek şu ki bir sonraki kitabının tıpkı ilk kitabı gibi mükemmel olmasını istiyorum. Belki sırlar barındırmaması daha iyi olur.
The state right next to this one?
Hemen yanıbaşımızdaki eyalet?
No one's said anything yet, but... There are some labels in New York that I'm interested in, but, I have to be here next year for Mel, anyway, so I think it's gonna work out well.
Kimse bir şey demedi ama New York'ta ilgili olduğum bazı markalar var fakat seneye Mel için burada olmam gerek yani iyi olacaktır.
I want to do that one next.
Sırada bunu yapmak istiyorum.
Yeah, like this one time, everyone got the shits real bad from eating old pork or whatever, so we served white bread for the next couple of days.
Aynen, bir keresinde bayat domuz yemekten millet motoru bozmuştu. Biz de beyaz ekmek verdik sonraki günlerde.
One party blends into the next.
Bir parti diğerine karışır.
Okay, tell Barack that... yes, but this is the last one for the next few months.
Tamam, Barack'a... tamam de, fakat önümüzdeki birkaç ay için bu son olsun.
People are dying and any one of us could be next.
İnsanlar ölüyor ve sıradaki ikimizden biri olabilir.
Next morning, one of the guards saw him passed out, under a wagon, with the ham bone still in his hand.
Sonraki sabah gardiyanlardan biri elinde kemikle bir arabanın altında sızmış hâlde bulmuş.
Well, one time, he gave it to the next minstrel down the street.
Bir keresinde aynı sokaktaki bir halk ozanına vermişti.
For one of our next schemes?
Bir sonraki operasyonumuz için mi? Evet.
I want to spend these next 18 months dedicated to one thing.
Önümüzdeki 18 ayı tek bir şeye adamak istiyorum.
And we can't always assume that you're gonna be the one that saves the day the next time the big one hits.
Ve biz her zaman tek olacaksın kabul edemeyiz. O geçen gün büyük olanı vurur sonraki zaman kazandırır.
A pregnant unmarried young woman on her own with no-one to protect her, what did you imagine they were going to do next?
Kendisinden başka onu koruyacak kimsesi olmayan bekar genç bir kadın sence daha sonra ne yapmış olabilirler?
When one goes down, it's the next man up.
Evet, biri düşerse sıradaki çıkar.
We went from one to the next.
O sirkten diğerine koştuk.
He's happy one day, and mean as hell the next.
Bir gün mutludur, ertesi günse canından bezdirir.
One minute she Miss Skivvily - Scullery-Kitchen-Maid, next she be Mistress High and Mighty!
Bir bakmışsın Bayan Sıska Aşçı Yamağı, Bayan Burnu Havalarda olmuş.
Now, if I don't see you on one of these monitors in the next five seconds... Brett is going to be a widower.
Şimdi seni 5 saniye içinde bu ekranlardan birinde görmezsem Brett dul kalacak.
Word is, one of the nasty ones is hitting the market in the next day or two.
Söylenene göre, yaramazlardan bir tanesi önümüzdeki bir ya da iki gün içinde pazara çıkıyor.
When next you hear these words, you will be overwhelmed with love for one Rachel Berry.
Bu kelimeleri bir daha duyduğunda Rachel Berry'ye karşı aşkla dolacaksın.
Glee Club, William, Frodo... this fine young man standing next to me is Superintendent Harris's one and only nephew, Mr. Myron Muskovitz.
Glee kulübü, William, Frodo Yanımda duran bu genç adam Müfettiş Harris'in tek yeğeni Bay Myron Muskovitz.
Ungrateful child, you will thank me for this in one century or the next.
Hayırsız evlat. Bana bunun için bu yüzyıl olmasa da önümüzdekinde teşekkür edeceksin.
ones 44
one day at a time 90
one moment please 57
one more time 797
one day 2293
one month later 23
one thing at a time 106
one more 931
one more shot 23
one year ago 42
one day at a time 90
one moment please 57
one more time 797
one day 2293
one month later 23
one thing at a time 106
one more 931
one more shot 23
one year ago 42
one more day 57
one more hour 17
one more chance 34
one hundred 76
one step at a time 173
one more minute 37
one more thing 865
one moment 967
one more round 22
one more drink 18
one more hour 17
one more chance 34
one hundred 76
one step at a time 173
one more minute 37
one more thing 865
one moment 967
one more round 22
one more drink 18
one and two 35
one second 1230
one sec 340
one night 558
one at a time 318
one time 516
one week 142
one game 29
one point 33
one's missing 20
one second 1230
one sec 340
one night 558
one at a time 318
one time 516
one week 142
one game 29
one point 33
one's missing 20