Now you mention it traduction Turc
573 traduction parallèle
NOW YOU MENTION IT, MA'AM, I CAN'T EITHER.
Şimdi siz söyleyince düşündüm de, ben de hiç anlayamıyorum hanımefendi.
It was after, now you mention it.
Sonraydı, şimdi buna değindin.
Now you mention it, I saw young Phips the other day.
Siz bahsedince akılma geldi. Geçen gün Phips'i gördüm.
Well I hadn't thought of it, but now you mention it, up in San Francisco I seen some Chinese that done it this way.
Pekala aklıma gelmemişti, iyi ki hatırlattın. San Francisco'da bazı Çinlilerin böyle yaptığını görmüştüm.
- Yeah. But now you mention it, most of the actual minutes are pretty lousy.
Ama şimdi sen söyleyince farkettim, zamanım iğrenç geçiyor.
Yes, and now that you've brought that up... - I don't know quite how to thank you... - Oh, don't mention it, Bob.
Evet, bahsi açılmışken... — size nasıl teşekkür edebilirim bilmem...
Yes, I have now that you mention it.
Evet, sen söyleyince farkettim.
Now that you mention it, I think you're right.
Hiç öyle düşünmemiştim ama siz söylediğinize göre haklısınız.
Now that you mention it, it was just about then.
Dediğiniz gibi, aşağı yukarı o zamandı.
Well, yes, now that you mention it.
Evet, sen söyleyince ben de benzettim.
If you have any objection, now is the time to mention it.
Herhangi bir itirazın varsa bunu söylemenin şimdi tam sırası.
If you have any objection, now is the time to mention it.
Herhangi bir itirazın varsa bunu şimdi söyle.
Hmm, I'm glad to hear it. In fact, now that you mention the subject... I have been very bad in my own small way.
Aslında, şimdi sen bahsedince düşündüm de, kendi çapımda oldukça kötü biri oldum.
Yes, now that you mention it.
Madem bahsi geçiyor, evet.
Now that you mention it...
Söz açılmışken...
Now that you mention it, yeah.
Şimdi sen bahsedince, evet.
- Well, now that you mention it...
- Evet, madem söyledin...
Now that you mention it...
Hazır bundan söz etmişken...
Now that you mention it... we're having a great deal of trouble getting rid of the... musical teddy bears.
Aklında olsun müzikli ayıcıkları elimizden çıkarmakta zorluk çekiyoruz.
Now that you mention it, I can't think. It's just a feeling I get.
Madem konuyu açtınız, bilemiyorum, sadece hisettiğim bir şey.
Now you come to mention it, there aren't many girls around here, are they?
Şİmdi gelip bundan söz ediyorsun ama çevrede çok kız yok.
Now that you mention it...
Şimdi, hazır konusu açılmışken...
Now that you mention it, don't forget mine.
Bu arada, siz de benim çekimi unutmayın.
Now that you mention it, it did catch my eye.
Şimdi sen söyleyince, farkettim bende.
Now that you mention it.
Şimdi hatırladım.
Now that you mention it, you do.
Şimdi sorunca, evet biraz.
Now that you mention it, Countess I could use some elite troops like you on my side.
Madem sözünü ettiniz Kontes... sizin gibi seçkin birinin benden yana çıkması iyi olabilir.
- Now that you mention it, he does.
- Şimdi sen söyleyince, evet öyle.
Well, yeah Now that you mention it, I guess we're on the same wavelength
Şey, evet, sözünü ettiğine göre, sanırım aynı dalga boyundayız.
Well, now you come to mention it.
Buraya bunu konuşmaya mı, geldin?
Yeah, now that you mention it, it would have been better if I'd never had it.
Evet, seninde belirttiğin gibi, bu şekilde halletmeseydim daha iyi olurdu.
Now that you mention it, there isn't one.
Demin söylediğiniz gibi, öyle birşey yok.
She did, now you come to mention it.
Dedi sahi ya.
But now that you mention it, it occurs to me the night the colonel disappeared,
Siz söyleyince aklıma geldi :
Listen, now that you mention it, tell me this.
Madem sordunuz, şunu söyleyin...
- Now that you mention it.
Yola düşmüştü.
I was just killing time but now that you mention it, I see you gave her a lot of lessons.
Yalnızca oyalanıyordum ama şimdi bahsettiniz halbuki ona bir çok ders vermişsiniz.
Now that you mention it, that would be a terrific place.
İyi düşündünüz, müthiş bir yer olurdu.
Now that you mention it...
Bahsetmişken...
Oh, yes. Yes, now that you mention it, I vaguely recall you wrote some review.
Bundan bahsettiğin iyi oldu, Bir takım eleştiriler yazdığını hayal meyal hatırlıyorum.
Now that you mention it...
Şimdi sen söyleyince...
Now that you mention it.
Sonunda akıl ettin.
Now that you mention it...
- Yani diyorsunuz ki...
Now that you mention it, Chief lnspector- -
Tam olarak söylediğiniz gibi, Başmüfettiş- -
- Yeah, now that you mention it.
- Evet, ne demek istediğini anlıyorum.
Well, now that you mention it, I believe she said something about going to Tucson.
Şimdi aklıma geldi, Tucson'a gideceğini söylemişti.
Now that you mention it...
Hazır sözünü etmişken...
– Now that you mention it, yes.
Evet, söz etmişti.
Now that you mention it, yes.
Aslını sorarsan, evet.
- Now that you mention it,
- Hazır lafı da açılmışken,
Well, yeah, now that you mention it, down is, uh...
Şey, evet, sen böyle söyleyince, aşağısı...
now you see me 17
now you're talking 179
now you know 219
now you listen to me 140
now you've done it 48
now you understand 24
now you see 59
now you don't 28
now you're just showing off 20
now you can 26
now you're talking 179
now you know 219
now you listen to me 140
now you've done it 48
now you understand 24
now you see 59
now you don't 28
now you're just showing off 20
now you can 26