English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ S ] / Section one

Section one traduction Turc

302 traduction parallèle
Section one :
Nehirlerde, limanlarda, demiryollarında halk için yatırım. Madde bir :
- Do they go in section one?
- Bölüm 1'de bulundular mı?
On deck, section one.
Güvertede, 1. bölgede.
"File on Number Six, " section 42, subsection one, paragraph one.
Altı Numara hakkındaki dosya, bölüm 42, alt bölüm bir, paragraf bir.
Section one.
Kısım bir.
Section one in position.
Birinci manga pozisyon aldı.
You have 30 minutes for section one.
İlk bölüm için 30 dakikanız var.
He's one of those custom-built internationals... you see in the rotogravure section every Sunday.
Her pazar rotogravür bölümünde gördüğün ısmarlama tiplerden birisi.
Number one section, by the left!
İleri marş!
He's given one section of the mechanism to each of these famous scientists.
Mekanizmanın her parçasını bu ünlü bilim adamlarına pay etti.
I'll show you a section of one of the power units.
Size güç ünitelerinden birinin bir bölmesini göstereyim.
Never been one in this section before.
Daha önce buralarda yoktu.
Here's a cross section of one of the old trees that's been cut down.
Bu kesilen eski ağaçların birinden bir kesit.
I planted that charge to damage her only in one small section.
Patlayıcıyı geminin küçük bir kısmına zarar verecek şekilde yerleştirdim.
- Camera one, pan Section "E" again.
- Kamera 1, kamerayı yine E Blok'a çevir.
No one leaves this section.
- Onu eve götürüyorum.
This one goes to the maternity section.
Bu kadın çocuklu. Gidiyoruz.
Alright, Bromhead, take men from the south, one section in three.
Peki, güneyden adam al, üç bölümden birini.
Except for one serious case, all Daleks in section 2 have shown signs of recovery.
Bir konu dışında... Bölüm 2'deki bütün Dalekler iyileşme gösteriyor.
( DALEK OVER TANNOY ) Report Beta Section, zero, zero one.
Rapor ver Beta Bölümü, 001.
Maybe that one from the division's political section?
Belki de tümenin siyasi şubesinden gelen adamı koymalı?
First section, step out there and search.
Birinci bölük, öne çık ve aramaya başla.
Intra-ship beaming from one section to another. It's possible?
Gemi dâhilinde bir bölümden diğer bölüme ışınlama.
You're looking at one section of the enzyme.
Enzimin bir bölümünü görüyorsunuz.
You have now out of service in one section of the Filoz era shall, in any consequence of any law or regulation be discharged from such service but shall be delivered up on claim of the party to whom such service may be due.
Siz şu anda Filoz'da ve hizmet dışı yasa ya da yönetmelikler uyarınca görevden alınacak ama istenirse teslim edilecek.
Current position sure to report all decibel surges in excess of one point in your zoned section for longer than three minutes.
Bulundukları yer bölgenizdeki ses ölçme aygıtlarında üç dakikadan fazla süren en küçük sapmayı bile hemen bildirin.
Also section G, paragraph one.
Ayrıca bölüm G, paragraf 1.
All right, open your Young Latin Scholars, Book One with the grey cover ; page 27, the section I asked you to prepare around the form.
Pekala gri kapaklı genç latin alimleri 1 kitabının 27. sayfasını açın. Bu sayfada doldurmanız için ödev olarak verdiğim form var.
The Ardenas had been chosen for the offensive one therefore they offered a chance to surround the Maginot Line e, moreover, we knew that they were badly defended for the French troops in this section of the French front.
Maginot hattına takılmadan taarruza geçebilmek için Ardennes ormanları özellikle tercih edilmişti. Ayrıca, bölgede konuşlandırılan Fransız birliklerinin az sayıda olduğu istihbaratına ulaşmıştık.
A section came loose from one of the pipes.
Boruların bir kısmı gevşemişti, yeniden sıktım.
No telling who these two are, but this one in profile could be Stolypin, head of the Arab section in Moscow.
Bu ikisinin kim olduğu anlaşılmıyor ama profilden görünenin Moskova'daki Arap bölümü şefi Stolypin olduğunu sanıyoruz.
As that battle had counted with four aircraft carrier, the version that had counted in them it was that three had returned e one was in péssimo been, but the Anglo-American section said that they had destroyed the four.
Savaşa dört gemi katıldığına göre yani bize söylenen oydu, biri hasarlı bile olsa üçü geri dönmeliydi. Anglo-Amerikan tarafı, dört geminin de battığını söylüyordu.
Priority One to Technical Section and Launch Pad Area.
Teknik Bölüme ve Kalkış pistlerine Birincil Öncelik verilsin.
Because in one of those law books of his, there's a whole section on lewd conduct.
Çünkü bu kitaplardan birinde ahlaksızlık konusuna ayrılmış koca bir bölüm var.
Dear Vivaldi, with your retirement, our section loses one of it's columns.
Sevgili Vivaldi, emekli oluşunuzla,.. ... bölümümüz büyük bir kayıp içinde.
One door opens in, in the rear cargo section.
Arka yük bölümündeki kapıyı açaçağız.
I have to watch this one section.
Bu kısmı izlemem gerek.
There's always one in every section.
Her bölümde bir tane olur.
He got so upset about the poverty in Moscow... that he went one night into the poorest section... and just gave away all his money.
Moskova'daki yoksulluğa üzülüyordu... Bir gece en yoksul semte gidip... tüm parasını dağıttı.
If you'll let me continue, I've also detected a miniscule amount of horizonthalonium, better known as Echinocactus which only grows in one small section of the state, the Silver Bell Mountains, a few miles west of our present location.
Devam etmeme izin verirsen, küçük miktarda horizontalonyum tespit ettim, yani iyi bilinen adıyla bir tür kaktüs, sadece eyaletin küçük bir kısmında,
One night an SS man came from the political section.
Bir gece siyasiler bölümünden bir SS görevlisi geldi.
And for only one section, for 10 cars, how long?
- Tüm trenin. Peki bir katarın, mesela 10 tane vagonun süresi neydi?
Did you conduct an examination as to the authenticity... of the government exhibit one, the Special Section lD card?
Bir numaralı resmi delil, Özel Bölüm kimlik kartının gerçekliğini test ettiniz mi?
Government exhibit one is not a Special Section identification card.
Bir numaralı resmi delil, Özel Bölüm kimlik kartı değildir.
Each instructor is determined to prove that he and his ski school section are the best, and Reid himself appears more determined than ever to let no one dethrone him.
Bütün antrenörler kendi şubesinin en iyi olduğunu kanıtlamaya kararlı Reid ise kendisini tahtından indirememiş olanlardan daha kararlı görünüyor.
And stepping into gate number one for Section 8 is Fitz Fitzgerald.
Şube 8 adına bir numaralı kapıya adımlayan isim Fitz Fitzgerald.
If you finish a section before time is called you may not go back to a previous section or on to the next one.
Süre dolmadan bir bölümü bitirirseniz bir önceki ya da bir sonraki bölüme bakamazsınız.
Section one.
Bölüm.
So he borrowed one from your dairy section. It's Junior.
O da dondurucudan ödünç almış.
As we are confined to our one section, so we are all connected.
Eğer bizim bölgemizde birleşirsek, tamamen bağlanmış oluruz.
There's a cross section of one of the old trees that's been cut down.
Şurada kesilmiş eski ağaçlardan birinin kesiti var.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]