English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ S ] / See what's going on

See what's going on traduction Turc

1,055 traduction parallèle
Lie low until I see what's going on.
Ortadan kaybolacaksın.
What's going on? You came to see Antonio Junior fight Kotetsu.
Antonio'nun oğluyla dövüşmeye geldin.
In the back of the hall, could we have... Sergeant-at-arms, would you see what's going on back there?
Güvenlik görevlileri arka tarafta ne olduğuna bakabilirler mi?
Let me see what's going on.
Neler olduğuna bir bakalım.
I just wanna see what's going on.
- Ne var ne yok diye bakacağım sadece.
If that happens, you aren't gonna win the fight or see what's going on.
Bu olursa, dövüşü kazanmayıp neler olup bittiğine bakacaksınız.
Wanna see what's going on?
Ne var bakalım mı?
Look, I'll meet you in the lab in one hour. And then we'll see if we pulled in any Videodrome last night... and I'll tell you what's going on. Okay?
Bir saat sonra laboratuvarda görüşelim, tamam mı?
Did you see, what's going on?
- Af beklerken gördün mü neler oluyor?
Don't you see what's going on?
Neler olduğunu görmüyor musun?
Can't you see what's going on?
Neler olduğunu görmüyor musun?
Doesn't he see what's going on?
Orada ne döndüğünü görmüyor mu?
Put the knife in me... and look me in the eye and see what's going on in there... when you turn it.
Bana o bıçağı sokarken bakmak istersin. Bıçağı çevirirken yüzümü görmek istemiyor musun?
Now that I ´ ve a visa, I must go see what ´ s going on, no?
Artık bir vizem olduğuna göre, gidip neler olduğuna bakmalıyım, değil mi?
PETER, IF YOU'LL OPEN YOUR MOUTH I'LL SEE WHAT'S GOING ON.
Peter, ağzını açarsan, ne olup bitiyor görebilirim.
Hey, man, you don't seem to think I see what's going on.
Hey, her şeyin farkında olduğumu sanmıyorsun galiba!
Let's see what is going on in here.
Bakalım burada neler oluyor.
Can't you see what's going on out there?
Dışarıda neler olduğunun farkıda değil misin?
You think this is bad, you should see what's going on at Paramount.
Bunun kötü olduğunu düşünüyorsan Paramount'ta neler olduğunu görmelisin.
He'll see us talking and figure out what's going on.
Konuştuğumuzu görecek ve ne olduğunu anlayacak.
I want you out of my way until I see what's going on.
Neler olduğunu anlayana dek yoluma çıkmamanı istiyorum.
If you just opened up those suburban eyes, you'd see what's going on.
O sosyetik gözlerini açta, etrafta neler olup bittiğini gör.
What's going on? Russian subs sometimes turn to see if anyone is behind them.
Rus denizaltıları arkayı kontrol için ani geri dönüşler yaparlar.
See what's going on elsewhere in the hotel.
Otelin her yerinde ne var ne yok görebilirsin.
See what's going on at Tay's place.
Tay'in yerinde neler olduğunu öğrenelim.
I see what's going on here. You do?
Öyle mi?
They can see what's going on.
Neler olduğunu görebiliyorlar.
Go see what's going on!
Etrafı sarın!
Now see what's going on.
Bir tane.
What do you say we just go out there and see what's going on?
Ne dersin, sadece oraya gidip ne olup bittiğine bir baksak?
I'll go see what's going on
Ben oraya bakayım.
You read about your neighbours, see what's going on in the district, and things like that.
Kendisi de bununla ilgili şunları söylüyor :
In today's On The Spot assignment, we're going to see just what's behind the making of movies.
Aslında ben her zaman böyle bir bağlantı olması gerektiğini düşündüm, ama uzun süre bunu tam da bulamadım.
Want to see what's going on, don't you?
Neler olduğunu görmek isteyen sensin. Öyle değil mi? - Evet.
Can't you see what's going on here?
Burada olanları görmüyor musunuz?
We must raise our level of vigil and see what has been going on!
Gece nöbetlerini sıklaştırmalıyız ve bak o zaman neler oluyormuş!
You see, at this stage, nobody should know what's going on between us.
bak, bu aşamada, hiç kimse, bizim aramızda neyin olduğunu bilmemeli.
Let them see what's going on.
Neler döndüğünü görsünler.
Why don't I see what's going on?
- İlginç. Sorayım ben.
Ward, go and see what's going on at the station.
Ward? - Efendim? - Polis merkezini kontrol et.
I had a tip-off, you see about what's going on now in the library.
İstihbarat aldım. Şu anda kütüphanede olanlar hakkında.
Do you see what's going on in the street?
Caddede neler olduğunu görebiliyor musun?
I see what's going on between you and Wyatt.
Senle Wyatt arasında ne olduğunu görüyorum.
Look, M. Poirot, no matter what happens, my father's work is going on. I see.
Mösyö Poirot, ne olursa olsun babamın çalışmasına ara verilmeyecek.
Well then, why don't we have a look and just see what's going on down there.
O zaman aşağıda neler oluyormuş bir bakalım.
Get out there. See what's going on.
Buradan çık, neler oluyor bak.
Don't you see what's going on here?
Burada neler olduğunu görmüyor musun?
I want to see what's going on.
Neler oluyor bakmak istiyorum.
I came to see what's going on.
Bakalım neler oluyor.
Don't you see what's going on?
Neler olduğunu görmüyor musunuz?
Let's see what's going on here.
Bakalım neler oluyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]