Stand together traduction Turc
450 traduction parallèle
We two stand together on what ought to be done about it.
- Şu sarı humma meselesi. İkimiz bu konuda neler yapılabileceği ile ilgili birlikte hareket etmiştik.
● Unless we stand together -
- Bu çok akıllıca. - Birlik olmadığımız takdirde...
Let us stand together and see how they act then.
Birlik olduğumuz takdirde ne yapabilecekler bakalım.
And we must also stand together.
Bu yüzden birbirimize destek olmalıyız.
Lots of people stand together.
Birçok insan beraber durabilir.
Stand together?
Yan yana durur musunuz?
Stand together, boys.
Yanyana gelin, çocuklar.
Stand together.
Fotoğraf çekiliyor!
Once again Egyptians will stand together, brothers against a common foe.
Mısır'lılar ortak düşmana karşı, kardeşçe birlik mi olacaklar?
They'll all stand together now.
Şimdi birlik olacaklar.
All Germans stand together against treason!
Tüm Almanlar ihanete karşı birlikte durmalıdır!
We must stand together now.
Şimdi hep beraber olmalıyız.
You don't seem to understand we stand together!
İkimizin aynı gemide olduğunu anlamamışa benziyorsunuz!
We must all stand together.
Birlik olmak hepimizin toplumsal sorumluluğu.
If we must risk our lives, it's better to stand together than apart.
Hayatlarımızı tehlikeye atacaksak, bunu hep birlikte yapmalıyız.
From now on, we stand together naked.
Bundan böyle, çıplaklığımız da birliğimiz içindir.
Naked to naked, we stand together.
Çıplak halimizle hep birlikteyiz.
That is why I challenge you now to stand together... raise your fists together... and engage in our national black litany.
Bu yüzden sizleri bir arada οlmaya... birlikte yumruklarιnιzι haνaya kaldιrmaya... νe milli zenci duamιza katιlmaya daνet ediyοrum.
- Nation time! - When we stand together, what time is it?
- Biz dayanιşma içindeyken, ne νakti?
- When we stand together, what time is it?
- Biz dayanιşma içindeyken ne νakti?
♪ We all stand together United we die
# Birlikte karşı duruyoruz Birlikte ölüyoruz #
We have to stand together.
Birlik olmalıyız.
Now they stand together like a herd.
Sanki bir toplulukmuş gibi yan yanalar.
And if workers of the world stand together, the war can be stopped.
Ve dünya işçileri birlikte hareket ederse bu savaşı durdurabilirler.
We women stand together.
Biz kadınlar birlik oluruz.
- We'll stand together.
- Birlikte dururuz.
- We can beat them, if we stand together.
- Birlik olursak onları yenebiliriz...
The phone company doesn't care about just one man, but if all of us stand together, we can bring these bureaucratic morons to their knees.
Telefon şirketi tek bir adamı umursamaz. Ancak, hep birlikte onlara karşı durursak o bürokrat moronları dizlerinin üstüne çökertebiliriz.
Stand a bit closer together.
Biraz daha yaklaşın.
Stand up and click your heels together!
Ayağa kalkın ve topuk selamı verin!
My Comrades... we stand fast together for our Germany... and we must stand fast together for this Germany.
Arkadaşlarım... Almanyamız için birlikte saf tutuyoruz... ve bu Almanya için birlikte saf tutmalıyız.
We've been together eighteen months, and you still stand on ceremony.
18 aydır beraberiz ve hala birbirimize "siz" diyoruz.
If you stand alone, it means a boiled egg... but if you're true to the collective spirit and stick together, you've got an omelet.
Yalnız başına rafadan yumurtaya sahipsin. Ama ortak ruha sadıksan ve birlik olursan omletin olur.
It was his dream that someday you and he would stand there together.
Bir gün burada sen ve onun kalması onun rüyasıydı.
Through fair or stormy weather We stand close together
Sakin ya da fırtınalı havada bir arada kalıyoruz.
Stand with your feet together and your arms extended. - Then I want you...
Ayaklarınız yapışık, kollarınız yana açık şekilde... ayakta durmanızı istiyorum.
Let's have supper together, talk this thing out, find out where we stand.
Birlikte yemek yiyelim, bunu konuşalım, önümüzü görelim.
Jack, get everything together that can walk, crawl, or run, floats, midgets, clowns, anything that can stand.
Jack, yürüyebilen ne varsa buraya getirin. Emekleyerek veya koşarak, Suda yüzenler, cüceler, palyaçolar, ayakta durabilen ne varsa.
Stand fast together, lest some friend of Caesar's should chance to...
Sıkı durun hepiniz, Sezar'ın bazı dostları belki tutar...
Stand back, everybody, and keep together!
Herkes geride dursun ve birlikte kalsın.
Stand back, everybody, and keep together!
Herkes geride dursun ve birlikte kalsın!
We get everybody together, Gant won't stand a chance.
Hep birlikte olursak, Gant'in hiçbir şansı kalmaz.
Together, we stand out too much.
- Birlikte çok dikkat çekiyoruz.
You can't stand them being together, and you're taking it out on me.
Onların birlikte olmasına dayanamıyorsun ve sinirini benden çıkartıyorsun.
They stand huddled together there and hear through the windows the guards talking about executions.
Orada birbirlerine sokulmuş duruyor ve pencerenin dibinde idamlardan bahseden gardiyanları dinliyorlar.
Just stand there together and get these flowers, And a big smile, hold it, that's real good!
Çiçeklerle birlikte şurada durun. Gülümseyin, kımıldamayın, Harika!
´ Cause it seems whenever we ´ re together the planets all stand still.
Ne zaman beraber olsak gezegenler oldukları yerde duruyorlar.
I couldn't stand you two together.
Beraberliğinize katlanamadım.
Realizing that there was no way out, the Colonel said to me, "Dismount. Let us make a stand, Lieutenant. We should die together."
Kaçış olmadığını farkedince albay bana dediki ya kalıcaz ya da ölücez teğmen. "
Together we'd stand up for one another.
Birbirimize destek olur birbirimize güvenirdik.
Family, before you go, would you bring old dad his shotgun and stand close together?
Gitmeden önce yaşlı babanıza, av tüfeğini getirip yan yana dizilir misiniz? Yapma, Al.
together 2280
together forever 35
together again 49
togethers 19
standard 64
stand 299
standing 87
standards 19
standish 33
standby 89
together forever 35
together again 49
togethers 19
standard 64
stand 299
standing 87
standards 19
standish 33
standby 89
stand up 1282
stand by your man 18
stand by me 33
stand up for yourself 17
stand your ground 55
stand up straight 94
stand by 925
standing room only 19
stand here 61
stand clear 68
stand by your man 18
stand by me 33
stand up for yourself 17
stand your ground 55
stand up straight 94
stand by 925
standing room only 19
stand here 61
stand clear 68
standing here 19
stand over there 44
stand down 832
stand right there 37
stand aside 185
stand straight 39
standing by 214
stand fast 51
stand still 218
standard procedure 51
stand over there 44
stand down 832
stand right there 37
stand aside 185
stand straight 39
standing by 214
stand fast 51
stand still 218
standard procedure 51