Susannah traduction Turc
383 traduction parallèle
- This is Miss Susannah Sheldon.
- Bu da Bayan Susannah Sheldon.
- Hello, Susannah.
- Merhaba, Susannah.
♪ Oh, Susannah, he's happy as can be ♪ For he's got him somethin'better ♪ Than a banjo on his knee ♪
Oh, Susanna adam çok mutlu... çünkü dizinde bir bançodan daha iyisi olacak...
♪ Gold, gold ♪ Hooked am I ♪ Susannah, go ahead and cry
Altın, altın, takıldığım şey, Susanna devam et ve ağla...
♪ Gold, gold, hooked am I ♪ Susannah, go ahead and cry
Altın, altın, takıldığım şey, Susanna devam et ve ağla...
♪ Susannah, go ahead and cry
Susanna, devam et ve ağla...
- Sing it again, Susannah.
- Tekrar söyle Susannah.
"The sun so hot I froze to death, Susannah, don't you cry."
"Güneş yakıyor, soğuktan ölüyorum, Suzanna, ağlama."
At a Harvard tea for Amy Lowell... he met and instantly loved Miss Susannah Finncannon.
Harvard'daki bir partide... Bayan Susannah Finncannon'a rastladı ve oracıkta ona aşık oldu.
Oh, uh, father... This is my fiancée, Susannah.
Baba, bu nişanlım Susannah.
- Please, call me Susannah.
Lütfen, bana Susannah de.
Angelica Susannah.
Angelica Susannah.
Susannah, would you like to take a rest?
Dinlenmek ister misin?
Susannah hears that England's mobilizing.
İngiltere seferberlik ilan etmiş.
Go easy on him, Susannah.
Onu çok zorlama Susannah.
Susannah thinks that...
Susannah diyor ki...
I'm sorry, Susannah.
Özür dilerim Susannah.
Dear Susannah, The horror of this place is indescribable.
Sevgili Susannah, buradaki dehşet anlatılamaz.
"Susannah, I see now... not that my father was right, but that I was naive."
Artık anladım ki, babam haklıymış ve ben çok safmışım.
" Susannah, I try to guard against despair... but there are moments when it seems that all human decency is broken down.
Umudumu yitirmemeye çalışsam da... bazen, insanlığın tüm namusunu yitirdiğini düşünüyorum.
Dear Father and Susannah, I am being discharged from the Army, but I cannot come home yet.
Sevgili baba ve Susannah, beni ordudan terhis ettiler... ama henüz eve dönemem.
Susannah was to return to Boston on the morning train... but a norther blew for three days... and drifted over the tracks.
Susannah sabah treni ile Boston'a dönecekti... fakat üç gün boyunca esen kuzey rüzgarı tren yolunu kapadı.
She was not to blame.
Kabahat Susannah'ın değildi.
Dear Susannah, I have become a hunter.
Sevgili Susannah, bir avcı oldum.
I have other things for Mother and Little Izzy and Susannah.
Annem, Izzy ve Susannah için de bir şeyler getirdim.
Alfred and Miss Susannah... were married several years ago.
Alfred ve Susannah... yıllar önce evlendi.
Yours always, Susannah. "
Daima senin, Susannah.
Katharine Susannah Prichard.
Katharine Susannah Prichard.
I almost named you Susanna.
Hatta sana Susannah adını koyacaktım.
She went to stay with her friends, Charles and Susannah Jones.
Arkadaşları Charles ve Susannah Jones'un yanlarında kalmaya gitmişti.
- Susannah doesn't see it that way.
- Susannah öyle demiyor.
- Does Susannah give you head?
- Susannah aşağıdan çalışıyor mu?
I've none left to turn, Susannah.
Çevirecek yanağım kalmadı Susannah.
Susannah? Susannah!
Susannah?
- Susannah, honey. - Susannah.
Susannah, tatlım?
Welcome. I'm Susannah, and this is Elizabeth.
Bu da Elizabeth.
- Hi, Susannah.
- Oh, merhaba Susannah.
Merry Christmas, my Susannah.
Mutlu Noeller... Susannah'm.
Susannah!
Susannah!
Susannah said I was doing it exactly how you did it.
Susannah tıpkı senin gibi yaptığımı söyledi.
Susannah.
- Susannah.
Her sister Susannah does good works for the church.
Kız kardeşi Susannah, kilise adına hayır işleriyle uğraşır.
Helen says you're working for the Church Mission Association, Susannah.
Helen, Kilise Misyoner Derneğinde çalıştığını söyledi, Susannah.
After legacies for the servants, an annuity for Lanscombe, and a small award for myself, the house and the estate are to be sold and the proceeds divided equally between... Timothy, Cora
Hizmetlilere bırakılan bir miktar, Lanscombe'a emekli maaşı ve bana küçük bir ikramiye dışında kalan her şey ev ve arazinin satılmasıyla elde edilecek gelir, Timothy, Cora Rosamund, Susannah ve Helen arasında eşit olarak paylaştırılacaktır.
Well, why Susannah, I'd like to know?
Niçin Susannah'ya, onu çok bilmek isterdim!
- I'm staying with Susannah.
Susannah'nın yanında kalıyorum.
Sit here.
Susannah, buraya otur.
All we had is dead.
Susannah, aramızdaki her şey öldü.
- I'm your Aunt Susannah.
Ben Susannah yengeyim.
- Hi.
Ben Susannah.
Susannah...
- Susannah.