English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ T ] / Tho

Tho traduction Turc

117 traduction parallèle
" Tho'I've belted you and flayed you
" Zavallı köle, Gunga Din
To take her like that... Tho'I can understand his reasons. She'll be a burden to him...
Kızımı bu şekilde alması nedenlerini anlıyabiliyorum ama bu onun için ağır bir sorumluluk.
I came staggering home with tho huge bags...
İki kocaman torbayla.
It's beside tho point.
Konuyla alakasızdı.
My dear Tho'it were
Sevgilim ben
Tuan is also known as Phan Duc Tho.
Evet, annem de bir kurt kadın. Tuan'ın asıl adı Phan Duc Tho.
Friends of Phan Duc Tho.
Phan Duc Tho'nun arkadaşları.
Phan Duc Tho!
Phan Duc Tho!
- He fixed the tooth, tho'.
- Dişi halletti ama.
What are tho...?
O şeylerde ne...?
"Tho" long, "thuckerth!"
Budalalar.
Less than two nanograms of THO, so, per NIDA, she wasn't.
İki nanogramdan az THC var. Ulusal Uyuşturucu Suiistimali Enstitüsü'ne göre değilmiş yani.
THO has no significant cumulative effect, so maybe the question you should be asking is :
THC'nin etkisi zamanla artmaz. Sorman gereken soru şu : O yaşta bir kadın neden uyuşturucu kullanıyor?
- Shouldn't I be getting you out of tho- -?
- Önce şu kıyafetlerde... - Sonra.
" Not tho'the soldier knew Some one had blunder'd
" Asker, birinin hata yaptığını bilmiyordu
When I come back I want tho find you there in the corner.
Geri döndüğümde, seni orada köşede bulmak istiyorum.
We detected THC metabolites in the urine, Jim.
İdrarında THO parçacıkları tespit ettik, Jim.
We beleive tho holy Bart man preach the message of understanding and peace before he was betrayed by his follower Milhouse and pulled apart by snowmobiles, until he died.
Biz de Bart Efendi'nin anlayış ve barış mesajını tebliğ ettiğine inanıyoruz. Havarisi Milhouse tarafından kar küreme aracıyla parçalanarak ihanete uğradığı için vefat etti.
- "I don't believe tho."
- Sanmam. - "Sanmam."
Chan, should I alert the guards, tho?
- Chan, korumaları alarma geçireyim mi, tho? - Hayır.
Chan, you mustn't talk as though you've given up, tho.
Chan, pes etmiş gibi konuşmamalısınız, tho.
I am happy drinking my own internal milk, tho.
Chan, kendi dahili sütümü içmekten memnunum, tho.
There's no problem as such, we've accelerated the calculation matrix, but it's going to take time to harmonise though.
Chan, aslında bir sorun yok. Hesaplama matrislerini hızlandırdık ama verileri düzenlemesi zaman alacak, tho.
We're trying a new reversal process, we'll have a definite result in approximately two hours, though.
Yeni bir evirtim yöntemi deniyoruz. Yaklaşık iki saat içinde kesin sonuçları almış oluruz, tho.
Chan, professor...
Chan, profesör, tho.
VOICE DROWNED OUT BY LOUD DRUMMING Chan, professor Yana, tho.
Chan, profesör Yana, tho. Chan, profesör, tho!
Chan, it's the surface scanner, Professor, it seems to be detecting a different signal, tho.
Chan, yüzey tarayıcısı, profesör farklı bir sinyal alıyor gibi görünüyor, tho.
Chan, welcome, tho.
Chan, hoş geldiniz, tho.
Chan, welcome though.
Chan, hoş geldiniz, tho.
Chan, Chantho, tho.
- Chan, Chantho, tho.
Chan, I do not protest tho.
- Chan, buna itirazım yok, tho.
Is this is a tradition amongst your people?
Chan, bu halkınız arasında bir gelenek mi, tho?
Chan, it is said that I am the last of my species too, tho.
Chan, ben de türümün son örneği olduğumu söyleyebilirim, tho.
Chan, the Conglomeration died... tho.
- Chan, tüm koloni öldü, tho. Koloni!
Chan, most grateful, tho.
- Chan, müteşekkirim, tho.
Chan, you are most unusual, tho.
- Chan, alışılmışın dışındasınız tho.
Chan, it's working, tho.
Chan, çalışıyor, tho.
Chan, Professor, are you all right?
- Chan, Profesör iyi misiniz, tho? Evet, iyiyim.
Chan, 17 years, tho.
- Chan, 17 yıldır, tho. Vay canına.
Long time. Chan, I adore him, tho.
Chan, ona tapıyorum, tho.
Chan, I don't think he even notices, tho.
Chan, fark ettiğini sanmam, tho.
Chan, but I am happy to serve, tho.
Chan, ona hizmet etmekten mutluyum, tho.
Chan, yes, tho.
Chan, evet, tho.
Chan, tho, tho.
- Chan, tho der, tho.
Chan, that would be rude, tho.
Chan, bu nezaketsizlik olurdu, tho.
Chan, indeed, tho.
Chan, doğrusu öyle, tho.
Just once. Chan, I can't, tho.
- Chan, yapamam, tho.
What'd you reckon make a track like that, Tho?
Böyle bir izi hangi yaratık bırakmış olabilir, Tho?
Look at that, Tho.
Şuraya bak Tho.
Chan, professor tho.
Evet.
SIREN WAILS We're losing power, tho.
Güç kaybediyoruz, tho.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]