Told ya traduction Turc
8,727 traduction parallèle
Told ya, it's that jacket.
Söylemiştim, ceket yüzünden.
[pam] told ya!
Demiştim.
Told ya.
Söylemiştim.
Told ya.
Ben söylemiştim.
He told me he could ruin my life, or he could do great things for me.
Bana hayatımı mahvedebileceğini ya da benim için harika şeyler yapabileceğimi söyledi.
I already told you - - I don't know anything about this author.
Size söyledim ya Yazar'la ilgili hiçbir şey bilmiyorum.
I already told you... I don't know anything about this Author.
Size söyledim ya Yazar'la ilgili hiçbir şey bilmiyorum.
- We need an anesthesiologist or an ER doc here. I told you there are risks.
- İlaçlarını titre etmek için ya anestezi uzmanı ya da acil servis doktoru lazım.
I just told you.
- Az önce söyledim ya. Var.
Told you. I know.
Biliyorum dedim ya.
I told Cynthia to get Macey and get out.
Cynthia'ya Macey'i alıp gitmesini söyledim.
I can't believe you told Ezra and lived to talk about it. I know.
- Ezra'ya söyleyip sağ kurtulduğuna inanamıyorum.
I told you,
Söyledim ya,
I told you, you have one chance in a thousand.
Söyledim ya, 1000'de 1 şansın var.
I already told you.
Size söyledim ya.
- She's already told you.
- Söyledi ya zaten.
I told you.
Söyledim ya.
I don't know what this priest told you or what you think you heard, but I do know this :
Bu rahip sana ne dedi ya da kalbin ne diyor... bilmiyorum, ama şunu biliyorum :
I told you I was worried.
Endişelendiğim için dedim ya.
I told you, it eats you up.
Dedim ya, seni yiyip bitirir.
I don't... I don't know, man. I told you.
- Söyledim ya dostum bilmiyorum.
I told you, I'm watching the game.
Dedim ya, maçı izliyorum.
If she's told anyone...
Ya birine söylediyse.
From what I've been told, there's no queen more beautiful, gracious or wise than Elizabeth.
Bana söylendiği kadarıyla, Elizabeth'den daha güzel, zarif ya da bilge bir kraliçe yok.
You should have told me.
Bana gelmeden önce söyleseydin ya.
When I told Georgia about Chekura, she said that the fishnet would pull him up.
Georgia'ya Chekura'yı anlattığım zaman balık ağlarının onu çekeceğini söyledi.
I had no doubt what my parents would wish, and I told Chekura that I wanted to be married.
Annem ve babamın ne isteyeceği konusunda hiç şüphem yoktu. Ben de Chekura'ya evlenmek istediğimi söyledim.
So, when they came home that night, drunk, and told me they were going to Africa...
O gece eve sarhoş geldiler ve Afrika'ya gidiyoruz dediler.
Do you remember when Edwards told you about seeing Morris'truck the night his wife died?
- Edwards eşinin öldüğü gece Morris'in kamyonunu gördüğünü söylüyordu ya.
I told you, my daughter is dead.
Söyledim ya, kızım öldü.
No, I told you. It's Simon Moran.
Söyledim ya, o Simon Moran.
I told Monica there was something wrong with him, that he was troubled.
Monica'ya bu çocukta ters bir şeyler olduğunu söyledim. Rahatsız birine benzediğini.
You know when I told you someone hurt me a long time ago?
Hani sana birilerinin bana zarar verdiğini söylemiştim ya?
He probably figured we'd go to Halawa to see what Waincroft told IA.
Coughlin aptal değildir. Halawa'ya gidip Waincroft'a içişlerine ne anlattığını soracağımızı düşünmüştür.
Told'ya.
Söylemiştim.
I told you I was sorry about that.
Bunun için özür diledim ya.
And I told Dino the whole story, I told him about the guy,
Dino'ya hikâyeyi anlattım, adamdan bahsettim.
I told you I don't wanna... "
"Dedim ya gitmek istemiyorum."
I told you.
Anlattım ya.
I already told you I don't know.
Sana bilmediğimi söyledim ya.
I told you... my uncle didn't tell me anything.
Dedim ya, amcam bana hiçbir şey söylemedi.
I told y...
Dedim ya.
I told Kevin about how I approved of your strategy for breaking up with Marcus, and he said that we were "sociopaths."
Kevin'a senin Marcus'tan ayrılma stratejini nasıl onayladığımı anlattım ya da bizim sosyopat olduğumu söyledi. - Ee, onu terk edecek misiniz?
I want to get married as badly as you do, but how would you have liked it if I hadn't told you that Julianna had escaped?
Ben de senin istediğin kadar çok seninle evlenmek istiyorum ama peki ya ben sana Julianna'nın kaçtığını söylemeseydim, hoşuna gider miydi?
You told me that she went to this school and that she joined Kappa and that died when I was two and not much else.
Bana, sadece bu okula gittiğini ve Kappa'ya katıldığını ve iki yaşımdayken öldüğünü söyledin.
The department told me I had too many vacation days built up, so I had to use them or lose them.
Departman çok fazla tatil günümün birikmiş olduğunu söyledi. Tatil hakkımı kullancak ya da kaybedecektim.
My hands held Glenda's when I told her Eddie died on my watch.
Eddie'nin benim nöbetim sırasında öldüğünü Glenda'ya söylerken ellerini tutuyordum.
Has it been so long since you came to me and told me that we stand and fall together?
Bana gelip, beraber ya batarız ya da çıkarız diyeli o kadar çok mu oldu?
He told Ananias that I will suffer...
Hananya'ya benim sıkıntı çekeceğimi...
- Yeah, I just told you I set it all up.
- Vardı, anlattım ya az önce.
Have you told Chan Soo? Yes.
Chan Soo'ya söyledin mi?