We stick together traduction Turc
1,095 traduction parallèle
And this time we stick together.
Ve bu sefer birlikte hareket ediyoruz.
- We stick together.
- Birlikte olmalıyız.
- So long as we stick together.
- Beraber kaldıkça.
As long as we stick together, nobody will suspect her of anything.
Birbirimizle dayanıştığımız sürece, hiç kimse ondan herhangi bir konuda kuşku duymaz.
Everything's gonna be alright, as long as we stick together.
Birlikte olduğumuz sürece, her şey yolunda gidecek...
We have to stick together.
Birbirimize kenetlenmeliyiz.
We've got to stick together.
Birbirimize sımsıkı tutunmalıyız.
We've got to stick together, Sam.
Birbirimizden ayrılmamalıyız Sam.
- We girls must stick together.
- Biz kızlar birlikte takılmalıyız.
We have to stick together until this assignment ends.
Bu görev sonlanana kadar birbirimize katlanmak zorundayız.
I'm sure if we just stick together, guys, we'll all be...
Eminim ki birbirimize destek olursak, hepimiz de...
We got to stick together, fellas.
Birbirimize destek olmalıyız arkadaşlar.
Well, I think we should stick together.
Pekala, birlik olmamız gerektiğini düşünüyorum.
You want to talk, about this, call me in we have to stick together.
Bu konuyu konuşacaksanız beni de çağırın. Yapmamız gereken şey, tek yürek olmak.
We gotta stick together.
Biz el ele vermeliyiz.
That's why we have to stick together.
Bu yüzden el ele vermeliyiz.
We just gotta stick together, hey?
Ama birbirimize kenetlenmeliyiz.
We gotta stick together, cos what are we?
Birbirimize kenetlenmeliyiz, çünkü biz neyiz?
And we, the Russians, we must stick together.
Ve biz Ruslar, birbirimizi desteklemek zorundayız.
We're Squares, Allison, and Squares got to stick together.
Biz Grand Tuvalet'iz Allison, başkalarını aramıza almayız.
We need to stick together, otherwise we have no security.
Kenetlenmeliyiz. Yoksa hiç güvenliğimiz olmayacak.
We're going to stick together, you and me.
Birbirimize sadık kalacağız, sen ve ben.
We gotta stick together now.
Birlikte hareket etmeliyiz.
You and me, Jimmy, we're always gonna stick together.
üç kere, iki kere iki, kaç eder? 12.
You and me, Jimmy, we're always gonna stick together. How much is three...
Beni dinle Jimmy.
- We're always gonna stick together.
Her zaman birlikte olacağız.
We were always gonna stick together, remember?
Her zaman birlikte olacaktık hatırladın mı?
You and me, we'll always stick together.
Sen ve ben Her zaman birlikte olacağız.
We gotta stick together.
- Hayır! Beraber kalmalıyız
Everybody, stick together. We don't want to get separ...
kimse yanımızdan ayrılmasın ayrı kalmayı isteme- -
Guys, we have to stick together.
Millet birbirimize dayanarak yürümeliyiz.
That's- - that's- - that's why we got to stick together.
Bu... bu bu yüzden birlikte olmalıyız. Shel?
I think we should stick together.
Birbirimize sadık kalmalıyız.
We just have to stick together.
Sadece birbirimize destek olmalıyız.
We stick together.
Birbirimize destek oluruz.
We promised each other in the beginning that we'd stick together.
Birbirimize söz verdik baştan beri birlik içinde kalacağımıza dair.
We have to stick together.
Bir arada kalmalıyız.
Because when Pop said we had the opportunity to live here with you our only living grandmother, and our only living Aunt Bella I thought the family should sort of stick together, now that our country's at war with Germ... Japan, and that...
Çünkü babam hayattaki tek büyükannemizle ve Bella halamızla... kalabileceğimizi söylediğinde... düşündüm ki ailemiz... bir arada olmalı, hele ülkemiz bu savaşta Alman... yani Japonlarla savaşırken...
If we're gonna do anything worth something, we gotta stick together.
Bunu başarabilmek için de... birbirimize destek olmalıyız.
We grunts gotta stick together.
Ayak takımı olarak bir birimize destek olmamız lazım.
When things get tough, we have to stick together.
İşler zorlaştığında,.. ... birbirimize destek olmamız lazım.
- We're supposed to stick together.
Birlik olmamız gerek.
Maybe you can stick around, and we can sweep together.
Benimle kalabilirsin, herkes gittikten sonra etrafı süpürürüz.
"Why don't you stick around, and we can sleep together."
"Benimle kalabilirsin, herkes gittikten sonra sevişiriz."
This cross-country flight from the law would be hell if we didn't stick together.
Eğer beraber hareket etmeseydik kanunlar bu ülkeyi başta başa bize cehennem ederlerdi.
It's amazing how through all this adversity, we managed to stick together.
Bunca zorluğa beraber katlanmamız harika birşey.
We should stick together while we're there.
Sanırım oradayken de bir arada kalmalıyız. Her ihtimale karşı.
We have to stick together.
Birbirimizden ayrılmamalıyız.
I need your word that we're gonna stick together.
Hep yanımda olacağına dair söz vermeni istiyorum.
We'll stick together.
Birbirimizden ayrılmayalım.
- And we're gonna stick together.
- Ve sonuna kadar birbirimizi destekleriz.