Which one traduction Turc
16,999 traduction parallèle
Which one is Rip Van Winkle?
Hangisi Rip Van Winkle?
Well, now which one of them was in "Sixteen Candles"?
Onlardan hangisi "Sixteen Candles" filminde oynadı?
Which one is that?
O hangisiydi?
- Which one?
- Hangi istasyon?
Which one will it be, Sameen?
Hangisi olacak Sameen?
- Which one?
- Hangisi?
Oh, which one's Kathy with a K?
K ile yazılan Kathy hangisi?
I have to see it to know which one...
Görmem gerekiyor, hangisi...
Now, which one of you fucked up?
Hangisiz işi mahvetti?
How would I know which one you're talking about? !
Ben nerden biliyim ne hakkında konuşuyorsun?
Which one is Shay, Roth's daughter?
Hangisi Roth'un kızı Shay?
And, uh, which one of us has that kind of opportunity?
Hangimizin büyük eve girebiliriz ki?
Which one?
Hangisi?
Hey, guys, which one?
Millet, sizce hangisi?
There's no way to know which one is housing the bombs.
Bombaların hangisinde durduğunu bilmemiz mümkün değil.
Which one is it?
Hangisi?
Which one do you want?
Hangisini istiyorsun?
Which one?
Hangisi peki?
Uh, between a horse and... and a ferret and, um, a shrimp, which one looks more like an insect?
Bir at bir feret ve bir karides arasında hangisi, böceğe daha çok benziyor?
- Oh, - "Which one?"
- Ha - "Hangisi?"
Which one of us should approach him?
Hangimiz yaklaşmalıyız ona?
I don't know which one.
- Hangisi olduğunu bilmiyorum.
Um... which one of us has, uh, softball duty tonight?
Bu akşam Softball sırası kimde?
Which one?
Hangisine?
Tell me, which one of these three desperados Are you spreading your fine little gams for?
Söyle bakalım, bu çılgınlardan hangisine küçük güzel bacaklarını açıyorsun?
A story I'd like to hear someday, But for now, which one of these two gentlemen Are you porking, then, trudes?
Bir gün bu hikayeyi de dinlemek isterim ama şimdilik bu iki adamdan hangisinin kızla yattığını öğrenmek istiyorum.
Which one?
Hangisiydi?
Which one was on?
Hangisi vardı bu akşam?
Which one of you is called Old School, gave Cobra a concussion and broke three of his ribs?
Eski okul denen, Cobra'ya beyin sarsıntısı geçirten ve üç kaburgasını kıran hanginiz?
I wonder which one of these two guys is the one I quit to?
Bunlardan hangisi için bıraksam acaba?
Samaritan has attempted to sidetrack her work many times, but she is as tenacious as she is brilliant, which leaves us with one option.
Samaritan birçok kez çalışmalarını engellemeye çalıştı. Ama kendisi mükemmel olduğu kadar ısrarcı biri. Bu da bize tek bir seçenek bırakıyor.
Combined with human flu virus, which has a transmission of ten to one, that means...
İnsan gribiyle birleşince, ki onun da 1 kişiden 10 kişiye bulaşma özelliği vardır.
Samaritan's copy was downloaded to a server in a building in Midtown which only has one defining characteristic :
Samaritan'ın kopyası şehir merkezindeki bir server'a yüklendi. Buranın tek bir tanımlayıcı özelliği var.
Which is why your cargo is on one of my wagons as we speak.
Bu yüzden de şuan yükünüz arabalarımdan birine yükleniyor.
Which one is mine?
- Hangisi benim?
They built one like it in Los Alamos last year, which at full power could generate 25 kilowatts.
Geçen sene bunun gibi bir tanesini Los Alamos'da inşa etmişlerdi. Tam kapasitesinde 25 kilovatlık güç üretebilir.
There is one particular Roxxon location a few hours outside of Los Angeles, which I believe would be the most likely place.
Los Angeles'ın dışında, birkaç saat uzaklıkta bir Roxxon mekânı var ki bence oradadır bombalar.
And if you attempt to move the beacon or break even one link in the chain, you will be injected with a neurotoxin... Which will kill you in 35 excruciatingly painful seconds.
Çıkarmaya teşebbüs bile edersen, hatta zincirin bir parçasını bile koparırsan kolye sana, dayanılmayacak derecede acılı 35 saniyelik bir ölüm verecek norötoksin salacak.
No one's ever broken your heart'cause you've never let a woman close enough, which tells me, five, you're bad news.
Hiç kimse kalbini kıramaz çünkü bir kadını hiçbir zaman bu kadar yaklaştırmazsın, ki, beş, tam bir felaketsin.
They are one month ahead of you in their training, which means they're better, faster, and smarter than you. And more prepared for what's to come.
Eğitimlerinde sizden bir ay öndeler, bu da demek oluyor ki sizden daha hızlılar ve daha akıllılar ve olacaklara daha hazırlıklılar.
We've done this color wars exercise 20 times since I've been at Quantico, and this is only the third time that the two teams have been tied. - Which means we're going to conduct one final exercise... class against class. - What?
Quanticoda bulunduğum süre boyunca bu boya savaşını 20 kez yaptık, ve bu iki takımın da berabere olduğu 3. savaş.
Which is why you can dismiss one drunken idiot.
Bundan dolayı sarhoş salağın tekini görmezden gelebilirsin.
No one knows we're here, which means we take our time..
Kimse bizim zaman ayırın anlamına gelir burada olduğumuzu biliyor.
Which is why I work as hard as I do, make sure this one here is as easy as it can be.
Bu yüzden, buradaki hayatımı elimden geldiğince kolaylaştırmak için çok çalışıyorum.
Bugging my predecessor's office, having one of your officers marry his secretary, which is the lowest thing I have seen in my entire life.
Benden önceki müdürün odasına böcek yerleştirmek memurlarınızdan birini sekreteriyle evlendirmek ki bu hayatımda gördüğüm en adice şeydi.
Jason told us he only made one copy of the database which is on a flash drive he gave to his brother for safekeeping.
Jason bize veri tabanının sadece bir kopyasını yaptığını, onu da saklaması için bir flaş bellekte ağabeyine verdiğini söyledi.
One... we can shoot it out, the outcome of which seems obvious.
Birincisi savaşırız, ki sonuç bariz gibi duruyor.
Just... just want to know which one of them was Negan.
Keşke hangisinin Negan olduğunu bilseydik.
And one day, one day, all of you will understand that of which I am capable.
Ve bir gün, bir gün hepiniz neler yapabileceğimi anlayacaksınız.
Phil Coulson is no friend to the inhumans... in fact, he'd like to exterminate them, which is why he was trying to manipulate this group into putting them all in one place.
Phil Coulson Inhuman'ların dostu değil. Aslında onların kökünü kazımak istiyor. Bu yüzden bu grubu hepsini bir yere koymak için kötüye kullanmaya çalışıyor.
One that grazed the torso just beneath the right arm and the second which entered the abdomen, possibly into his liver.
Bir tanesi sağ kolunun alt kısmını sıyırmış. İkincisi de karın bölgesine isabet eden ve büyük ihtimalle karaciğerine gelen kurşun.