English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ Y ] / You broke up

You broke up traduction Turc

1,960 traduction parallèle
You broke up?
- Ayrıldınız mı?
And the reasons that you broke up -
Ve ayrılma sebeplerin..
That way, when you miss Robin, And you will, you can remind yourself why you broke up.
Bu şekilde, Robin'İ özlediğin zaman ki özleyeceksin de ; neden ayrıldığınızı kendine hatırlatmış olacaksın.
I thought you broke up with her.
Ayrıldığınızı sanıyordum.
I hear you broke up with Amy.
Amy ile ayrıldığınızı duydum.
Why are you still hanging out with Leonard so much even though you broke up with him?
Ayrılmış olmanıza rağmen neden hâlâ sürekli Leonard ile takılıyorsun?
Dixon, when you broke up with me,
Dixon, senden sonra dağılmıştım.
Just because you broke up with me doesn't mean we can't be friends, right?
Benden ayrılman, arkadaş olamayacağız anlamına gelmiyor, değil mi?
Why? Because you broke up with somebody?
Sevgilinden ayrıldığın için mi?
You broke up.
Sesin kesildi.
Mia, you broke up with me by text message.
Mia beni bir kısa mesajla terk ettin.
You broke up on me there for a second.
Tamam, bir saniyeliğine kesildi.
Ironic- - you broke up with me.
Enteresan, oysa sen benden ayrılmıştın.
You broke up with me, remember?
Beni tek ettin, hatırladın mı?
- Is he the reason you broke up with Ben?
Ben ile ayrılmanın sebebi o mu?
You broke up with him cause he couldn't choose you.
Seni seçemediği için ondan ayrılan sendin
You're happy we broke up, aren't you?
Ayrıldığımız için memnunsun, değil mi?
Why? Because she broke up with you?
Senden ayrıldığı için mi?
I thought you two broke up.
Ayrıldınız zannediyordum.
So, what did Tina say when she broke up with you?
Tina senden ayrılırken ne dedi?
I mean, I think that guy just broke up with his girlfriend just so he could stare at you.
Yani şu çocuk sana alık alık bakabilmek için az evvel kız arkadaşından ayrıldı.
I mean, if you two broke up, we'd be free to see each other, right?
Yani, eğer ayrılırsanız, biz görüşmek için serbest oluruz, değil mi?
Now, when you said on the phone he broke up with a girl, you meant an actual girl, not something you kids whipped up in a lab?
Şimdi telefonda bir kızdan ayrıldığını söylerken gerçek bir kızı kastettin değil mi? Sizin laboratuarda takıldıklarınızdan değil yani.
She broke up with you again Over that three hole thing, right?
Senden yine Üçüncü Delik... meselesinden dolayı ayrıldı değil mi?
All this time, I thought it was my fault that you two broke up, because of my stupid little bike accident.
Onca zamandır ayrılmanızın sebebinin yaptığım o aptalca küçük motor kazası yüzünden ben olduğumu sanıyordum.
Word around school is that you and silver broke up.
Tüm okul Silver ile ayrıldığınızı konuşuyor.
Because you know I just broke up with Mia.
Çünkü Mia'dan yeni ayrıldığımı biliyorsun.
We broke up, you know.
Ayrılmıştık.
You said that you were in love with her, that she broke up with you, that she took her own life by jumping off a high bridge.
Ona aşık olduğunu, onun senden ayrıldığını yüksek bir köprüden atlayarak intihar ettiğini söyledin.
You know, when we broke up, it was because I felt like I was smarter than you.
Biliyorsun, seninle ayrıldığımızda, bunun sebebini benim senden daha akıllı olduğumu düşmememdi.
How old were you when they broke up?
Ayrıldıklarında kaç yaşındaydın?
On top of everything else... you guys, George has cancer... my girlfriend broke up with me.
Her şeyden önemli olan bu durumun dışında George kansere yakalanmış ve sevgilim benden ayrıldı.
Jonathan told me that leah broke up with you.
Jonathan, Leah'nın senden ayrıldığını söyledi.
- I figured you guys broke up.
Ayrıldığınızı düşünmüştüm.
But you guys broke up.
Ama siz ayrıldınız.
I do not get it, why do you think they broke up?
- Anlamadım.. niye ayrılsınlar ki?
You see, um, they broke up when Brian went off to college.
Hayır. Brian üniversiteye gidince ablamla ayrıldılar.
When you two broke up, it was hard...
O zaman her ikisi ayrıldı, zor oldu...
You never broke his heart like that idiot son of his, up in Vermont.
Onun kalbini aptal oğlunun Vermont'ta kırdığı gibi hiç kırmadın.
So was the beard the only reason you and James broke up?
Yani sen ve James'in ayrılmanızın tek nedeni sakal mı?
Gloria, if Barbara broke up with you, that gives you motive for murder.
Gloria, Barbara senden ayrıldıysa eğer, bu sana onu öldürmek için bir neden verir.
So I-I heard, uh, you and Bug broke up. We don't have to talk about it.
Bug'dan ayrıldığını duydum.
When you and I broke up, Julia and I slept together.
Seninle ayrıldığımızda Julia ile yattım.
Okay, you know why I broke up with Paige.
Tamam, Paige'den niye ayrıldığımı zaten biliyorsun.
- When you and I broke up, Julia and I slept together.
Seninle ayrıldığımız zaman onunla birlikte olmuştum.
And then we broke up, but then we got back together again, and now she thinks that you love her more than ever.
Daha sonra ayrıldık ama yine bir araya geldik. Artık onu eskisinden daha fazla sevdiğini düşünüyor.
Okay, before you do anything hasty, he just broke up with his girlfriend.
Tamam, aceleyle bir şey yapmadan söyleyeyim kız arkadaşından yeni ayrıldı.
Ever think the reason Lee broke up with you is you're not gay?
Lee ile ayrılmanızın nedeninin gay olmaman olduğunu düşündün mü?
After we broke up, I was looking for you all the time!
Biz ayrıldıktan sonra seni arayıp durdum.
You are what broke up CJ and Cal.
CJ ve Cal senin yüzünden ayrıldı.
I guess it's only fitting that since I broke you up...
Sanırım siz ben senin yanından ayrılınca bir araya geldiniz- -

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]