English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russe → Turc / [ М ] / Минута

Минута traduction Turc

1,455 traduction parallèle
У тебя есть минута, чтобы она убралась отсюда.
Onu, 60 saniye içinde buradan çıkart.
Одна минута до полуночи.
Gece yarısına bir dakika var.
Эдди приезжал каждый день, минута в минуту.
Eddie her gün saat tam 3'te gelirdi.
До конца первого периода 1 минута.
İlk çeyreğin son dakikasına girilirken.
Здесь дорога каждая свободная минута, сэр, я Вас уверяю.
Kıymetli az bir boş vakit,
Хорошо, у меня лишь минута.
Bir dakikam var. Gibbs şu an müdürün yanında.
По утрам у нас минута молчания.
Sabahları biraz sessizliğe ihtiyacımız var. Tamam.
Внимание, персонал, минута до нулевой отметки.
Bütün personel, patlamaya son bir dakika.
Упустил то, что каждая минута с тобой становится... лучшей минутой в моей жизни!
Sadece seninle birlikte geçirdiğim her anın, hayatımın en güzel anı olduğu bilgisi.
89-ая минута Два брата сошлись в поединке, сейчас они все решат через пенальти! Будет ли рекорд...
Dakika 89 iki kardeş altı pas içinde karşı karşıya bir top ve tehlikedeki bir rekor.
Дорога каждая минута!
Fazla vakit kalmadı!
Люди надоедает минута молчания во время бейсбольной игры.
İnsanlar maç öncesi saygı duruşundan bıkmaya başladı.
На счету каждая минута, наша задача :
O zaman her dakika kıymetli. Görevimizi hatırlayın mürettebat.
- Мне просто нужна минута.
- Bana biraz izin verir misin?
Около минута назад - вот это.
Her neyse.... Birkaç dakika önce de bu çıktı.
Минута это не так долго.
Bir dakika, uzun bir zamandır.
У меня все в порядке с ними ненадолго, но как только проходит минута, полторы, мне надо уёбывать оттуда.
Kısa bir zaman için aramız fena olmaz fakat bir-bir buçuk dakikayı geçtim mi oradan siktir olup gitmem gerekir.
Минута молчания. Номер 44, Квентин Филдс.
44 numaralı oyuncumuz Quentin Fields için hepinizi saygı duruşuna davet ediyorum.
31 минута.
31 dakika.
У тебя минута.
Bir dakikan var.
До выброса одна минута.
Kirliliğe bir dakika kaldı.
- В этом вагоне не могу. У тебя минута, или он умрет.
Treni 60 saniye içinde durdurmazsan hayati organlarını deşmeye başlayacağım.
Минута, и она уже херачит через окно.
Bir dakika sonra kendini pencereden içeri atar bu.
Просто одна минута, одна минута.
Sadece bir dakika, bir dakika.
Но я считаю, что каждая минута удовольствия ценнее... чем возможно последующая боль... потому что ничто на Земле... не может заставить двух людей чувствовать себя лучше.
Ama yaşadığım her haz dolu an, sonrasında gelen acıya değer. Çünkü dünya üzerinde hiçbir şey iki kişiyi bu kadar mutlu edemez.
"амечательно, осталась одна минута. " еперь мы поиграем в панику. Ёй.
Çok güzel, son dakika paniği de oynayabileceğiz.
[21 минута]
21 DAKİKA
Одна минута.
Bir dakika.
Ну, ровно минута, 40 секунд. Ну, как-то так.
Bir dakika kırk saniye, aşağı yukarı.
1 минута до удара волны.
- Evet. - Yürü. Çarpışmaya 1 dakika.
У вас одна минута.
Bir dakikan var.
- Эй, мне нужна минута.
- Hey, bir dakika.
- Нет, мне нужна минута.
- Hayır, bir dakika.
У меня есть одна минута. Шестьдесят секунд. Чтобы избежать неминуемой гибели.
Ölümden kaçmak için sadece 1 dakikam yani 60 saniyem var.
У каждого всего лишь минута, и когда стрелка таймера укажет на ноль, тот, кто бросит на весы больше мяса, избавится от капкана. А другой умрёт, потому что стальные винты раздавят череп.
Çünkü 60 saniyelik kronometre sıfırı gösterdiğinde kafatasınızı delmek için harekete geçecek olan düzenekten sadece etinden en çok fedakârlık etmiş olan kurtulacak.
1 минута, 43 секунды.
1 dakika 43 saniye.
1 минута, 39 секунд.
1 dakika 39 saniye.
У тебя есть 1 минута.
1 dakikan var.
Не такая теперь у нас минута. Перед нами дела великого поту и великой казацкой доблести!
Çok çaba harcayacağız, ama sonuç ;
- За которыми последует 15-минутная минута молчания.
- 15 dakikalık saygı duruşuyla devam edecek.
А если это займет 73 минуты, тогда у нас одна минута, чтобы угадать вопрос.
Eğer cevabı yazmak 73 dakika sürüyorsa soruyu tahmin etmek için bir dakikamız var demektir.
Возможно, видя смерть каждый день Мы вынуждены помнить что ни одна минута... Нам не принадлежит
Belki de ölüme her gün bakmak bize bu hayatın, yaşadığımız her dakikanın ödünç olduğunu hatırlatıyordur.
Одна минута, + 4 ° C.
39 derecede bir dakika.
Минута и тридцать секунд, доктор.
Bir dakika, 30 saniye doktor.
Хорошо, давай обгоним его и притворимся, что это последняя минута игры, хорошо?
Pekala, onu kenardan geçelim ve oyunun son dakikasıymış farzedelim, tamam mı?
Мне нужна минута.
Bana bir dakika müsaade. Sandinsky konusunda endişelenme.
- Но прежде чем я расскажу вам эту историю... - Одна минута. - Думаю, нужно рассказать вам как мы оказались в этой ситуации.
I.B.M'in Almanya'ya, belli demografileri ayrıştırmak için sattığı teknoloji olabilir.
Минута, 24 секунды.
1 : 24.
Минута у нас есть.
Bir dakikamız var.
Последняя минута.
Son dakika.
- Одна минута. о том что произошло в этот день 20 лет назад.
Sahte bir web sitesi bile yapılmıştı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]