English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russe → Turc / [ Я ] / Я ждал подходящего момента

Я ждал подходящего момента traduction Turc

25 traduction parallèle
Я ждал подходящего момента, ну и чёрт с ним, больше не могу ждать!
Uygun zamanı bekliyordum ama ne farkeder, söylemezsem çatlayacağım.
Я ждал подходящего момента и я действительно был сильно загружен на работе.
Sadece doğru zamanı bekliyordum ve burada işlerden dolayı tıkılı kaldım.
Я ждал подходящего момента.
Uygun zamanı bekliyorum.
Я ждал подходящего момента.
Uygun zamanı bekliyordum.
Ты знаешь, вообще-то, я собирался поговорить с тобой об этом, но, эм, я ждал подходящего момента.
Aslında, bu konuyu seninle konuşmak istiyordum, ama doğru zamanı bekliyordum.
Я ждал подходящего момента.
Çok istedim ama doğru anın gelmesini bekledim.
Я ждал подходящего момента. Ждал твоего сигнала.
Ben saldırmak için tetikteydim ama ipucu neydi bilmiyordum.
Я ждал подходящего момента, чтобы дать тебе это, но я не могу больше ждать.
Doğru zamanı bekleyip duruyordum yani bunu sana vermek için ama artık bekleyemeyeceğim.
Я ждал подходящего момента.
Zamanımı kolluyordum.
Я ждал подходящего момента, чтобы рассказать тебе.
Sana söylemek için doğru zamanı bekliyordum.
И я ждал подходящего момента, чтобы поднять этот вопрос.
Ve bunun için doğru zamanı gelmesini bekliyordum.
Я ждал подходящего момента.
Anlatacak doğru zamanı bekliyordum.
Я ждал подходящего момента, чтобы тебе сказать.
Bunu söylemek için doğru zamanı bekliyordum.
Я давно его хранил ждал подходящего момента.
Bu bayağıdır elimde duruyor. Doğru zamanı bekliyordum.
Я ждал подходящего момента.
Doğru zamanı bekliyordum.
Я просто... ждал подходящего момента.
Ben sadece...
Я ждал подходящего момента, чтобы сказать тебе это.
Sana söylemek için doğru zamanı bekliyordum.
ну, я как раз ждал подходящего момента просто он никак не наступал она опять голая на обложке, да?
Doğru zamanı bekliyordum. Bir türlü denk gelmedi. Kapakta yine çıplak, değil mi?
Я все ждал подходящего момента, что бы рассказать тебе, не навлекая на себя твой праведный гнев. Мы по очереди играем Джульетту.
Sana söylemek için doğru zamanı bekliyordum fakat onaylamamanın ateşli tutkusu olmadan sırayla Juliet oynadık.
Я боялся сказать тебе, но скорее всего ждал подходящего момента.
Sana söylemeye korkuyordum ama sanırım sadece doğru zamanı bekliyormuşum.
- Она его видела? Ладно, я просто ждал подходящего момента.
Pekâlâ, doğru zamanı bekliyordum.
Да, именно так и было, Левон, однако исходя из уважения к желаниям Линли, я всего лишь ждал подходящего момента.
- Ben de tam bunu söylüyordum Lavon Lynly'ye saygımdan, doğru zamanın gelmesini bekliyordum.
Я не знаю, что говорить, но я ждал подходящего для этого момента, но всё время что-то мешало.
Ne söylemek üzere olduğumu bilmiyorum fakat bunu yapabilmek için mükemmel anı bekliyordum ama bir şeyler sürekli araya girip durdu.
– Я просто ждал подходящего момента.
- Doğru zamanı bekliyordum sadece.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]