Eminim traduction Anglais
74,027 traduction parallèle
Eminim ki benim şu kısa süren polislik maceramın pek de iyi gitmediğinin farkındasın.
As I'm sure you're aware... my experience playing cop wasn't entirely successful.
Film vizyona girince teklif yağacağına eminim.
Well, I'm sure once the picture opens, there'll be no end of offers.
Eminim olmamıştır.
I'm betting no.
İhtiyacımız olanı sağlayabileceğine eminim.
Surely you can get what we need.
O yüzden eminim.
So, yeah, I'm sure.
Eminim doktorlarınız söylemiştir... Bana hiçbir şey söylemediler.
As I'm sure that your doctors told you- - they didn't tell me nothing.
Eminim onun gerçek adı bile bu değildir.
I'm sure that's not even his real name.
Eminim seni görmek isterdi.
I'm sure he'd love to see you.
Ve eminim ki Scottie de almıyor.
And I'm pretty sure that Scottie, she doesn't, either.
Eminim işler böyle yürüyordur.
Well, I'm sure that's how it works.
Hayır, bilmiyoruz ama eminim ki bulacağız.
No, we don't, but we're sure as hell gonna find out.
Bekle, eminim Archie sana eve kadar eşlik eder.
Uh, wait. I'm sure Archie would happily escort you.
Eminim ki halledebilirsin.
I'm betting you can handle it.
Eminim ki bu yüzden çok iğrenç davranıyorsun.
I'm sure it's why you're being particularly obnoxious.
Eminim kocanın en samimi hürmetleriyle.
With warmest regards from your husband I'm sure.
Numaranın yerini tespit ettiğinden eminim.
I'm sure he got a trace on the call.
Ben düşersem, ağırlığım tetiği çeker ve eminim ki kafası kopacaktır.
If I fall, my weight will pull the trigger, and I'm pretty sure it will decapitate her.
- Eminim ki getirecektir.
- I'm sure he will.
Ve eminim ağır silahları vardır.
And I bet they're heavily armed.
Eminim ki bir çeşit sanat...
And I'm sure they have, um, some kind of art...
Eminim gözlerine kapılıyorsundur, değil mi?
I bet you just fall right into them, don't you?
- Eminim öyledir.
- I bet.
Nota, program değişikliğine ya da devlet kurumuna girmeye ihtiyacın olursa eminim arayacağın ilk kişi ben olurum.
If you need a grade, or a schedule change, or to break into a government institution, I'm sure I'll be the first person you call.
Gayet eminim.
I am very sure.
Faklıyız biz. Senin kadın benim de erkek olduğumdan eminim. Bu duruma yardım eder.
I'm sure you are a woman and I'm a man, but
Eminim.
I'm not wrong.
- Eminim öyledir.
I bet he did.
Eminim bakarsın.
I know you will.
Norman, eminim iyi niyetlerle gelmiştir ama yanlış fikre kapılmış.
- Norman, I'm sure he's coming at it from a good place, but... Unfortunately, he's just misguided.
Eminim size sonra döner.
I can--i can tell him that you called, and I'm sure he'll- - he'll call you back.
Siz bana eşinizin adını söyleyin, ben görmüş mü diye sorarım. - Eminim size döner.
- look, why don't- - why don't you just give me your husband's name and I can ask him myself if he's seen him and- - um, I'm sure he'll let you know.
Eminim geliverecektir.
I'm sure he'll come around.
Ama eminim senin yöntemin de işe yarar.
But I'm sure your way works too.
Antifriz olduğuna eminim.
I'm pretty sure it's antifreeze.
Eminim yüzlerce dava çözmüşsünüzdür.
I bet you broke hundreds of cases.
Ziyaretimizi ihbar etmenin, ailenin sorguya alınmasıyla sonuçlanacağını anladığından eminim.
I'm sure you understand that reporting our visit will just get your family dragged down to Interrogation.
% 100 eminim.
100 %.
Cecil'in onu görmeye geldiğine eminim.
Pretty sure that's who Cecil came to see, anyway.
Eminim başka isimleri de vardır.
I'm sure he has other aliases too.
Eminim öyledir.
I'm sure it is.
Onların bu davranışlarının, senin sadakatin hakkında bazı sorular doğuracağını eminim anlıyorsundur.
I'm sure you understand that their behavior might raise questions about your own loyalty.
Eminim daha fazlasını yapabilirdin.
I think there is more that you could do.
Eminim titreyen yer değil, ayaklarıdır.
I am sure his legs were shaking, not the earth.
Ama eminim ki o samimi.
I'm sure she's... sincere.
Eminim bir içkiden bir zarar gelmez.Saat 12 olmuş olsa da.
I'm sure one drink wouldn't do any harm. Though it has gone 12 o'clock.
Eminim beni öldürmeye çalışması tamamen yanlış anlaşılmadır.
I'm sure it was just a misunderstanding that made her try to murder me.
Del, ortada kaybolan bir paran varsa eminim makul bir açıklaması da vardır.
Listen, Del. Wh... Whatever money you're missing,
Eminim ayıbını daha yüzüne vurmamışsındır.
I bet you haven't even confronted her yet, huh?
Bunu çözeceğimizden eminim.
I know we'll work this out later. I really do.
Eminim Whitney seni görmek isterdi.
I'm sure Whitney would love to see you.
Eminim ki, bize işlerin yolunda gideceğine dair söz vereceksin.
- and the diamonds. - Let me guess.
eminim ki 169
eminim öyledir 355
eminim iyidir 17
eminim öyle 22
eminim yaparsın 24
eminim öyleydi 16
eminim vardır 38
eminim öyledir 355
eminim iyidir 17
eminim öyle 22
eminim yaparsın 24
eminim öyleydi 16
eminim vardır 38