Eski dostlar traduction Anglais
766 traduction parallèle
Kolumbo, bu adamlar eski dostlar gibi.
Columbo, these guys are like old friends.
Başkanla bir saat konuştum, kendisi en eski dostlarımdandır, ancak...
I spent a whole hour with the president, who is one of my oldest friends, but...
Zengin olunca eski dostlarınıza hiç pas vermiyorsunuz?
Ain't you speakin'toyour pais since you got rich?
Eski dostların el sıkışmaması için bir sebep yok.
No reason why old friends shouldn't shake hands.
Derlerki g-menler eski dostlarını öpemez diye bir kural yoktur, doğru mu bu?
Say there's no rule that says a G-man can't kiss an old friend goodbye, is there?
Eski dostlarımdır.
We're old friends.
- O ikisi eski dostlar.
- They're old associates.
İsa babamı aldı, balıkçıların cennetine götürdü. Bütün eski dostlarının yanına.
The Savior, he take my father up to fisherman's heaven up with all his old friends.
Evet, King's Crown'daki eski dostların
- I'm off to see an old pal. Yes, your old pals at King's Crown.
Petrol bulursan eski dostlarını unutma.
Well, if you strike oil, don't forget your old pals.
Eski dostların da burada.
And here are some old friends of yours.
Bu durumda senin şeytani makinen eski dostlarını batıracak ha, Gene?
MAJOR : So your devilish machines are going to ruin all your old friends, eh, Gene?
Eski dostlarım Deb McIntire ve Frank.
My old friends Deb McIntire and Frank.
Biz eski dostlarız.
We're old friends.
Hepimiz güvendiğimiz eski dostlarımızdan bir mektup aldık.
We've all received letters from old trusted friends.
Bazı eski dostlar, değil mi Toddy?
Some long-lost friends, Toddy?
Eski dostlarımdan birinin başına devlet kuşu konmuş olabilir diye düşünmüştüm.
I thought one of my old pals might have struck it rich, though.
O şöyle yazmış : " Yarın eski dostların birleşme günüdür.
She writes : " Tomorrow is the day of the reunion of old friends.
Bazı eski dostlar
Some old friends.
Peki, eski dostlar hâlâ buraya geliyor mu?
Does the, uh... Does the old crowd still come in here?
Eski dostlar diyerek ne kastettiğinize bağlı.
Depends on which old crowd you mean.
Tavır ve konuşmasından, ikimiz arasında ateşin başında kestane kızartan eski dostların arasındakinden farklı bir ilişki olabileceğinden en ufak bir şüphe duymadığı açıkça belli oluyordu.
And it was transparently clear from his demeanour and conversation that he had not the faintest suspicion that you and I had any relationship other than that of, as he would probably put it, old pals who used to roast chestnuts together round the jolly old nursery fire.
Bay Adare ve ben çok eski dostlarız.
Stay, and Mr. Adare I are old friends.
Güzel, eski dostlar.
Solid handrail.
Biraz geç oldu ama eski dostlar arasında bunun sözü olmaz.
It is on the late side, but between old friends
- Biz eski dostlarız. Sosyal...
- We're old pals, the social...
- Eski dostların mı?
- Old friends?
En kötüsü eski dostlar görülmez oldu.
Worst of all, she never sees her old friends anymore.
Ama eski dostlarımdan ayrılmak istemiyorum.
Only I just can't think of leaving my old buddies.
Benim eski dostlarım.
I Is
Eski dostlar yanlarında olur muydu?
Do old friends rally round?
Ama bu gece valinin doğum günü ve onun eski dostları...
But it's the Governor's birthday and his friends of long standing...
Bak, eski dostlar gibi buluşabiliyoruz.
Now, you see, we can meet like old friends.
Asansördeki iki adam, eski general, ailemin eski dostları.
Two men in the lift are former generals, old friends of my family.
Küçük köpekleri, kedileri veya sözde "eski dostları" kabul etmem.
I openly admit that I do not tolerate pugs, lap-dogs cats or so-called old friends.
Eski dostlarım ölü.
My old friends want me dead.
Kardeşinin eski dostları gibi.
Like all of your kid brother's old pals.
Bayanlar ve baylar, eski dostlar...
Ladies and gentlemen, dear friends -
Eski dostlarını unutuyorsun Sidney.
Forgetting all about your old friends, huh, Sidney?
Pekala, moralinizi bozmayın eski dostlarım!
Well, chin up, old pals!
İnsanların sorular sorduğu bir çevrede yaşayan eski dostları ziyaret etmeyi bırakacaksın.
You will stop visiting old buddies who live in neighborhoods where people ask questions.
Eski dostlar birbirine yardım etmezse, kim eder ki?
If old school mates don't stick together, who will?
Eski dostların sadakati.
The loyalty of old friends.
Eski dostlarımıza kapımız her zaman açıktır.
Don't stand there like you mightn't be welcome.
Eski dostlar.
Old friends.
Dostlar,... eski Baron Frankenstein o ölü yatağıyla ilgili kağıtların olduğu bu kutuyu... oğluna teslim etmem için bana verdi ve ben de vereceğim.
Now, friends, on his deathbed... the old Baron Frankenstein gave me this chest of papers... to deliver to his son, and deliver it I shall.
Şİmdi güzel dostlar, eski dostumuz Mark Anthony'nin hep söylediği gibi,
So good friends, as our old pal Mark Anthony used to say,
Çok eski dostlar.
Friends of truth.
Şimdi dostlarım, sizi çok eski zamanlardan bu yana tanıyorum...
Now listen, I've known you from way back...
Benim en eski ve en iyi dostlarımdandır.
She's one of my oldest and dearest friends.
Pop Jones en eski ve gerçek dostlarımdan.
Pop Jones is one of my oldest and truest friends.
dostlarım 502
dostlar 320
dostlarımız 19
eski dost 55
eski dostum 305
eski moda 22
eski kocam 26
eski karım 23
eski bir arkadaş 18
eski bir dost 19
dostlar 320
dostlarımız 19
eski dost 55
eski dostum 305
eski moda 22
eski kocam 26
eski karım 23
eski bir arkadaş 18
eski bir dost 19