Iyi haberler traduction Anglais
2,014 traduction parallèle
Bugün hep iyi haberler veriyorsun, değil mi?
You're just chock-full of good news, aren't you?
Lütfen iyi haberler yazın.
Please write good reports on this.
Bana iyi haberler ver.
Give me some good news.
Bundan böyle iyi haberler gibi, kötü haberleri de söyle.
Tell me the bad news as well as the good news from now on.
Bize daha iyi haberler ver Danny.
Well, give us something good, Danny.
- Bletchley'den iyi haberler var.
Good news from Bletchley.
Keşke daha iyi haberler verebilseydim.
I wish I could give you better news.
O halde iyi haberler gelecek.
There will be good news then.
Keşke daha iyi haberler verebilseydim.
I wish I had better news for you.
Kaptan Kendrick gideli 6 saat oldu Umuyorum iyi haberler getirecek..
Captain Kendrick's been six hours. I hope I have good news.
sağlıklı bebekler ve iyi haberler.
That's healthy babies and good news.
- Yarın iyi haberler alacağım.
- I couId receive good news tomorrow.
Sana iyi haberler vermek içindi.
I thought I couId give you the good news.
O eleman asla bir isim vermedi ama bunu Jessup'a verdiğinde, hepinize iyi haberler getireceğinden emindi.
Well, that feller never did give a name, but he sure was good news for you all when he put that down on Jessup.
Haberlerimi alacaksın, hem de iyi haberler olmayacak!
You'll hear from me, and it won't be good news!
Son birkaç saatte biraz da olsa iyi haberler aldık ve ben de hemen size anlatmak istedim.
We've had such little good news these last few hours, I wanted to tell you right away.
Neymiş bakalım iyi haberler?
Tell me the good news.
Mali bilgilerle ilgili iyi haberler ver.
Give me some good news on the financials.
Ve iyi haberler gelmeye devam ediyor, sen de bir rol aldın Bry.
And the good news just keeps coming,'cause you got a part too, Bry.
- Bana biraz iyi haberler ver, lütfen. - Maalesef.
- Tell me some good news, please.
Çok iyi haberler.
Great news.
Medyumların iyi haberler getirdiğini sanırdım.
I thought psychics only brought good news.
Haberler iyi.
Great news.
spielman'ı kurtarmak konusunda haberler iyi.
So good news about saving Spielman.
Haberler iyi Bay Olin.
Good news, Mr. Olin.
Haberler iyi.
My home is yours.
Haberler iyi.
It's good news.
Haberler iyi.
( Chuckling ) : Good as new.
İyi haberler var.
It's good news.
- Günaydın. - Haberler iyi görünmüyor.
It's not good news.
İyi haberler sadece Phil'den gelmiyordu.
Phil's not the only one with good news.
Haberler iyi Bay Highman.
Good news, Mr. Highman.
bu haberler dogru olabilmeleri için biraz fazla iyi.
This news sounds a bit too good to be true.
Haberler iyi.
Good news.
Haberler iyi değilmiş gibi geliyor.
It's not good news, right? I can feel it
- İyi haberler ver, Jones.
- This had better be good, Jones.
Haberler iyi.
Well, it's good news.
Bu sefer haberler iyi. Ay olması gereken yerine, gökyüzüne döndü.
This time, good triumphs, and the moon has been returned to its rightful place in the sky.
Haberler iyi, öyle değil mi?
That's good news, isn't it?
Haberler iyi.
There's good news.
Korkarım haberler pek iyi değil.
It's not good news, I'm afraid.
Haberler pek iyi değil, Efendim.
It's not the best of news, sir.
Haberler iyi, Bauer'i telefonda yakaladık.
Good news : we may have a line on Bauer.
Haberler iyi değil, Chloe.
Not good, Chloe.
Haberler iyi değil.
The news isn't very good.
Haberler iyi Chad.
Dr. Bedford. Good news, Chad.
İyi ve kötü haberler var.
There's good news and bad.
Haberler iyi.
good news.
Ve eminim haberler iyi olacak.
And I know that it's gonna be good.
Haberler iyi!
Good news.
Haberler iyi Ted.
Good news, Ted.