English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ K ] / Kızı

Kızı traduction Anglais

435,750 traduction parallèle
Onun laneti bozacağını söyledin diye kızımı dolaba koydum.
I put my daughter through a wardrobe because you told me it would break the curse.
Kızım nerede?
Where's my daughter?
Ve de kızın.
And your daughter.
Çünkü kızımız tam karşımızda.
Because our daughter is right there.
O benim kızım.
She's my daughter.
Kızı kullanmak akıllıca.
Smart, using her.
Kızı gördün mü?
Have you seen a girl?
- Otur şuraya kızım!
- Pop a squat, girlfriend!
Sonra Weckler'ın kızı Tatum'la görüştük.
Then we interviewed Weckler's daughter, Tatum.
Kim Weckler'ı sessiz tutmayı ister ve zombi kızını en iyi şekilde tehdit etmeyi bilir?
Who would most want to keep Weckler quiet, but also know how to best threaten his zombie daughter?
Kurbanı vardı, koza ihtiyacı oldu ve onu da Weckler'ın bir kızı olduğunda bulmuş oldu.
He got his patsy, now he needs leverage, which he gets when he finds out that Weckler has a daughter.
Baracus Tatum'u zombiye dönüştürdü ve Weckler hafıza kartını onun için çalarsa kızını besleyeceğine söz verdi.
So Baracus turns Tatum into a zombie, promises to keep her in brains as long as Weckler steals the memory card for him.
Weckler'ın, kızını zombiye dönüştürüp Weckler'ı Oberman'a öldürtüp sonra Oberman'ı örtbas etmek için kazayla bir gemiden düşürten Baracus tarafından şantaja uğradığını düşünüyoruz.
We think that Weckler was being blackmailed by Baracus, who turned Weckler's daughter into a zombie, then had Oberman kill Weckler, and then covered his tracks by having Oberman "accidentally" fall overboard from a cruise ship.
- Evet. Küçük kızımı Patrick ve Süngerbob'a emanet etmiş olabilirim.
I may have just left my infant daughter with Patrick and SpongeBob.
Hayır kızım.
Uh-uh, girl.
Kızıl parıltısı
♪ Were so gallantly... ♪ [vocalizing]
Tek anahtar o mu sandın kızım?
Girl, you think that's the only key?
Bir ara beni kenara çekti, silahlarını gösteriyordu, "Los Angeles'ta kızımı koruyabilmen için evinde silah var mı?" dedi.
At a certain point, he pulls me aside and he's showing me his guns, and he finally goes, "Do you got a gun at your place in L.A."
Kızını yağmurdan bile koruyamam, bırak eve giren silahlı saldırganı.
I can't protect your daughter from a light drizzle... "let alone an armed intruder. Your daughter's in real danger."
Kadınlar Özel Bir Kadın filmine bayılıyor ama yeni fahişe sevgilinizi doğum günlerine götürdüğünüzde kızıyorlar.
Women love the movie Pretty Woman, but they do not love it when you bring your new prostitute girlfriend to their birthday party.
Meşhur bir hikaye vardır, Harry Truman o dönem başkanmış. Kızı bir oyun sahnelemiş ve kötü bir eleştiri almış, Truman da eleştirmeni dövmekle tehdit etmiş.
You know, famously, Harry Truman, the president, when he was sitting president, his daughter did a play and got a bad review, and Truman wrote the reviewer a nasty note threatening to fight him... on White House stationery.
Kızım Sheila, onda birini alacak. "
My daughter Sheila gets one-tenth. "
İyice kızışıyor, kızışıyor.
Getting tense, getting tense.
Kızın için üzgünüm.
I'm sorry about your daughter.
Kızımdan uzak dur!
Stay away from my daughter.
Kızımıza dokunmana izin vermeyiz.
We won't let you hurt our daughter.
Haydi kızımızı bulalım.
Let's go find our daughter.
Fakat sıkı çalışmalarınız meyvesini vermiş çünkü 30 yıllık meslek hayatımda sizinkinden daha kusursuz bir yavru vatanı olan bayan görmedim.
Sure. Well, your hard work has paid off, because in over 30 years in this business, I have never seen a more perfect downstairs on a lady.
Konuşabileceğin bir kız kardeşin bile yok, ve şimdi de ben çıktım.
You don't even have your sister to talk to, and now I come along.
Ama kız kardeşim Amy, işi kabul etmemi söylemişti.
But my sister, Amy, she told me to go for it.
Küçük kız kardeşimi hayal kırıklığına uğratmıştım.
My little sister, disappointed in me.
Bunu haftalık yapmalı mıyız?
Should we make this a weekly thing, or...
Yani hayatımızın geri kalanına yetecek kadar kıyafet hazırlamak isteyebilirsin.
So you might want to pack enough clothes for the rest of our lives.
Kopmaya hazır mısınız kızlar?
All right. You guys ready to get crazy?
Benim bir kız arkadaşım var.
I have a girlfriend.
Eşlik ederken ıslık çalarız
♪ We whistle as we go along ♪ [blows air]
Bir şey izliyorum kızım!
- Girl, I'm trying to watch this! - [coughs ] [ gasps] Thanks.
Ya daha büyük bir kalabalığı kızdırsaydınız?
So what if you offended a much bigger group?
Matematikten ya da çocuklardan anlar mısınız, bilemiyorum artık ama on çocuk, gereğinden fazla çocuk demek.
I don't know if you know much about math, or kids, but ten kids is too many kids.
İlaçlar düşüncelerin bir kısmını tıraşlarken birçokları da çatlaklardan sızıp yokluklarını hissettiriyordu.
The medication staved off some of the thoughts, but a lot of them would break through and would leave a void in their wake.
Kırmızı ayakkabıları ve şeffaf arabası var.
He has red shoes and a clear car.
Kız Latin.
" She's Latina.
28 yaşında, Arizona'lı, cesur bir kız.
Twenty-eight, from Arizona, brave.
"İşte her gün uğraştığımız saçmalık bu." dediler.
They're, like, "That's the bullshit we deal with on a daily basis."
"Vay be yavrum, çok fenasın." deyince sanki kız "Ben mi?" diyecek.
You'll be, "Damn, baby, you fine as hell." She'll, be, like, "Me?"
Ters kovboy kız pozisyonu var, G noktasına erişmek ve penisinizi kırmak için birebir.
There's reverse cowgirl, good for hitting her G-spot, breaking your penis.
Psikopat kız arkadaşım tarafından dövülmem mi yoksa altının değişmesi gereken bir bebek gibi işareti bağırmam mı?
Which part? Getting beaten to a pulp by my psycho girlfriend or screaming our safe word like a baby who needs his diaper changed?
Kırmızı bir ipek elbisenin astarında.
It's in the lining of a red silk dress.
Kız arkadaşın bana haklarımı okumayı bitirmeden önce benimle bir anlaşma yapmak için savaşan üç ajans vardı.
I had three agencies fighting a cage match to cut a deal with me before your girlfriend even finished reading me my rights.
O benim kız arkadaşım değil.
She's not my girlfriend.
- Bir kız vardı da.
There was a girl.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]