Nın babası traduction Anglais
22,236 traduction parallèle
Tia'nın babasının da ne söylediğini biliyorum ve açıkçası Dr. Perello'nun da söylediği bundan uzak durmanızdı.
I also know what Tia's father said and, frankly, what Dr. Perello said, which was, "stay out of it."
Liseden arkadaşının babasının öldüğünü söylemişti.
They said that a high school alumnus'father had passed away.
Ye Hwa'nın babası Goryo'da alternatif tıpçıymış.
Ye Hwa's father was an oriental doctor of Goryeo.
Bu basitçe arkadaşlarınızdan hangisin üvey babası olduğunu bulmanın eğlenceli yolu bu çok acımasızca nakit yerine tampon kabul ediyor musunuz?
It's basically a fun way to find out which one of your friends had a stepfather that was so mean. In lieu of cash, would you accept a tampon?
Bu Kirsten Clark! a babasını bulmada yardım edin şovu değil.
This is not the Help Kirsten Clark Find Her Daddy show.
Hem anne babasını hem de kendinden küçük ikiz kardeşlerini öldürmüş.
Parents and two younger siblings... until she killed them.
Coco'nun babasının adı De Deshei.
Coco's father is a man named De Deshei.
Coco'yu kim öldürdüyse aslında babasının peşindeymiş.
Whoever killed Coco was actually after her father.
Çinli polis gücü olarak davranıyordu ama aslında Bay Wu onu, kendi bilgi sızdırması yüzünden Coco'nun babasını öldürmek için tutmuş.
but was really being paid by Mr. Wu to kill Coco's father to cover up Wu's insider trading.
Mike Leighton'ın işe alınmasını onayladım. Kendisi eskiden saygı duyulan bir stajyerdi ve babası da kurul üyelerimizden biri. Çünkü sanıyorum ki o...
I approved the hiring of Mike Leighton, a highly regarded former resident and son of one of our board members because I assumed that he would be...
Mike'ın babasına rağmen dönmesini istedim.
I asked Mike to return despite his father.
Emanuel ve haydutları baskına geldiğinde Kiran ve arkadaşları babasının deposunu koruyormuş.
Kiran and his pals were guarding his father's warehouse when Uncle Emanuel and some of his thugs broke in.
Kimmiş babasının koca oğlanı?
Who's Daddy's big boy?
Babasını nasıl aşacaksın?
How you gonna get past her dad?
Babasına da hizmet etmiş olan saray mensuplarının yerine niyaz edip duran genç dalkavukları getirdi.
He dismissed courtiers who'd served under his father in favor of younger, sycophantic supplicants.
Ahırlarımızdaki ve onları karşılayabilecek her ahırdaki tüm tayların babası olacak.
- Father to all the foals in our stables. And any other stable that could afford him.
Arkadaşın Porchey'nin babası.
Your friend Porchey's father.
Babasının önemli bir şahsiyet olduğunu duydum.
I've heard that his father is some big-shot.
Baracus'ün zombi olup olmadığını kontrol etmeye gittiğim gece beş yaşındaki bir çocuk geldi ve babasına sarıldı.
The night I zombie-checked Baracus, his kid came running up to him, this five-year-old boy throwing his arms around his dad.
Stan'in saldırısıyla Amerikalı üvey babasınınkini birleştirdi.
We profiled this unsub as a matador...
Sırf Gracie babasız kalmasın diye, her şeyi bırakıp Hawaii'ye taşındın.
You left everything and moved to Hawaii so that Gracie would have a father in her life.
Babasının ismi.
Named after her father.
Yani Myeong Joo'nun babasının gözüne kestirdiği kişi sen misin?
So what you're saying is that the person that Myeong Joo's father approved of is you?
Babasının Kanada'da devasa büyük yatırım şirketi var.
His father owns a huge hedge fund company in Canada.
Babasının yeteneği ve cesareti kızında var.
A capable and gutsy Military Surgeon daughter!
Myeong Joo'nun babasının korgeneral olduğunu biliyor musun?
Do you know that Myung Ju's father has three stars on him?
Bu kızın babasını düşünüp dururken bundan zevk alamam.
Nah, I can't enjoy that. I just keep thinking about that girl's father.
Anne bir anlaşma yapmış ve dava açmak istemiyor ama çocuk ise babasının başına gelenler hakkında gerçeği öğrenmek istiyor.
The mother has made a settlement and doesn't want to sue, and the child wants to find out the truth about what happened to his father.
Bu Ryan Larsen'in oğlu tarafından verilmiş babasının intihar etmediğini düşündüğüne dair yeminli bir ifade.
This is the affidavit of Ryan Larsen's son, declaring his opinion that this was no suicide.
Biyolojik Babasının, onunla bir ilişki kurmak istememesini söylemen?
Telling him that his birth father doesn't want anything to do with him?
Tanıklık yaparken babasının kayboluşundan bahsetti mi?
He mention anything about his dad going missing while you were deposing him?
Blaine'in babasının Whistler'ın yukarısında bir kulübesi vardı.
Blaine's dad had a cabin up in Whistler.
- Amanda'nın annesiyle babası nerede?
Uh, now, Amanda's mother and father are where?
Amanda'nın annesiyle babası ne olacak?
And what about Amanda's parents?
Game-Boy ölmüş babasının hediyesiydi.
Game Boy was a gift from the dead dad.
Annesiyle babasının ne kadar korkunç olduğundan şikayet ederdi. Bütün yol boyunca, evine varana kadar.
I'd listen to her complain about how awful her parents were all the way to the driveway of her house,
Niye o güzel eve onu seven anne babasının yanına gitmek istemiyordu?
Why wouldn't she want to go home to that... beautiful house, parents who loved her?
Kendi üzerinde, temeldeki internetle aynı özelliklere sahip bir ağın babası olabileceği ölçüde kendini düşleyebilir.
It does in the sense that it can beget additional networks layered on top of it that have the characteristics of the underlying internet.
Ama üvey babası kirli çamaşırlarını herkesin içinde yüzüne geçirmeye zorluyormuş.
But his stepdad would make him wear his soiled underwear on his face in public.
Tam babasının kızıydı.
She was such a daddy's girl.
Daisy'yi hep sallayarak uyuturdu. Daisy de sabahları sandalyede babasının kucağında otururdu.
He would always rock her to sleep and... she would sit on his lap in the chair in the morning and...
D'Amato'nun, cezasını hapis yerine, hukuk okuduğu, babasının da mezun olduğu okul olan Fordham Üniversitesi'nin rehabilitasyon merkezinde çekmesine izin verildi.
Instead of prison, d'amato was allowed to serve his sentence in the halfway house while he studied law at his father's Alma mater, Fordham university.
David'in annesi ve babası hayatta değil ama babasının hukuk şirketi Wall Street'in en büyüklerinden.
Both David's parents are now deceased, but his father's law firm is one of wall street's biggest.
Geçim masrafları da babasının kurduğu bir vakıf tarafından karşılanıyordu.
And his living expenses were being paid by a trust established by his father.
İki yıl önce, Jason'ın babası ve Borns Tech çalışanı Ryan Larson davalı tarafa ait bir teknede kendini havaya uçurdu.
So two years ago, Ryan Larson, father of Jason, employee of Borns Tech, blew up on a boat owned by the defendant.
Babasının biricik bebeği!
Daddy's darling daughter!
Babasını ve taşıyıcı annesini bir anda kaybetti.
Losing her papa and her surrogate mother so... unexpectedly.
Babasının asla bitiremediği masanın altına saklandı.
She hid under the deck her father never finished building.
Regan'ın babasının Finnerman için yaptığı çeviriler elimizde.
We have the translations Regan's father did for Finnerman.
Regan'ın babası tutuklandıktan 2 hafta sonra Finnerman'ın Savunma Bakanlığı'ndaki bölümüne atandın.
Two weeks after Regan's father was detained, you were transferred into Finnerman's division of the D.O.D.
Regan'ın babasını Finnerman'ın emriyle içeri aldın.
You took Regan's father into custody at Finnerman's behest.