English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ P ] / Pes etme

Pes etme traduction Anglais

760 traduction parallèle
Bang Shil, pes etme!
Smile, fighting. ( Bang Shil could also mean, big wide smile. )
Birden bu "Bang Shil, pes etme" den hiç hoşlanmadım.
For some reason, when you said'Smile, fighting'... I don't like it.
Tae Gong Shil, pes etme!
Tae Gong Shil, fighting.
Hiç merak etme, Fantomas ya da Chaleck, gerçekleri öğrenene kadar pes etmeyeceğim.
- Do not worry. Fantômas or Chaleck, I will not give up until I know the truth.
Hadi ama hemen pes etme.
Come on, don't give up now!
Böyle pes etme.
- Don't give in now.
Pes etme.
That's too easy.
- Pes etme.
- Don't give in to them.
Gail, lütfen pes etme.
Gail, don't give in to them.
Pes etme.
Don't give in.
Dostum, sakın pes etme!
Stand firm.
Pes etme, Max.
Don't give in, Max.
Yeter ki sen hemen pes etme!
Only you mustn't give up!
Ama bir umut var, sakın pes etme!
But please, there is hope, you mustn't give up!
- Sally, pes etme.
- Sally? Don't give up.
Obara, pes etme!
Obara, don't give up!
Pes etme.
Don't give up.
Pes etme aptal!
- Don't give up now, you fool.
- Hayır pes etme!
- Don't give up.
Hemen, pes etme.
Don't give up.
Asla pes etme sevgilim.
Don't give up, honey.
Kingo, sakın pes etme.
Kingo, fight it off.
Hemen pes etme.
Just don't give in!
Pes etme, pes etme.
Don't give up. Don't give up now.
Pes etme, Sahachi.
Don't give up, Sahachi.
Pes etme sakın.
Don't give up.
Başına gelenlerin farkındayım, ama sakın pes etme.
I know all you've been through, but don't give up.
Bu kadar kolay pes etme.
Don't give in so easily.
Varlığı ya da yokluğu iki yere düşme, iki pes etme ve bir nakavtla belirlenecek.
The existence, or non-existence to be determined by two falls, two submissions or a knockout.
Pes etme, Cotton.
Try him, Cotton.
Dünya ağır geldiğinde asla pes etme.
When the world gets heavy Never pit-a-pat'em
Almanlara pes etme izi vermiyor.
The Germans give no sign of relenting.
Erken pes etme.
So soon.
Sounder, pes etme sakın.
Oh, Sounder, don't give up now.
Hadi Sounder, pes etme sakın.
Come on, Sounder, don't give up now.
Asla pes etme.
You never give up.
Dayanın Perrin, pes etme zamanı değil.
Hang on, Perrin, don't get pissed, calm down.
Sakın pes etme!
Don't let go!
Hey, Kobyella, pes etme.
Hey, Kobyella. Don't give up.
O kadar kolay pes etme. Saçmalıyorsun.
Just don't get busted.
Sakın pes etme.
Stay with it, now.
- Pes etme anne.
Pin him down, mother.
Kesinlikle pes etme.
You must stand your ground.
Şimdi pes etme!
Don't give up now!
- Haydi, pes etme.
Don't quit! Fuckyou!
Hemen pes etme.
Don't give up yet.
Pes etme!
Fighting!
Pes etme!
Promise?
- Asla pes etme.
- Never give up.
- Pes etme.
- Don't give up now.
Ben pes etmiyorum, sen de etme.
I'm not giving up, so don't you.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]