Sou traduction Anglais
174 traduction parallèle
Bir kuruşum bile yok.
I haven't got a sou.
Çünkü zırnık koklatmayacağım.
Because you won't get a franc, not a sou.
40 sou alırım.
I charge 40 sous in advance.
- Üç kuruşa bizi ihbar edebilir.
- She'd sell us out for a sou.
"E" harfinde aksan işareti var. Egbert "Sou-zay."
Accent grave over the "E." Egbert "Sou-say."
"Sou-zay," evlât. "E'nin" üstünde aksan işareti var.
"Sou-say," son. Accent grave over the "E."
Bana altı haftadır ödeme yapmadın, ve daha fazla beklemeyeceğim.
But you haven't paid me a sou for six weeks, and that's as long as I'm going to wait.
Böylece frank üstüne frank, kuruş üstüne kuruş koyunca Dede'nin umutlanmaya ve plan yapmaya yetecek kadar parası olmuştu.
Thus, franc by franc and sou by sou, Grandpère was able to put together a little sum. For Grandpère had a plan and a hope.
Meteliği yok ama işi varmış.
Doesn't have a sou, but he's got a trade.
El Libre'i, kızını, seçkin işbirlikçisini, gemimizi, silahlarımızı, korsanları, ve Kaptan Vallo'yu beş para ödemeden ele geçireceğiz.
I shall have El Libre, his daughter, his distinguished conspirator... our ship, our guns, the pirates, and Captain Vallo, without paying a sou.
- Bu isyana kimler ortak oldu? - Sou klanından Nobusumi ve Kanenari Sakagami.
- Nobusumi, of the Sou-clan, and Kanenari Sakagami.
Kuruş kazansam sana veriyorum, ama yine de sana borçlu kalıyorum.
I give you every sou I make and I still owe you.
Tek kuruş etmez.
Not worth a sou.
Vahşi kazalara kurban giden zavallı insanları düşünün.
Think of all The poor sou ls who Go in violent accidents.
Bu da hatırladığım anılardan biri.
IT'S ONE OF THE MEMORI ES I HAVE OLD MAN WI LSON- - MAY GOD REST HIS SOU L.
Belki herkes uyuyordur ama gerçekten de kimse yok.
MAYBE THEY'RE ALL ASLEEP OR SOMETHING, BUT- - WELL, LITERALLY, THERE HASN'T BEEN A SOU L.
Odanıza kaçtığında peşinden gitmek zorundaydım.
I WAS PLEADING WITH HER TO COVER FOR ME BUT YOUR MOTH ER, REST HER SOU L
Batı-güneybatı.
Course west-sou'west.
- Batı-güneybatı.
- Course west-sou'west.
- Batı-güneybatı.
- West-sou'west!
40 sou ver ve gönder.
Give him 40 sous and send him away
- Güney-Gündeydoğu.
- South-sou'west.
- Güney-Güneydoğu efendim.
- South-sou'west, sir.
Dinleyin şimdi, Nach Sou Chasi kitabı geniş bir Keldani bilgisi içerir. Shir Ha Shi Mir'in dizelerinde şiirin saf güzelliği vardır.
Now listen, the books of Nach Sou Chasi contain wise Chaldean knowledge, while the verses of Shir Ha Shi Mir contain the purest beauty of poetry.
Sou bana söylemedin mi?
Sou you won't tell me?
Sou o que você me chamou várias vezes intocável. Você nem me tocou e nem e tocará.
I am what you've called me many times untouchable which means that you have not touched me and never can.
İlk arabanın peşine düşmeliydin. - Altınlarım çoktan buradan uzaklaştı.
Y ou sou d avve goe ate t e st wago My go d s og goe
- SOU TSUGUKI Düzenleme
- SOU TSUGUKI EDITOR
Bunu yapacağım ve bana bırakacağın her kuruşun tadını çıkaracağım.
I'll get you yet, and I'll enjoy every sou you leave me.
Degumber racasından aldığımız her kuruşu harcadık.
Cost us every sou we got out of the rajah of Degumber.
-... "c" ve "a" "sei" okunur "e" ile "si" okuruz, "i" ile "si" okuruz "c" ve "o" "sou" okunur, "u" ile "su" okuruz.
... "c" and "a" reads "sei" with "e", we say "si", with "i", we say "si" "c" and "o" read "sou", with "u", we say "su".
"C" ve "a" "sei" diye okunmaz "kei" diye okunur, "o" ile "sou" diye okunmaz, "kou" diye okunur... -... ve "u" ile "ku" olur. - Neden baba?
"C" and "a" do not read "sei" but "kei", with "o", it is not "sou", but "kou" and with "u", it is "ku".
Daha çok uzakta olması lazım
S. sou?
Sou-satz-ka.
Su-sat-zka.
# Oo-oo-ooh, ruhumu
Oo-oo-ooh, my sou-ou-oul.
Bu Ruh Toplu Taşıma Sissstemiiii.
It's The Sou-ou-oul Mass Transit System.
Bununla başlamak gerekirse. Bu yaşıma rağmen halen annemin evinde yaşamak zorunda kalıyorum. Çünkü ne fazla ne de az param var.
To begin with, I'm still compelled, at my age, to live in my mother's house, simply because I'm more or less sans le sou.
Seni pek hoş karşılamayacaklarının farkındasın yani?
Sou you figure they won't notice you're back?
Burası Ritter in Sou-west Com 3
This is Ritter in Sou-west Com Three.
Sandalye için 5 sou.
- Five sous for the chair.
50 sou mu?
Fifty sous?
1 souya ne dersin?
- How about a sou?
1 soum var.
- Stop it! I have a sou.
Sana harcayacak 1 soum var.
I have a sou to spend on you.
1 sou bile getirmiyorsun.
You don't bring a sou.
- Oda fiyatı 20 sou.
- A room costs 20 sous.
- Güzel bir role benziyor.
SOU N DS LIKE A GOOD ON E, TOO.
Hayır! Hayır!
THE SIGHTS AND SOU N DS OF HOM E.
Gerçekten inanmıyorum ama deneyeceğim.
HER DRINK, J U ICE, SOU P, COFFEE, WATER, ANYTHING.
Hey, pislik.
Hey, sou m bag.
- 50 sou.
- Fifty sous.