Tor traduction Anglais
557 traduction parallèle
Joe sadece bir hayalperest.
( AC TOR ) Joe's nothing but a dreamer.
Bu yeterince iyi.
( AC TOR ) That's fair enough.
Geçen yıl 5 kez aşırı gürültü yapıtor diye onu şikayet etmişsiniz.
You've had five noise complaints against him last year.
Tor-na-do.
Tor-na-do.
High Tor'daki her şey senin.
Everything here at High Tor is yours.
Seni çok takdir ediyorum.
I have the greatest admiration tor you.
Tor geç kaldı.
Tor is late.
Sanıyorum Tor ne yaptığını biliyor.
I suppose Tor knows what he's doing.
Tor, geç kaldın.
Tor, you're late.
Tor, anlamıyorum.
Tor, I don't understand.
Tor?
Tor?
Tor, herkes kışlalara mı gidiyor olaca? .
Tor, will everybody be going to the barracks.
Onu bulmam gerekiyor Tor... ve diğer arkadaşlarımı da.
I've got to find her Tor... and my other friends.
Dinle Tor, Onları bulmalı ve onlara neler olduğunu anlatmalıyım.
Look Tor, I've got to find them and tell them what's going on.
Tor Morok kışlalarına saldırı düzenliyor.
Tor is leading an attack on the Morok barracks.
Devrim başarılı olduğunda, Tor ve Xerons müzeyi ve içindeki her şeyi yok edecek.
When the revolution succeeds, Tor and the Xerons are going to destroy this museum and all the exhibits.
Dako ve ben gidip Tor'u bulabilir miyiz bakacağız.
Dako and myself are going to try and see if we can find Tor.
- Tor.
- Tor.
Ben Tor!
It's Tor!
Tor, Kışlaları... yok ettin mi?
Tor, the barracks... did you... destroy it?
Tor!
Tor!
Ama, Tor, kesinlikle hepsinin yokedilmesi gerekmiyorsur.
But, Tor, surely it doesn't all have to be destroyed.
Şu kibar genç adam, Tor, kibarca bunu bana bir hatıra olarak verdi.
This young man here, Tor, very kindly gave it to me as a souvenir.
Hoşçakal Tor.
Goodbye Tor.
TOR :
TOR :
Tor ve Sita, Vicki'yi karargahtan aldı.
Tor and Sita have taken Vicki to our headquarters.
Hala öyle Tor.
And it still does Tor.
Ona'vatan haini'denir.
That's trai-tor.
Yolunu bulup bu güzel kıza yeniden ulaşır, Bianca'yı kazanmak için iki mutlu rakip oluruz, yapmamız gereken tek şey var.
We may yet again have access to our fair mistress... and be happy rivals tor Bianca's love... if we labor to effect one thing especially.
Yabancılar için.
T o a vi si tor.
Pencerelerden tonlarca konfeti hala başımıza yağıyor.
Ard still. paper by the tor keeps flowirg out of the wirdows high. high above us.
Faltorpan talep ediyorum. Yeniden birleşme.
I ask for fal-tor-pan, the refusion.
Hadi, seni bok tor...
Come on, you bag of...
Bunları sen yedin, değil mi?
Is that tor you to eat?
İstasyondan... Cristoforo Colombo, Via Tor Marancia'ya Amiral Aulenti'yi almak için ayrılıyoruz.
We're leaving the station now driving to Cristoforo Colombo, Via Tor Marancia, to fetch admiral Aulenti.
Dok... tor...
Doc... tor...
Tor Ackman'a gitmelisin.
You go to Tor Ackman.
Tor.
Tor.
Raymond'un dediği gibi, Hindiçinliler bunun için yaratıImamış.
Like Raymond says, the Indo-Chinese aren't built tor it.
Burada bize göre bir şey yok.
There's nothing tor us here.
Aile için.
It's tor a family.
Çiftçi Ho Tor-niu'nin evinden 1 kuzu çalmışsın!
You stole a sheep from farmer Ho Tor Niu's home.
Kuzuyu çaldığını itiraf ediyor musun sen?
Do you plead guilty to injuring Ho Tor Niu?
"Süper İsveç Meleği," Tor Johnson!
The "Super Swedish Angel," Tor Johnson!
Tor...
Tor...
- Tor, yerinde misin?
- Tor, you in place?
- [Tor] Yeah.
- [Tor] Yeah.
Ve... motor, Tor.
And... action, Tor.
Loretta, Tor, bu sahneyi açıklamak istiyorum ;
Loretta, Tor, I wanna explain this scene ;
Şimdi, Tor, onu bağlaman lazım ama angora fetişin var... ve bu angoraya dokununca reddetmene neden oluyor.
Now, Tor, you're supposed to tie her down, but you have an angora fetish... and when you rub that swatch of angora, it makes you refuse.
Bir film yapımcısıyım ve bir bilim kurgu filmi üzerinde çalışıyorum... Bela Lugosi ve İsveçli güreşçi Tor Johnson'ın oynadığı.
I'm a film producer and I'm currently in production on a science fiction piece... with Bela Lugosi and Swedish wrestler Tor Johnson.