Tutuklandı traduction Anglais
4,253 traduction parallèle
Evet, tutuklandığında görmüştüm.
Yeah, I saw when he got arrested.
Babası ve öz kardeşleri bu sabah erken vakitlerde tutuklandı.
Her father and two of her own brothers have been arrested early this morning.
İş arkadaşlarından birine çocuk fuhuşu yaptığından dolayı tutuklandığını söylemişsin.
You told a colleague you were arrested as a child prostitute.
Şüpheli seri katil Lucia de Berk, Ölüm Meleği, tutuklandı.
The "Angel of Death", suspected serial killer Lucia de B., has been arrested.
Trask, Askeri Sırları Satmaktan Tutuklandı Sonsuz sonlar diyarı.
And infinite outcomes.
Akşam saatlerinde 28 yaşındaki cinsel taciz suçlusu çalıştığı iş yerinde Yani Cadılar Bayramı lanetli evinde tutuklandı.
Tonight, a 28-year-old registered sex-offender was arrested at his work place, a Halloween haunted house.
Bu yılın başlarında grubun liderinin yakalanmasından sonra Karpov tutuklandı.
Karpov was arrested soon after the capture of the group's leader earlier this year.
Leyla ve Melik tutuklandı.
Leyla and Melik have been arrested.
Evan işlediği suçlardan uzun aylar boyunca arandıktan ve pek çok kez yetkililerden kaçmayı başardıktan sonra onu adam öldürme suçuna itmiş olabilicek... ölümcül kavga olayında tutuklandı...
Evans was eventually apprehended for the crimes, only to escape and elude authorities for several months, until the night he was arrested for the fatal barroom brawl that would lead to his manslaughter conviction.
Sonra da Nova Ordusu tarafından tutuklandı.
Then she was apprehended by the Nova Corps.
Kampüsteki saldıradan hayatta kalan tek kişinin verdiği bilginin ortaya çıkardığı üç kişinin tutuklandığı olayda dördüncü zanlı aranıyor...
Information from the lone survivor of the previous attack on the college campus, has lead authorities to Colorado, arrested three young men and looking for the fourth in connection with three murders...
Sayfalar dolusu suçtan dolayı tutuklandık.
- We got arrested for a long list of felonies.
Dört hafta önce, tutuklandığı gece çekilmiş.
It was taken four weeks ago the night she got arrested.
Schuuster'ın tutuklandığımı bilmesine bir kaç gün olduğunu biliyordum.
I knew I only had a few days before Schuuster found out I was arrested.
Tutuklandığımda, onun kartlarını üzerimde yakaladılar.
Well, when I was busted, they caught his cards on me.
Onun için tutuklandım.
I interned for him.
Kendini savunmak için tutuklandığı yalanını anlatmaya çalıştı.
He tried to make up this tall tale about being arrested for sticking up for himself.
Dostum, tutuklandık.
Man, we got arrested.
Babanın Litvanya mafyasında önemli biri olduğunu söylediğin için tutuklandı.
The cops arrested Dad because you told them that he was a Lithuanian mob kingpin.
Bölge mahkemesi yargıcı Frank Salia mahkeme için Douché'nin tutuklandığı günün bir yıl sonrasına tarih verdi.
District court judge Frank Salia scheduled the trial one year to the day after Douché was first arrested.
Dün sabah tutuklandığında başına silah dayamıştım.
Yesterday morning, when you were arrested, I put a gun to your head.
Tutuklandığını duydum Jesse.
I heard about the arrest, Jesse.
Tutuklandın.
Get arrested.
- Tutuklandıktan sonra stüdyo sözleşmeni fesh etmiş.
After your D.U.I. arrest, your studio canceled the contract.
Varsayıyorum ben şu anda bununla ilgili konuşamazdım çünkü stüdyoyla gizlilik anlaşması imzalamış olurdum. Diyelim ki "uyuşturucu madde etkisinde araba kullanmaktan" tutuklandın ve polis memuruna saldırdın Tabi.
I wouldn't be able to even talk about it right now, because I would have signed a confidentiality agreement with the studio.
Dediğiniz şekilde tutuklandım ve polis memuruna saldırdım.
I did get arrested on a D.U.I, and I... I... I did assault police officers.
Ve tutuklandı.
And he got arrested.
Tutuklandı.
He was arrested.
- Ama Blackie'yi tutuklandığında görmeliydin.
- But Blackie, you should've seen him when he got arrested.
Kardeşinin tutuklandığını duydum.
I heard about your brother getting arrested.
Arba hırsızıydı, çalıntı araba bulundurma suçundan 1946 yılında Texarkana'da tutuklandı.
He was a car thief, arrested in 1946 in Texarkana for possession of a stolen automobile.
Bir çok kişi onun Hayalet olduğunu düşündü çünkü tutuklandığı zaman cinayetler durdu.
A lot of people think that he was the Phantom because... Well, the killing stopped once he was arrested.
Bay Guthrie'nin tutuklandığı haberi yayılırsa buradaki faaliyetimiz artık devam edemez.
Once news spreads of Mr. Guthrie's arrest, our operation here will no longer be viable.
17'si öldürüldü, 7'si gözalem altında, 5'i de geçen yıl tutuklandı.
17 were killed, 7 in custody, 5 arrested in the past year.
1980'de Ayatollah Khomeni tarafından tutuklandı.
In 1980, she was arrested by the Ayatollah Khomeini.
Kimin yetkisinin altında tutuklandı?
On whose authority was he detained?
Maziar Bahari tutuklandı.
Maziar Bahari has been arrested.
Sen 6 Ekim 1944'de tutuklandın.
You were arrested on October 6, 1944.
Evet, siz tutuklandıktan sonra.
Yes, after your arrest.
- Nelly tutuklandıktan sonra buraya mı geldin?
You were here the day Nelly was arrested?
Bu yüzden, birinin kafasını uçurduğu için tutuklandığında, açıkçası rahatlamıştım.
So, when he was actually arrested for blowing someone's head off, it was quite a relief, to be honest.
Parlamento üyesi John Garvie, bugün yolsuzluk iddialarıyla tutuklandı.
John Garvie MP has been arrested today on charges of corruption.
Neden tutuklandığını.
I means since his arrest.
Russo'nun tutuklandığı gece yanında olan telekız.
The call girl who was with Russo when he was arrested.
Tutuklandı.
He's been arrested.
Adam tutuklandığında 12 yaşındaydım.
ANTHONY : Huh. I was 12 when they arrested him.
Olay yerinde onu gösteren ne DNA ne de cinayet silahı varken tutuklandı.
He was arrested with no murder weapons or DNA that could match him to any of the murder scenes.
Dünya d'Artagnan'ın gerçekten tutuklandığına inanmalı.
The world had to believe d'Artagnan's arrest was genuine.
- Şuçlu tutuklandı.
- One offender in custody.
Hiç tutuklandın mı?
Have you ever been arrested?
Tutuklandı.
He did a bit of time.