Çok endişeliyim traduction Anglais
392 traduction parallèle
Çok endişeliyim.
I'm very much worried.
Çok endişeliyim.
I'm worried.
Ah, Maxim, ben, ben yarınki tahkikatta ne yapacağın konusunda çok endişeliyim.
Oh, Maxim, I'm, I'm worried about what you'll do at the inquest tomorrow.
- Connie, çok endişeliyim.
- Gee, Connie, I'm sure worried.
Çok endişeliyim Bay Wemmick...
- I got them burnt. I'm very anxious...
Henry, çok endişeliyim.
Oh, Henry, I'm worried.
- Ve gelecekten çok endişeliyim.
- And I'm so worried about the future.
Bu akşam için çok endişeliyim.
I'm so scared of what's going on tonight.
Onun hakkında çok endişeliyim.
I'm so worried about him.
Tüm bu köy hakkında çok endişeliyim.
I've got this whole town to worry about.
Ben çok endişeliyim ve o, bana biraz umut verdi.
I am so worried, and she has given me some hope.
Çok endişeliyim, sence söylenenler doğru mudur?
I'm very concerned ; Do you think the account is true?
Çok endişeliyim!
I'm worried
Özür dilerim. Ama çok endişeliyim.
I'm sorry, it's just that I'm worried.
Hayatım, çok endişeliyim.
- Darling, I'm worried.
Çok endişeliyim.
I'm really worried.
Çok endişeliyim.
I'm so worried.
Çok endişeliyim.
I'm so anxious.
Çok endişeliyim.
I am most concerned.
senin için çok endişeliyim merak etme, herşey iyi olacak
I'm really worried about you
Çok endişeliyim!
I'm worried about you
- Çok endişeliyim.
- I am worried sick.
Çok endişeliyim.
ELVIS : I'm pretty concerned.
- Aslında çok endişeliyim.
I must say, I'm very worried.
Tseng Chien için çok endişeliyim bekle!
I'm really worried about Tseng Chien Wait here, I'll call the police
O ve Ebu Bekir için çok endişeliyim.
I am very anxious for him and Abu Bakr.
Çok endişeliyim.
THAT YOU'VE FOUND SUCH A CREATIVE ALTERNATIVE TO INSANITY
Zor durumda kalacağımdan ötürü çok endişeliyim.
VICKY WOULDN'T LET YOU BE EMBARRASSED. SHE'LL CALL ON ONE OF THE OTHERS.
Çok endişeliyim.
I'm very worried.
- Tabii, çok endişeliyim.
- Yes, I'm very concerned.
Şu gölde büyük bir timsah var ve ben bu konuda çok endişeliyim.
We've got a big alligator off in that lake and I'm really worried about it.
Genelde bu kadar sorun etmezdim ama şu anda çok endişeliyim.
Ordinarily I wouldn't be this panicky, but I just am very worried.
- Çok endişeliyim.
- I'm so worried.
Bay Mario, gerçekten çok endişeliyim.
Mr. Mario, I'm really very worried.
- Çok endişeliyim, Dave.
- I'm worried, Dave.
Bu İnsanlar İçin Çok Endişeliyim..
Wonder if they care.
Clive, senden haber alamadığım için çok endişeliyim.
Clive, I'm so worried at not hearing from you.
Bayan McDunnough, onun için çok endişeliyim!
Ms McDunnough, I'm worried sick about him!
- Onun için çok endişeliyim!
- I'm worried sick about him!
Artık çok endişeliyim Yekta için.
I have begun to worry a lot about her.
Çok endişeliyim.
So worried.
Çok kibarsınız. Ama ben bavulum için endişeliyim.
That's very kind of you, but I'm a bit worried about my luggage.
Ben en çok onun üzüleceğinden endişeliyim.
I'm most worried that he'll be unhappy about it.
Ben daha çok senin planların için endişeliyim.
But I'm more concerned about your plans.
Bir nedenden ötürü Tomi'den çok İchi'nin geleceği için endişeliyim.
For some reason, I am more worried... about Ichi's future than Tomi's.
- İzninizle. - Çok endişeliyim.
- I'm really worried.
Bay Perrier için çok endiseliyim.
I'm very worried about Mr. Perrier.
François çok endişeliyim.
That is unimportant. I'm really concerned!
Sorulardan çok cevaplar konusunda endişeliyim.
I worry more about answers than questions.
"Sorulardan çok cevaplar konusunda endişeliyim."
"It's not the questions I'm worried about."
Paradan çok senin için endişeliyim.
I am more worried about you than about my paycheck.
endişeliyim 71
çok etkileyici 243
çok eğlenceli 150
çok erken 73
çok endişelendim 42
çok eski 44
çok etkilendim 172
çok enteresan 39
çok eğlendim 51
çok eğleniyorum 26
çok etkileyici 243
çok eğlenceli 150
çok erken 73
çok endişelendim 42
çok eski 44
çok etkilendim 172
çok enteresan 39
çok eğlendim 51
çok eğleniyorum 26