Şarkı söylemek traduction Anglais
1,446 traduction parallèle
Gerçekten şarkı söylemek, dudak oynatma değil.
And really sing, not lip-synch.
Şarkı söylemek kolaydır.
The singing is easy- - sugar on the tongue.
Her neyse sana şarkı söylemek istiyor, kalbindekileri şarkıya dökmek...
Anyway, she wants to sing for you.
- Şarkı söylemek zorundayız.
- We have to sing a song.
Ben şarkı söylemek istiyorum.
I wanna be a singer.
Şarkı söylemek ister misin?
Would you like to sing a song?
Dans etmek, şarkı söylemek, sarhoş olmak, yasamak mı demek?
Coming here, dancing, singing and drinking... means living life?
Beni öğretmen yapan şey tiyatro aşkım ve şarkı söylemek oldu.
My love of theater and singing made me become a teacher.
* Neden kalbimden şarkı söylemek geçiyor? *
Why does my heart sing?
Ah, şarkı söylemek istiyorsun?
Oh, you want to sing?
Şarkı söylemek hiç fayda etmiyor.
Singing doesn't help at all.
Şarkı söylemek mi?
Sing?
Şarkı söylemek ister misin?
Want to sing?
Ama önce Lorne'a şarkı söylemek zorundasın.
But first you have to sing for Lorne.
- Şarkı söylemek zorunda kalmazsam.
- Only if I don't have to get up and sing.
Şarkı söylemek zorunda değilsin.
You don't have to sing.
Şarkı söylemek zorunda olmadan, oturup diğerlerini eleştirebilir miyim?
So I don't have to sing, and I can just sit there and pass judgment on others?
Aslında mahkûmlara şarkı söylemek ve dans etmekten daha fazlasını yaptırmak istiyorum, Shakespeare'dan "Makbet" i...
Actually, I'd really like to do more with the prisoners than just singing and dancing, so I was thinking Shakespeare...
Şarkı söylemek için ses tellerimi ısıttım.
I got my pipes all warmed up to sing.
Siz buna şarkı söylemek mi diyorsunuz?
You call this singing? !
- Bağırarak şarkı söylemek
- To sing way off-key
O bana şarkı söylemek gibi gelmedi.
Singing? That didn't sound like singing to me.
Pesten tize şarkı söylemek sanattır.
Yodeling's an art.
İnsanlar için şarkı söylemek ve dans etmek.
Singing and dancing for the man.
Bu sabahki törende şarkı söylemek zorunda olduğumu biliyor.
He knows I have to sing at assembly this morning.
Kaslarınızı gevşetmek için şarkı söylemek istiyor olabilirsiniz.
You might want to sing it a song to relax the muscles.
Buralarda artık sadece şarkı söylemek yoktur.
- Just singing doesn't exist anymore.
Onu her gördüğümde şarkı söylemek istiyorum.
Every time I see her, I want to sing!
- Hep şarkı söylemek zorunda mısınız?
- Do you have to sing all the time?
- Artık şarkı söylemek istemiyorum.
- I don't want to sing anymore.
Daha iyi hissediyorum ve size yepyeni bir şarkı söylemek üzere eve geliyorum.
" I am feeling better and coming home to sing you a brand-new song.
Şarkı söylemek mi?
Singing?
Kiliseye gidip Pazar sabahı şarkı söylemek.
Then to stand in church and sing on Sunday morning.
Annem böyle şarkı söylemek mi istiyordu?
My Mom wanted to sing like this?
Hey, kütüphanede şarkı söylemek harika.
Hey, it's great that we can sing in the library.
- Şarkı söylemek.
- Singing.
Herkesin önünde şarkı söylemek neden utanç verici olsun ki?
You think singing in front of your friends is embarrassing?
Şarkı söylemek mi istiyorsun?
You want me to sing a song?
Tek yapman gereken şarkı söylemek, soyunmak zorunda değilsin.
AII you have to do is sing, you don ´ t have to take your clothes off.
Bu şarkıyı söylemek çok eğlenceli.
That song is so fun to sing.
Bu anormal sis içinde korsan şarkısı söylemek uğursuzluktur.
Bad luck to sing about pirates with us mired in this unnatural fog.
Evet. Şekerleme. Kamp ateşi yakıp şarkılar söylemek zorunda kalacağım, değil mi?
Ah, yes, s'mores. I'm going to end up singing campfire songs aren't I?
Şarkılar söylemek, mum üflemek, pasta yemek.
Singing, blowing out candles, eating.
Başka bir şarkı daha söylemek üzereyim.
I'm about to sing another song.
- Denedim ama... "Yaşayacağım" şarkısını balon sesiyle söylemek yardım etmiyormuş.
- l tried but apparently singing "l Will Survive" in a helium voice, not helping.
Ben de sebepsiz yere şarkılar söylemek istiyorum.
I want to sing for no reason.
Ben de gösteride herkes gibi Cats şarkıları söylemek istiyorum.
I wanna sing a Cats song in the big show, like everybody else.
Onunla şarkı söyleyerek büyüdüm ben, o yüzden umarım sakıncası yoktur ben... ben size taşralı köklerimden bir parça tattırmak için değişik bir şey söylemek istiyorum.
That's what I grew up singing, so I hope you don't mind, I... I want to sing something to give you a taste of my country roots.
Orada oturup Noel şarkıcılarını dinlerken, Brian'a her şeyin bittiğini, sorunların düzeleceğini söylemek istedim.
And as we sat there listening to the carolers, I wanted to tell Brian it was over now and everything would be okay.
"Burns" ün şarkısını söylemek kimin fikriydi?
Can I ask whose idea it was to sing the Burns song?
- Buna şarkı söylemek mi diyorlar?
- No, they call that talking. Whatever they call it, I like it.